Pheebs перевод на английский
360 параллельный перевод
- Al Pheebs.
- Here, Pheebs.
Pheebs'i seviyorum.
I love Pheebs.
Pheebs, bana şuradan bir kraker uzatabilir misin?
Pheebs, could you maybe hand me a cracker?
Ama, Pheebs, Jack bir ineği bense bir dişçiyi terk ettim.
Okay. But, Pheebs, Jack gave up a cow. I gave up an orthodontist.
Pheebs?
Pheebs?
Pheebs, kim bu George Snuffleupagus?
Pheebs, who's George Snuffleupagus?
Tamam, Pheebs.
Okay, Pheebs.
- Pheebs, peki ya sen?
- Pheebs, what about you?
Sen ona bakma Pheebs tamam mı?
Don't listen to him.
Phoebe, o Pop-Tart'ın kalanını yiyecek misin? Pheebs?
Phoebe, do you want the rest of that Pop-Tart?
Pheebs, bütün hayatım boyunca evrim teorisi üzerine çalıştım.
Pheebs, I've studied evolution my entire adult life.
Peki Pheebs.
Okay, Pheebs.
- Hayır, Pheebs, olmaz.
- No, Pheebs, we can't.
Merhaba Pheebs, Scott'la geceniz nasıl geçti?
Hey, Pheebs. How'd it go with Scott?
Üzgünüm, Pheebs.
Sorry, Pheebs.
- Selam, Pheebs.
- Hey, Pheebs.
Evet Pheebs, işte sen!
All right! Way to go!
Pheebs, hatırlıyor musun, önce içimizden söylüyorduk ya?
Remember how we talked about saying things quietly to yourself first?
Pheebs, bir şey sorabilir miyim?
Pheebs, let me ask you something.
İyi şanslar, Pheebs.
Good luck, Pheebs.
Pheebs, neler oluyor?
What's going on?
Pheebs, her şey yolunda.
Pheebs, that's okay.
Dinle Pheebs, biliyorum sen oraya gitmeyeceksin ama sence ben oraya gidip onun tuvaletini kullanabilir miyim?
I know you're not going in there but you think it's okay if I go in and use his bathroom?
Pekala, Pheebs, nasıl gitti?
So, Pheebs, how did it go?
Tamam, Pheebs, senin sıran.
Okay, Pheebs, your turn.
İnanamıyorum Pheebs.
This is unbelievable, Pheebs.
- Pheebs, tahmin et bugün kimi gördük?
- Pheebs, guess who we saw today?
Pheebs, yani geçinemiyor musunuz?
Pheebs, so you guys just don't get along?
- Pheebs?
- Pheebs?
Pekala, Pheebs, doğum günün için ne istiyorsun?
So, what do you want for your birthday?
Pheebs, bir şey sorabilir miyim?
Pheebs, can I ask?
- Ama Pheebs... - Hayır, üzgünüm, hayır!
I'm sorry, no!
Pheebs, açıldı.
Pheebs, it's open.
Sağol, Pheebs.
Thanks, Pheebs.
Pheebs, biraz daha farklı şeyleri kastetmiştim.
Pheebs, I was hoping for more of a change.
Hadi, Pheebs, filme yetişmemiz lazım. Gitmeliyiz.
Pheebs, we're gonna catch that movie, we gotta go.
- Üzgünüz, Pheebs.
- We're sorry, Pheebs.
Güzel Pheebs.
Good, Pheebs.
Teşekkürler, Pheebs hala.
Thanks, Aunt Pheebs.
Pheebs, onu neden terk ettiğini hatırlamıyor musun?
Remember why you dumped him?
Pheebs, bu kadın kendi rızasıyla kel olmuş.
Pheebs, this woman is voluntarily bald.
Pekala, Pheebs, eğer ondan olsaydı bu ritüeli yapıyor olmazdık.
If we had that, we wouldn't be doing the ritual in the first place.
- Merhaba, Pheebs.
- Hey, Pheebs.
- Selam, Pheebs.
- Hi, Pheebs.
Teşekkürler, Pheebs.
Thanks, Pheebs.
- Tamam, Pheebs.
- Okay, Pheebs.
Hadi, Pheebs.
Come on, Pheebs.
Pheebs, destekle beni.
Pheebs, back me up.
- Pheebs, o çok amansız.
- What the hell are you doing? - The Dine.
Hey, Pheebs.
Hey, Pheebs.
- Pheebs? - Evet.
Pheebs?