Parfüm перевод на английский
1,745 параллельный перевод
Mısırlılar, gerçekten de özel ve farklı bir parfüm yaratabilmek için fazladan bir nota eklemek gerektiğini düşünürlermiş. Fazladan eklenen bir koku. Diğerlerine eklenip, hepsine baskın gelen bir koku!
Mind you, the ancient Egyptians believed that one can only create a truly original perfume by adding an extra note, one final essence that will ring out and dominate the others.
Size istediğiniz kadar parfüm yapmaya devam ederim ama siz de bana herşeyin kokusunu nasıl yakalayacağımı öğretmelisiniz.
I will make you as many perfumes as you want but you have to teach me how to capture the smell of all things.
Parfüm dünyasının vaad edilmiş toprakları!
The Promised Land of perfume.
Hiç kimse kendisine parfüm ustadı demeyi işini o kutsal topraklarda kanıtlamadan söyleme hakkına sahip değildir.
No man can rightly call himself a perfumer unless he has proved his worth in that hallowed place.
Baldini onları sağlamayı kabul etti, ama Grenouille'in ona en az 100 kadar yeni parfüm formülü bırakması şartıyla.
Baldini agreed to provide them on condition that Grenouille left him not less than one hundred formulas for new perfumes.
Ben bir parfüm yapıyorum.
I'm creating a perfume.
Benden bir parfüm mü yapmak istiyorsun?
Creating a perfume, eh?
O zaman da parfüm bozulur.
Then your perfume will be spoiled.
Albüm çıkartma, mücevherat giyim-kuşam ve parfüm sektörü, enerji içecekleri.
Got the pop album, the jewelry, clothing and perfume line, the energy drink.
Kendi reality şovunu yapıyor, giysi, mücevher ve parfüm markası var. Deneyip de tadına gerçekten bayıldığım enerji içeceğini hiç söylemiyorum.
She's developing her own reality show, clothing line, jewelry, perfume, and not to mention an energy drink which I tried, and her drink tastes really, really good.
Güzel parfüm.
Nice perfume.
Bu parfüm değil, kakuledir.
It is not perfume, it is cardamom...
Daha fazla parfüm mü istiyorsun?
You desire more perfumes?
Parfüm kokuyorsun.
You smell of perfume.
Adete göre çikolata ya da şanslıysam parfüm getirilir ama ginseng ve rezene de iyi.
I find "the norm" usually involves chocolate, or if I'm really lucky, perfume. But ginseng and fennel, wow!
İşim parfüm yaratmak.
I create perfumes.
Gerçekten lüks bir parfüm, ağır, kaliteli!
This is big stuff! This is much money!
Neden kabul... 12 ayını bir parfüm üzerinde geçirmek ne demek biliyor musun?
Why don't you want it? - Ah! Did you spend 12 months working without any break for a perfume?
Bana iyi davranma yöntemi parfüm, cep telefonu, ayakkabı almaktı..
It was his way of treating me nice : Perfume, cell phones, shoes...
Parfüm?
Perfume?
İlginç parfüm seçimi.
interesting choice of perfume.
Gerek Paris'ten gönderilen egzotik bir parfüm olsun gerekse doğrudan Milan'daki bir podyumdan gelen son moda elbise ya da Manhattan'dan gelen desinatör ayakkabıları.
a high fashion gown straight from a runway in Milan, or designer shoes flown in from Manhattan.
Bilirsin, etkileyici giysiler, biraz parfüm, spor salonuna üyelik. - Siz...
You know, he dresses to impress, a little cologne, a gym membership.
Bütün yapman gereken bu parfüm şişesini kablosuz bir giriş noktasına 1,5 metre mesafeye bırakmak. Daha sonra telefon sisteminin şemasını çıkarabileceksin.
All you need to do is get this perfume bottle within five feet of... a Wi-Fi access point, and then you can just map the phone system.
Ben ucuz parfüm kullanmam.
I don't wear cheap perfume.
Diğer çocuklar doğum günü olduğunu söylemişler. - Jessie de ona parfüm almış.
The other kids told him that it was her birthday, so he brought her some perfume.
- Yani ona parfüm aldın?
Okay, so you bought her some perfume. Um, he didn't really buy it.
Yeni bir sabun. Deterjan ya da parfüm kullanan var mı?
Any of you have a new soap, detergent, perfume?
Ve bir akşam üstü... havada parfüm kokusu vardı... genç adam bu havayı kokluyordu
The young man breathes in the scent of his lover... musk and amber.
Senin yüzünden o çocuğa bir şey olursa... Sadece parfüm sıktım. Zehirli gaz değil.
Now I swear, if anything happens to that kid because of you... oh, it's perfume, not toxic gas.
Havlularından birinde sadece senin kıyafet odanda aldığım bir parfüm kokusu aldım.
I smelled a perfume on one of his towels, a perfume I'd only smelled once before in your dressing room.
"Kuklanın kıçında parfüm falan yok!" dedim.
And I went : "Haha! No, there is no lotion on the puppets ass!"
"Kuklasının kıçında parfüm var"
"There's lotion on his puppets ass"
"Rika'nın en sevdiği parfüm."
"Rika san's favorite perfume"
Daniels, Opium'a ( afyon ) bayılıyor. "Parfüm" olanına tabii ki.
Daniels loves opium, the perfume, of course.
Tamam, Evimde, etrafta hiç kimse yokken parfüm kokusu alıyorum.
Well, my home, sometimes I smell perfume when no one else is around.
Yeni parfüm mü?
whoo. New perfume?
- Parfüm.
- Perfumes.
Tökezleyip sandal ağacı, misk ve baharatlı limon üzerine mi düştün yoksa bu bir parfüm mü?
Did you trip and fall onto sandalwood musk and a hint of spicy citrus or is that cologne?
Nikotin, parfüm, yemek.
nicotine, cologne, food.
- Hayır, yapamam. Bu aynı parfüm.
It's the same perfume.
Parfüm hakkında söylediklerim doğruydu.
It was true about the perfume.
Güzel görünüm. ve harika bir koku Bu parfüm fransız mı?
Wow, looking beautiful and smelling delicious, is what that perfume...
Ve o parfüm... Eski sevgilim.
and that perfume... my ex.
Bir erkek sana öyle bir parfüm verirse "seni seviyorum" demektir.
Man gives you a bottle of perfume like that, it says... it says "I love you".
1800'lerde Fransız bir parfüm üreticisi tarafından bulunmuştur...
It was actually invented by a French perfume maker, uh, in the 1800s...
Sanırım parfüm kokuna karşı bir alerjim var.
I think I'm just allergic to your perfume.
Çok ilginç bir parfüm.
That's an interesting perfume.
Büyük beden kadınlar için bir numaralı parfüm.
It's the number-one fragrance for plus-sized women.
Büyük beden kadınlar normal parfüm kullanamaz mı?
Can't plus-sized women wear regular perfume?
Parfüm ya da traş losyonu gibi.
Such as cologne or aftershave.