Olması lazım перевод на английский
3,390 параллельный перевод
Bunun bir parti olması lazım, değil mi?
This is supposed to be a party, right?
- Daha iyi bir mazeretin olması lazım.
You need to have a better reason than that.
Böyle bir şey yapması için tüm umudunu kaybetmiş olması lazım.
She must've lost all hope to do a thing like that.
- Dışarıda olması lazım.
- She... she must be outside.
Yani şimdi hayattaysa dahi 60 yaşında falan olması lazım.
That means that she's, like, 60 now, if she's even still alive.
Işınlama cihazınıza bakım yapan bilim adamlarının ücretini ödeyebilmek için bir çeşit gelir kaynağınızın olması lazım, belli ki hepinizin bir tane var, çünkü devamlı buraya geliyorsunuz.
You have to have some source of income so you can pay the staff of scientists who service your teleporters that you all clearly own, since you're constantly showing up here.
- İyiden öte olması lazım.
I need things to be more than fine.
Mükemmel olması lazım.
Okay, I-I need them to be perfect.
Yılın en büyük partisi olması lazım.
It's supposed to be the biggest party of the year. Yeah! Yeah!
Bu yüzden de karakterine yakışır bir mesleği olması lazım.
And that is why he should have an occupation befitting one.
kilerdeki bavulda olması lazım alabilirsin.
There's some in a suitcase in the shed You can take them.
Biraz sert olması lazım.
He needs to toughen up.
Buralarda bir şeyler olması lazım.
There's gotta be something here.
Bunu açacak bir çeşit mekanizma olması lazım.
There's gotta be some kind of mechanism that unlocks this thing.
Bizim de kendimize ait bir tane olması lazım.
We really must form one of our own.
Şimdiye gelmiş olması lazım.
He should have been here by now.
Biliyorsun ki, birimizin amire göz kulak olması lazım.
You know, someone should keep an eye on our marshal.
İnternetteki fotoğrafa göre tam burada olması lazım.
According to the photo on the web... it should be right here.
Bizimle buluşacağını söyledi ama öğleden sonra olması lazım çünkü yönetim kurulu toplantısı varmış.
He said that, uh, he'll meet us, but it'll have to be afternoon because - -'cause he's got a board meeting.
Katilin fazlasıyla güçlü olması lazım.
The killer would have to be very powerful.
Arabası garajda, burada olması lazım.
His car is in the garage, though.
Cinayetten önce yaptığı bir ayin falan olması lazım.
He seems to have some sort of ritual that plays out before the murder.
Şehrin merkezine yakın bir yer olması lazım.
Somewhere near the center of the city.
Cinayetten önce yaptığı bir ayin falan olması lazım.
He seems to have some sort of ritual that plays out... before the murder.
- Onların da lekeli olması lazım.
So they'd be stained too. Ah.
Bunu yapıyoruz çünkü onların galibiyete konsantre olması lazım. Biraz zaman sonra onların galibiyetleri sanki senin galibiyetinmiş gibi hissettirecek.
We do this because it helps our guys to concentrate on victory, and over time, their victories will start to feel like your victories.
Annenin iletişim bilgileri olması lazım
Your mom should have the contact info.
Hobin olması lazım.
You gotta have hobbies.
Bir sebep olması lazım.
We have a reason...
Bir petrol temizleme şirketiyle burada olması lazım.
Supposed to be here with the oil company cleanup.
Orada olması lazım.
It was supposed to be there already.
Yüzümdeki kan kuruduğunda cildimin davul derisi gibi gergin olması lazım.
When the blood dries, my skin is supposed to be tight as a drum.
Şimdiye 6 cm olması lazım. En azından 5 cm.
Must be 6 centimeters by now. 5 at least.
Mutlu olması lazım ama yok, öyle fena ki.
You think he'd be happy. But no, he's moody as hell.
Şaka olması lazım.
You got to be kidding me.
Yapılabilir ve geçilebilir olması lazım.
We're doing doable and passable.
Kızların profesyonel olması lazım.
The girls, they have to be professional.
- Mekanın temiz olması lazım.
- Place has got to be nice.
Michael'ın ki şu an da yayınlanıyor olması lazım.
Michael should be hitting the air now.
Kalp fonksiyonlarında artış olması lazım.
You should see an increase in, uh, cardiac function.
Bunun illa kötü bir şey mi olması lazım?
Is that necessarily a bad thing?
Saatlerin burada olması lazım.
Is if all the clocks were here.
Dedim ya, birlikte olacaksak aramızda Çin Seddi olması lazım.
- I told you, if we're gonna be together, we need to have a Chinese wall.
Yönetim ofisinde 50'den fazla bilgisayar olması lazım.
There must over 50 computer terminals in the executive offices.
Napolyon'un mezarının hemen karşısında. Buranın turist kaynıyor olması lazım.
Right across the street from Napoleon's tomb, the place should be surrounded by tourists.
Ama önce bir tez olması lazım.
Yeah, but first it has to be a thesis.
Bundan daha fazlası olması lazım.
It would have to be more than that.
- Olması lazım.
- We need it to be.
Daha hızlı gidiyor olması lazım.
Oh, it had to be faster than that.
Nolan'ın şimdi burada olması lazım.
You know, Nolan should really be here right now.
Denizin ve deniz sakinlerinin birçok öykünün ilham kaynağı olmasına şaşmamak lazım.
It is little wonder that the sea and its inhabitants have provided us with so much inspiration for so many stories.