Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → английский / [ P ] / Porta

Porta перевод на английский

230 параллельный перевод
Porta San Sebastiano'daki adama bırakmayı düşünüyordum.
I've been thinking about taking him by the one at Port San Sebastian.
Onu Porta Portese'ye götür.
Take him to the Porta Portese.
Her gün Porta Portese'ye gideceğiz.
We'll go every day to the Porta Portese.
Bit pazarında bi sürü var yahu.
so what? At Porta Portese they have all the cameras you need.
Kamera eski kardeşim ben ne yapayım?
It skips because it's old ; we got it at Porta Portese.
Bit pazarındaki adam mıydı?
Was he the guy from Porta Portese?
Porta Susa'dasınız, Turin'de.
It's Porta Susa, Turin.
Porta Susa?
Porta Susa?
Peki ya Porta Termini'nin ele geçirilmesi?
And the taking of Porta Termini?
- Porta Capuana'dan geliyorum!
- I've come from Porta Capuana. - So? - I've come from Porta Capuana.
Portatif tuvaletler ek olarak geldi.
The porta-potties are for the help.
Ben bu özel vintage porta aşinayım ve mahzeninde bulunmadığına bahse girmek için sabırsızlanıyorum.
I'm familiar with this particular vintage port and I would hasten to wager that he does not have it in his cellar.
O Porta Volta'da SM fetişi bölgesinde takılırdı.
He hung out at the SM fetish area in Porta Volta.
- Porta Volta kızları nerede?
- Where are the Porta Volta girls?
Bir gözün randevu evi sahiplerinde olsun, Porta Volta ipucunu takip et.
Keep an eye on the brothel owners, follow the Porta Volta lead.
Birçok alay taburu antik hipodrom Circus Maximus boyunca ve Viale Afrika'dan Porta San Paolo ve Porta Kapena'ya kadar dizilmiş.
The route goes along Circo Massimo and the Viale Africa to Parta San Paolo and Porta Capena.
Porta Pinciana ve solunda Villa Borghese'yi düşün.
Porta Pinciana... Villa Borghese on the left.
Çalılıklarda lazımlık bile kullanmadan
In the bush. Didn't bring no porta-johnny.
Yürüteç, puşet, battaniye, mama sandayesi, araba koltuğu, oyun sepeti...
Walker, stroller, blankie, highchair, car seat, porta-playpen...
- Oyun sepeti mi? İspanya'da değil mi orası?
- Porta-playpen, isn't that in Spain?
Yolun sonundaki Tiki Torch'ta idrar torbamızı taşıyan bir adam varmış.
The Tiki Torch down the street got a guy on one of our porta-potties.
Şu taşınabilir tuvaletin üstüne 3 ton kum dök.
Dump 3 tons of sand onto that Porta-Potty.
- Şunlara bak, kulübeler.
- Check it out, porta-potties.
En iyisi, o yoldan değil Porta Portese Köprüsü'nden gelmeniz olacaktır.
It's better to avoid it and take the Porta Portese Bridge.
Giacomo Della Porta, Piero della Francesca!
Giacomo Della Porta, Piero della Francesca!
Vedek Porta.
Vedek Porta.
Vedek Porta burda yeni evli genç bir çift ile birlikte..
Vedek Porta's here with the young couple that just got married.
Vedek Porta ile konuştum.
I talked to Vedek Porta.
O yüzden portatif tuvalet kılıklı bu evden ayrılıp kendi hayatlarınızı kurmanız gerektiğini düşünüyorum.
That's why I've been thinking that maybe you two should be leaving this split-level Porta-Potty and taking responsibility for your own lives.
Carol, lazımlık nerede?
Carol, where are the porta potties?
Tanrim, onlardan nefret ederim.
Probably just porta-potties. God, I hate those.
Protestocuların Milyonlarca İnsan Yürüyüşü sırasında kimyasal tuvaletleri yaktığı zaman ki durum hariç.
Except during the Million Man March when protesters burned our Porta-Pottis.
Fiat hoc spatium... porta ad mundum...
Fiat hoc spatium... porta ad mundum...
Portatif tuvaletteki M-80.
The M80 in the porta-pot.
Potra novadaki bir kafede buluştuk... arabalar hakkında konuştuk ve kadınlar hakkında sanirim.
We used to meet in a cafe at Porta Nuova... we talked about cars...
Tuvalette saklanmıyorsam eğer...
UNLESS I'M HIDING IN THE PORTA-POTTY.
Aynı şeyi beni bir keçiyle seyyar tuvalete kilitlediğinde de söylemiştin.
That's what you said at the county fair after you locked me in the Porta-Potty with a goat.
Porta Potti. *
Porta Potti.
- Portatif bayan tuvaletleri.
- Porta-Johns.
Diyelim ki, idareye ihtiyaç molalarını kabul ettirdik siz bizim için ne yapacaksınız?
Well, if we do get management to give you girls Porta-Johns what are you gonna do for us?
- Yeni bayan tuvaletini kullanmak için tam zamanında geldin.
- Just in time to use the new Porta-Jane?
Bayan tuvaletleri devede kulak olacak ancak.
Porta-Johns will be a blip on the radar.
O zaman biz de işlek yoldan değil, Porta Ostiensis'a doğru patikaları kullanırız.
Then we'll avoid the thoroughfare and take the footpath to Porta Ostiensis.
Porta Ostiensis'in oradaki kalabalığı temizliyorlar.
They're clearing the rabble from Porta Ostiensis.
- Bunlar daha dramatik oyuncaklar. Ben fıkraları seviyordum. - Bize bir fıkra anlatsana.
The most i m porta nt pa rt was Matt's performa nce a nd how he i nteracted with the sha rk that wasn't there i n the room at the ti me, but that's...
İç çamaşırları, .. gece kıyafetleri, jupon ve "porta-jartelles"....
There'll be underwear, nightdresses, jupons, porte-jarretelles....
Porta-ne?
Porta-what?
Bu benim porta-potty'im.
It's my porta-potty.
Porta Potti'nin aşağısında çok hoş bir grup kadınla tanıştım.
I met the nicest group of gals down by the Porta Potti's.
Bu, yakında ki en iyi tuvalet. Karavandayken neden Porta Potti'yi kullanıyorsun?
What are you using the Porta Potti's for when we have the world's greatest toilet ten feet away in the RV?
Neden servis kapısını kullanmıyor?
Carmen, la "porta," por favor. Why doesn't he use the service entrance?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]