Nickname перевод на английский
2,226 параллельный перевод
Can Kurtarma İpi
Life-saving Rope * [* Caller's nickname]
[İştahlı *] ( * Won In'in lakabı )
[Chowhound *] ( * nickname of Won In )
Fikirlerinizin arasından "Kurbağa" nickli dinleyicininki seçildi.
The listener who goes by the nickname "Frog", your idea's been selected!
- Sıradan bir takma isim.
- Just a non-descript nickname.
Evet, benim kolejdeki takma ismim buydu.
Yeah, old fraternity nickname.
Amy Herman'ın bahsettiği Josh isimli kişinin Megan Stewart ile sohbet odasında "Kaykaycı Çocuk" takma adıyla görüştükleri doğrulandı.
We have confirmed that Amy Herman mentioned a man named Josh who apparently met Megan Stewart in a chat room using the nickname Skaterdude.
Bir takma isim, yapıştı kaldı.
It's a nickname, it stuck.
Yani Darwin zaten bir takma ad. Uyuyor işte.
Well, "Darwin" is already a nickname, and, you know, it sort of fits.
Bunu ilk olarak adını Parlak Göz koyduğumuz 9 numaralı şempanzede fark ettik.
Actually, we first noticed it in chimp 9, hence her nickname, Bright Eyes.
Benim takma adim..
My nickname...
Dosyalarla ilgilendiği günlerde lakabı...
When he was in the field, his nickname was...
Lincoln sadece, takım arkadşlarımın kolejde bana verdiği takma ad.
Lincoln's just a nickname my teammates gave me in college.
Değişik bir takma isim.
That's an unusual nickname.
Şunu bilmelisin, lakabıma kesinlikle uyarım :
Well, you should know that I definitely live up to my nickname :
lakap gibi şeyler.
the nickname and all that.
Gerçek adını, takma adını değil.
Your real name, not your nickname.
Senin lakaba ihtiyacın yok çünkü Kahlua çok tatlı zaten.
You don't need a nickname because Kahlua is so delicious.
O lakaptan nefret ettiğini duydum.
I hear he hates that nickname.
O lakaptan hep nefret etmişimdir!
You know I hate that nickname!
Benim takma ismim olarak kaldı.
It's a nickname that sort of stuck.
Sanırım basketboldaki son amacım lakabım olması.
I guess my ultimate goal in basketball is to get a nickname. - A nickname, huh? - Uh-huh.
Lakabın olursa insanlar bir şeyleri başarabileceğine önem verir.
If you get a nickname, it's like people care enough to come up with something.
Kendine bir takma isim vermeyecek misin.
You don't give yourself a nickname.
Sana dedim.. burası olmaz
For two years I told you. Anywhere but here. - They got a nickname for this neighborhood in the precinct.
Bu sadece bir takma isimdi.
It was just a nickname.
Tara'nın lakabı küçükken Chicken'dı.
It's chicken. Tara's nickname when we were little kids.
Lisedeyken takma adı buymuş.
That was her nickname in high school.
Lucy ismini kullanmayı bıraktım çünkü bana takma isim bulmuşlardı.
I stopped going by Lucy because kids made up a mean nickname.
- Benim de kötü adam lakabım olacak mı?
Do I get a super villain nickname? Your nickname is Panda Express.
Ama takma isim vereceksen,... en azından havalı bir şey olsun, değil mi?
But if we're going to do a nickname, maybe we should do something cool, right?
Sırp vatandaşı. Senka olarak biliniyor.
He's a Serbian national and goes by the nickname "Senka,"
Umarım bu isim üzerime yapışmaz.
Well, here's hoping that that nickname doesn't stick. Right?
Kardeşim, yeni takmadım nedir?
My brother, what's my new nickname?
Eskilerin senin için daima bir lakabı oluyor.
The older ones always got a nickname for you.
Biliyorsun ki medya, Jenny Garrison'un katiline..... çoktan bir isim takmış bile.
You know, the media already has a nickname... for Jenny Garrison's killer.
Lakabın var mı?
You have a nickname?
Hayır, lakabın?
No nickname?
Asla bilemeyeceğin şey bağlandığın birinin gün gelipte birisiyle sen farketmeden bağ kuracağını, önceden bilemezsin, Youtube da sana
You never know when someone else is gonna come in and connect with the someone that you already connected with, and before you know it, your nickname on YouTube is
Çünkü onun takma adı.
'Cause of her nickname.
O adın dövmeden geldiğini sanıyordum.
I thought the nickname came from the tattoo.
Bence dövme takma isminden geliyor.
Well, I guess the tattoo came from the nickname.
Neden bana Çizme diyorsunuz.
Why did you guys nickname me "Boots"? We didn't.
Şu andan itibaren şirketteki tüm çalışanlara kişilikleriyle müsemma bir lakap verelim diyorum.
From now on, everyone in this company should have a nickname that fits his personality.
İzin verirsen senden başlayalım.
Let me give you a nickname first.
Takma ad, yerine geçtiği adı basitleştirmeyi amaçlamaz mı?
Shouldn't a nickname simplify the name that it replaces?
Lakabım "Şişko Hanna" ydı.
My nickname was "hefty hanna."
Ne saçma bir lakaptir bu da.
That is a ridiculous nickname.
Lakabım Deadeye'dı.
My nickname was Deadeye.
Takma adın var, öyle mi?
Nickname. Nice.
Kız arkadaşının takma adı.
That's his girlfriend's nickname.
Şimdiye kadarki en iyi lakap.
That is the best nickname ever.