Mızrak перевод на английский
869 параллельный перевод
Ama buradaki iki mızrak da aynı.
But the only two Spears that are here are the same...
Eğer ejderhayı öldüren kişi, ejderhanın kanıyla yıkanırsa, bedeni yenilmez olacak, mızrak ve kılıca karşı sonsuza kadar güvende olacaktı!
If the dragon slayer would bathe in the dragon's blood, his body would become invincible, forever safe against sword and spear!
Bir mızrak gibi haber trenden önce ulaştı :
NARRATOR : Like a spearhead, the word raced ahead of the train :
Aslanları çağırmak için böyle kükrüyorlar, sonra onlara mızrak atıyorlar.
They roar to call the lions, then they spear them.
Bir pay, artı mızrak yarası için 800 $.
One share, plus 100 pieces of eight for a pike wound.
Mızrak, kano, yiyecek.
Want spears, canoe, food.
- Mızrak, kano tamam mı?
- Get spears, canoes, everything?
Şefe mızrak, et ve kano vermesini söyle.
Tell chief give now spears, meat, canoes.
Mızrak ustaları, 1000 mızrak bağışlıyor!
The spear-forgers donate a thousand spears!
Çat pat, yusyuvarlak Kremalı börek, sütlü "mızrak".
Ring-around the rosie, a pocket full of spears!
Kırık mızrak.
Broken lance.
Mızrak mı dedin?
Did you say spear?
Evet, mızrak.
Yes, spear.
Ubardi mızrak öldürmek bütün beygirler.
One Ubardi spear kill all horses.
- Onun yerine burada mızrak taşıyorum.
- Instead, I have to carry a spear.
- Hepimizin yaptığı bu, mızrak taşımak.
- That's all we do, carry a spear.
Birinci perdede mızrak taşı, ikinci perdede mızrak taşı.
Carry a spear in the first act, and in the second act.
Tüm yapmam gereken, bir mızrak taşımaktı.
All I had to do was to carry a spear.
Acaba bir daha mızrak taşıyabilecek miyiz?
I wonder if we'll ever carry a spear again.
Onlarla, demir zincir döversiniz düşmanı gösteren mızrak çemberi oluşturursunuz.
With them, forge around you an iron ring, a circle of spears pointing towards the enemy.
- Atlı mızrak dövüşü var.
- It's for jousting.
- Mızrak dövüşü?
- Jousting?
Ben Nyaga'nın atlı mızrak şampiyonuyum.
I'm the champion jouster of all Nyaga.
Üzerinde mızrak izi olmayan postu da siz kabul eder misiniz?
Will you accept from me the skin of the lion with no mark upon it?
Bir mızrak verin bana!
Give me a javelin!
- Bir mızrak mı diyorsun?
- A spear you say?
Neden mızrak dövüyorsun?
Why are you forging a spear?
Ününe bel bağlamış durumdayım. Bu sefer onu bir mızrak değil, bir eldiven gibi kullan.
But this time, use it like a glove not as a spear.
- Zırh ve bir mızrak!
- Armor and a spear!
Kendine zırh ve mızrak bul!
Get yourself armor and a spear!
Mızrak.
Spear.
Mızrak için Otsubo tekniğini çalışın.
For the spear, study the Otsubo school.
Bir mızrak, efendim.
A spear, sir
Mızrak ile orada durun,
Wow!
Omuzunun üzerine bir mızrak geldi.
We pulled a spear out of his shoulder.
O Micah'a 20 gümüşe maloldu ve neredeyse kalbine bir mızrak yiyecekti.
He cost Micah 20 pieces of silver and very nearly a spear through the heart.
Bize mızrak atan!
He who tried to spear me.
Tabanca, kılıç mızrak, yay, zehir, tüfek kullandım.
Pistol, rapier, foil spear, bow, poison, rifle.
Mızrak dövüşü yapan şövalyelerimiz.
Jousting by our boldest knights.
Asil şövalyeler turnuvamda atlı mızrak dövüşü yapacak.
Noble knights to joust at my tournament. Come along.
Mızrak gibi uzun ve diksin.
Tall and straight as a spear.
Yalnızca bir tek kabile böyle mızrak kullanır.
Ain't but one tribe uses a lance like that.
"Mızrak ve kalkanını kaldır ve bize yardım et."
" Take up the spear and shield and arise to help us.
Bir mızrak yapıp balık avlayacağım.
I'm gonna go cut me a spear... and spear some fish.
Biz, ölümcül bir mızrak alacağız ve onu hep yanımızda bulunduracağız.
We'll... We will have to get a killing lance and keep it onboard at all times.
O halde sen ve Neb mızrak yapacaksınız.
Then you and Neb will be spear-makers.
Bana bir iyilik yap ve lütfen ona kıyafet giyip giymediklerini ya da mızrak taşıyıp taşımadıklarını sorma.
Well, do me a favor and please don't ask him any ignorant questions like do they wear clothes and carry spears.
Elinize birer bayrak ya da mızrak almak veya bir takım marşlar söylemekten başka ne yapıyorsunuz?
All you or anybody ever do is just carry a flag, or a spear, or sing some marching songs, huh?
Kolu mızrak kadar uzundu.
It seemed as long as a spear.
Ve arkasında Atina tanrıçası beyazlara bürünmüştü ve elinde altın bir mızrak vardı.
And behind him, the goddess Athena, all in white, a golden spear in her hand.
Dövüş usulleri ve kılıç kullanma eğitimi alıyorum ve at sırtında mızrak dövüşü ve binicilik.
I'm learning the rules of combat and swordsmanship and jousting and horsemanship.