Navigator перевод на английский
536 параллельный перевод
Beyler, düşmanımız buharlı gemi Navigator'u satın aldı bile.
"Gentlemen, the enemy have just purchased the steamship Navigator."
Navigator'a satan zengin gemi sahibi.
The wealthy ship owner who has just sold the Navigator.
Navigator'dan bazı belgeler almam gerekiyor. 12 numaralı iskelede durursun.
"I must get some papers off the Navigator, so stop at Pier 12."
Navigator, ertesi sabah açık denizde çaresizce sürükleniyordu.
The next morning found the Navigator drifting helplessly at sea.
Unutma, Jeremy, sen içimizdeki tek denizcisin.
Remember, Jeremy, you're the only navigator among us.
Sonra da kaptan olmadan denizin ortasında kayıp mı olalım?
And get lost at sea without our navigator?
- 8-0 devir, seyir subayı.
- 8-0 revolutions, navigator.
Seyrüseferciden pilota.
Navigator to pilot.
Uçağında daha önce hiç yön bulucu taşımış mıydın Spike?
Have you ever carried a navigator in your ship before, Spike?
Pilottan seyrüseferciye.
Pilot to Navigator.
Seyrüsefercimizin iki omzu da kırık.
Our navigator has both his shoulders broken.
- Seyir subayına güveniyor musun?
- Do you rely on your navigator?
- Güvenmek zorundasın.
- You have to rely on your navigator.
Seyir subayı iyi bir örnek.
Maybe the navigator's in point.
Seyir subayı efendim.
- Yes. Navigator, sir.
Kıyı feneri 9 üstündeyiz.
Over splasher beacon 9, navigator.
Seyir subayından komutana.
Navigator to commander.
Seyir subayı.
Navigator.
Seyir subayı, 2.5 dakika açığımızı kapattık mı?
Navigator, did we make up that 2.5 minutes yet?
Kaptan Smollett gibi birinci sınıf bir dümencinin,... gemiyi gideceğimiz yere götürmesini bekliyoruz.
We're waiting while a first-class navigator like Captain Smollett sails this here bumboat to our destination.
- Kılavuza yerel öğle saatini sorun.
Ask the navigator what time is local noon.
Kılavuz yerel öğle saatini 11 : 46 olarak bildirdi, 14 dakika var.
Navigator reports local apparent noon 1146, 14 minutes from now, sir.
Kılavuz, derinliği 15 kulaç olarak bildiriyor, efendim.
Navigator reports bottom at 15 fathoms, sir.
Kılavuz, bir uçak irtibatı bildiriyor.
Navigator reports single plane contact, sir.
Bazen yardımcı pilot ve yön bulucum keşke tecrübeli tipler olsaydı diyorum.
Someday I hope to have a navigator and a copilot who are at least dry behind the ears.
Navigatörünüz size anlatmadı mı?
Didn't his navigator tell you what happened?
Bu yeni haritacınız Carrington.
This is Carrington, your new navigator.
Henüz yeni harita pilotuyla uçmadın değil mi?
You haven't flown with that new navigator of yours yet, have you?
Forrester, harita subayı ve bir yolcu.
Forrester, the navigator, and a passenger.
Geri getirdiler ve haritacıyı çıkardılar. - Canlı mıydı?
He took him back with him and got the navigator out.
- Baksana, kadın şoför.
- How about that, a female navigator.
Dümenci şimdi geldi.
The navigator just came in.
Kaptanı bilmem ama dümenci kuyruğunu buradan kurtarıyor.
I don't know about the captain but the navigator's gettin'his tail outta here.
Ve ben.
" AND NAVIGATOR HUDACK, WHO HAS BEEN SERIOUSLY HURT
Blake, yardımcı pilot. Kransky, telsiz operatörü ve dalga tarayıcı ve Jimenez, rotacı.
Uh... blake, copilot kransky, radio operator and wave-scanner, and jimenez, navigator.
O, seyir subayı.
- He's the navigator.
Kılavuzunuz Teğmen Lynch, değil mi?
Your navigator's Lt. Lynch, I believe.
Tamam, efendim.
NAVIGATOR : Yes, sir.
Yardımcı pilotdan telsizciye, yakıt miktarıyla ilgili rakamlar hazır.
Co-pilot to navigator. I'm ready with the fuel figures.
Telsizci.
Navigator.
Bir kılavuza ihtiyacınız var!
You need a navigator! You need me!
Benim bir Viking kılavuzum var.
But I have a Viking navigator.
Gözlemcim kim olacak?
Who'll be my navigator?
Sen kariyerinde bir sarhoş olarak devam etmemiş olsaydın... belkide meslek yaşamında beşinci sınıf bir dümenci olmazdın.
If you hadn't made a career out of being a drunk... you might not have been a second-rate navigator in a fifth-rate outfit.
- Kule.
- Navigator.
Tuhaf, görev yapan bir dümenci de yok.
Strange, with no navigator on duty.
Dr. Michaels bir kan dolaşımı uzmanı, o size yol gösterecek.
Dr Michaels is a circulatory specialist and will act as your navigator.
Dümenci, pozisyonumuz nedir?
What's our position, navigator?
Görevinin başına dönmesi için bir dümenciyi kurtardım sadece.
I saved a trained navigator so that he could return to duty.
- Seyir subayım, Tom Nellis.
- This is my navigator, Tom Nellis. - How do you do?
Dümenci, Koloni V rotasından çık.
Navigator, lay in a course away from Colony V. - Buy me some time.