Prima перевод на английский
372 параллельный перевод
Bu adam çalıntı bir atla yakalandı, ve bu mahkemece açık bir delildir.
This man was caught on a stolen horse, and in this jurisdiction, that's prima facie evidence.
Bir yıldız doğuyor!
A prima donna is born!
Adı Loletta Prima, bir kabareci.
Her name is Loletta Prima, she's a cabaret singer.
Adım Maddalena Fontini. Sahne adım da Loletta Prima.
The name is Maddalena Fontini, my stage name is Loletta Prima.
- Kapris yapma.
- Don't be a prima donna.
Pekala, bu seferlik kazanmana izin vereceğim, minik yıldızım.
Well, I guess I'll let you get away with winning this time, prima donna.
Ve bir şey diyeyim mi, minik yıldızım?
And you know something, prima donna?
İşte benim minik yıldızım.
That's my prima donna.
Bir şey diyeyim mi, minik yıldızım?
Hey, you know something, prima donna?
Bunu yapabilirim, minik yıldızım, ve yapacağım da.
That I could, prima donna, and that I will.
Bahara kadar bekle de gör, minik yıldızım.
You wait till spring, prima donna, and you'll see.
- Hayır, bu gece yoktu, minik yıldızım.
No, not tonight, prima donna.
Gelmek ister misin, minik yıldızım?
You wanna go along, prima donna?
Talih kuşu bizi bulur bulmaz, minik yıldızım.
As soon as our ship comes in, prima donna.
Bak, minik yıldızım.
Look, prima donna.
Evet, piyanoyu gösterseniz iyi olur, minik yıldızım.
Yeah, you better show me the piano, prima donna.
- Artık öyle, minik yıldızım.
It is now, prima donna.
Bu şimdiye dek aldığım en hoş hediye, minik yıldızım.
That's the nicest present I ever did get, prima donna.
Uyudun sanıyordum, minik yıldızım.
I thought you'd be asleep, prima donna.
Dilini çıkarsan iyi olur, minik yıldızım.
You better stick out your tongue, prima donna.
Aynı şekilde evlenecek kadar embesil olan başka bir baş balerin de.
Nor with any prima ballerina imbecile enough to get married.
- Sahne arkasına da gittin mi?
- Prima donnas? - And did you go backstage?
Bu biraz primadonna kaprisi gibi gelebilir... ama o kıza tahammül edemiyorum.
This may sound like awful prima donna stuff... but I can't stand that girl.
Empire Tiyatro'sunun yeni baş balerinini kutlarım.
Allow me to congratulate the next prima ballerina.
Yapılan kavuşturma üzerine zanlı cinayet suçlaması ile yüce mahkeme ve jüri önünde yargılandı.
The burden consequently rests upon the prosecution to show a prima facie case on which the prisoner can be committed for trial on an indictment for murder before a High Courtjudge and a jury.
Savunma makamı sunduğu kanıtlarla ilk intiba üzerine böyle bir davaya gerek olmadığını kanıtlamıştır.
Counsel for the prisoner has submitted that the evidence does not show such a prima facie case.
Baş balerin Andreny.
Prima ballerina Andreny.
Hem de baş balerinimizin rehberliğinde.
Under the excellent guidance of your prima ballerina.
Ne o, primadonna mı?
What is he, a prima donna?
Una prima.
Una prima.
Hiç şüphem yok ki canım burada kesinlikle sonucu önceden belli olan bir davadan bahsediyoruz..
My dear, there's no doubt in my mind that we have here an absolutely clear-cut prima facie open-and-shut case.
Evet, senin yöntemine uyup gizli bir yerde basılırsan aleyhinde "aksi kanıtlanmadıkça doğru sayılan delil" olarak kullanılacaktır.
Yes, and your way, with the hideaway you get seen... and it's prima facie evidence against you.
Bu adamlar sadece kibirliler.
Prima donnas, that's what they are.
Bu kibirli herifler, tüm şube çalışanlarından daha fazla kahramanlık nişan ve takdirname topladı...
Those "prima donnas" hold more departmental citations for heroism and excellent service than...
- "Come prima"?
- "Come prima"?
Sicilya'da artık iki primadonna var : Montgomery ve Patton.
Obviously they now have two prima donnas in Sicily...
Primadonna olduğumu biliyorum. Bunu kabul ediyorum.
Hell, I know I'm a prima donna.
Rusya baş balerini Anna Pavlova, Kuğu Gölü'nü oynuyordu.
Anna Pavlova, prima ballerina of the Russian Ballet, danced Swan Lake.
Hackett, burada assolist yok.
There are no prima donnas here.
"Devrimden Önce" yi seyrettiniz mi?
Have you seen "Prima della Revoluzione"?
Frank, sen iyi bir polissin.
Frank, you're a good cop. Stop being a prima donna.
Prima donna gibi davranmayı bırak.
Just cut out the schticklech.
Nasıl prima donna olurum ki?
How am I being a prima donna?
Açılış gecesi prima donna'lar.
Opening night prima donnas.
Bu subay şapkasını o kaprisliye fırlatacağım.
I'm gonna fire that brass hat prima donna right now.
"Sevilla tatlım, inan bana sen bu dünyanın en iyi baş balerinisin."
"Sevilla, dearie, you're the greatest prima ballerina in the whole world."
- Böylece birinci gece konsere hazırlandık.
- Deci, în prima noapte ne-am instalat.
İlk seferinde başa çıkmak biraz zor oldu.
Ceva dificil de acceptat, prima oarã.
-
'TO THE MAGNIFICENT PRIMA BALLERINA... FROM AKIKO'
Seni öndeki balerin olarak düşünüyorum.
I'm thinking about you as my prima ballerina.
Peki, bu sadece şudur..... belirli projelerin belirli yönleri vardır,.. .. duyarlı ele alınarak, makul sağduyuya.. .. olaylara izin verilirken..
Well, it's just that... certain projects have certain aspects which, with sensitive handling, given reasonable discretion, when events permit, there is no prima facie reason why, with appropriate give and take, if if all goes well,