Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → английский / [ N ] / Nunchucks

Nunchucks перевод на английский

74 параллельный перевод
çok alakasız gibi gözüküyor olabilir ilginç... ben bir yırtıcı gaz kalemi istiyorum, bir felç edici dart oklu silah- oh, hayır - nunchucks nunchucks?
The subject should be maladjusted and harbor resentment towards me. Interesting.... I want a tear gas pen, a blowgun with paralyzer darts- -
Ne zamandan beri kadınlara nunçaku taşıma izni veriyorlar bilmiyorum...
Now, I don't know when they started letting women carry nunchucks- -
Nunçaku!
Nunchucks.
Ben Dara olacaktım patlayıcı, mınçıka ve ESP * konusunda uzman Melek.
I was gonna be Dara, the Angel with expertise in explosives, nunchucks, and ESP.
Bütün gün bikinine iliştirilmiş mınçıkalarla sen koş da çekici ol kolaysa.
Yeah, well, you try running around all day with nunchucks strapped to your bikini, and see how likable you are.
Dikenli kamçılar gibi şeyler işe yarar.
Steel whip. Nunchucks, they're all right.
Uzun zaman olmuştu.
Nunchucks, bro! It's been a while.
Nançaku'ma ihtiyacım var.
All I needed was my nunchucks, but you wouldn't stop by the house.
Arka cebinde nançakularla, Sloason Bulvarı'nda mı yürüyeceksin?
Why? So you're gonna walk down Slauson Boulevard with nunchucks stickin'out of your back pocket?
Oh, hadi ama- - bir çocuğun karate sopalarıyla içeriye girmesine izin veren sizlersiniz.
Oh, come on, you're the one who let in a kid with nunchucks.
Bu civara mızrağım olmadan ikinci gelişim.
My second time in this neighbourhood without my nunchucks.
Televizyonlar, müzik setleri, mınçıkalar.
TVs, stereos, nunchucks.
Keşke bir mınçıka olsaydı.
I wish I had my nunchucks.
Bana kahrolası mamçıka ile vurdun!
You hit me with fuckin'nunchucks!
Oduncuya beraber gidecektik. Sonra mınçıka yapacaktık.
We were going to take wood shop together and make nunchucks.
Ve sonra elemanları dolaplarımıza çağırıp onlara mınçıkaları gösterecektik.
And then take people to our lockers and show them our nunchucks.
Bilirsin işte, mınçıka yapmak için.
You know, to make nunchucks.
Frank, bütün o yoğun çalışman için, Lütfen bu saf altın nunçaku setini kabul et.
Frank, for all your hard work, please accept this set of solid gold nunchucks.
Bilmiyorum, ama bak. Mınçıka yaptım.
I don't know but look I made a nunchucks.
Guru Tugginmypudha, karate sopalarını çok iyi kullanıyorsunuz fakat körsünüz.
Guru Tugginmypudha, you are so good with nunchucks, yet you are blind.
- Nançıka mı alacaksın?
- Like nunchucks?
Mınçıkanı geri verdiler ve mafsalını yağladılar.
They replaced the chain on your nunchucks and oiled the bearings.
İhtiyacınız olursa nunchuckalarımı getirdim, efendim.
I've brought my nunchucks if you need them, sir.
Nunçakuyla başlayan kavga tabancalarla devam etti.
Started with nunchucks, escalated to glocks.
Mınçıkalarımı getirecektim ama Ellie, ne olduklarını bilmez dedim.
I was gonna bring nunchucks. I didn't think she'd know what they were.
Pekâlâ, o nunçakularla beni korkutuyorsun.
You're freaking me out with the nunchucks.
Hatta nunçakulu kısım bile doğru.
Even the thing with the nunchucks.
Memelerini mınçıka niyetine kullanabilir.
She could use those as nunchucks.
Mınçıkalarımı geri alabilir miyim?
Can I have my nunchucks back?
Bunlar mınçıka mı?
Those are nunchucks. Whoa!
Sıçtığımın kelepçeleri mınçıka gibiydi resmen.
And those fucking handcuffs, like a pair of nunchucks.
Nunçaku istiyordum.
I wanted nunchucks.
Barry, nunçakuları getir.
Barry, get the nunchucks.
Mınçıka bir silahtır.
Nunchucks are a weapon.
Munçıkası var.
He's got nunchucks.
- Hey, bunlar Shifu'nun tören nançakuları değil mi?
Hey, are these shifu's ceremonial nunchucks?
- Evet. O zaman sana da nunçaku lazım.
Well, then you need nunchucks, then.
Nunçaku mu?
Nunchucks? !
Anneciği ona ihtiyaç duyduğunda ona gidecek birisin bence anlıyor musun?
What is that, nunchucks? I told her you would visit her up at the prison.
O mınçıka mı?
Are those nunchucks?
Gezegendeki en harika Filipinli'lerden biri olan Dan Inosanto,... aslında Bruce Lee'ye nunçakuyu getiren kişidir.
Dan Inosanto, being one of the freshest Filipinos on the planet, was actually the person that brought the nunchucks to Bruce Lee.
1964 yılında Bruce Lee'yi nunçaku ile tanıştırdım.
1964, I introduced the nunchucks to Bruce Lee.
Nunçaku hep birkaç annenin evi süpürürken çöpe attığı bir şeydi. Sonra gider birisinin kasıklarında son bulurdu.
Nunchucks was always some mother's broom getting sacrificed, which would then turn into someone's groin being sacrificed.
Kasabadaki her çetenin nunçakusu vardı, biliyorlarmış gibi davranıyorlardı.
Every gangster in town had nunchucks, and couldn't use'em worth a shit.
Ondan sonra, gürültü yapmayı bıraktım. Ve nunçakuyla oynamayı bıraktım.
And after that I stopped making the noise and I stopped playing with the nunchucks.
Bu Game of Death filminde kullandığımız aynı nunçakudur.
These are the same nunchucks that we used in The Game of Death.
Zekice miydi bu sence? Birileri bana sürekli mınçıkayla vurup durmasaydı oldukça işe yarayabilirdi!
Well, it would've worked out great if somebody hadn't hit me in the head with their nunchucks!
Burada mınçıkam var.
- I got my fuckin'nunchucks.
Bu süper mınçıkaları kendime saklıyorum. Sosisli makinesini de bunlarla kırdım bu arada.
Save for these wicked nunchucks, which is how I broke the hot dog maker.
Hem mınçıka taşıyorsan kimse dişlerinle dalga da geçemez.
Plus, if you're carrying a set of nunchucks, ain't nobody gonna make fun of your teeth.
Kavga etmeye yaramayan bir şeyimiz var mı?
Nunchucks, iodine- - I think we're good to go. Shouldn't I have something to fight with?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]