Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → английский / [ R ] / Rebecca

Rebecca перевод на английский

6,426 параллельный перевод
Rebecca gibi mi?
Just like Rebecca?
Rebecca...
Rebecca...
Rebecca Fine.
Rebecca Fine.
Görünüyor ki bundan sorumlu tek kişi Rebecca.
Apparently, Rebecca is the one who initiated it.
- Rebecca ile konuşmamız gerek.
We need to talk to Rebecca.
Ben ve Rebecca.
myself and Rebecca.
Patterson Rebecca'nın IP adresini takip etti.
Patterson tracked down Rebecca's IP address.
Rebecca oradaysa alın gelin.
Find out if Rebecca's there.
Demek Rebecca Brooklyn'de gizli bir laboratuvar için çalışıyormuş.
So it turns out Rebecca has been running a secret lab in Brooklyn.
- Rebecca ile ilgili ipucu var mı?
Any leads on Rebecca?
Rebecca'nın son birkaç yıldaki hareketlerini izledik.
We've been tracking Rebecca's movements for the past few years.
Rebecca tek başına tüm bu ölümlerden sorumlu mu?
Rebecca is singlehandedly responsible for all of those deaths?
Rebecca'nın kocası Cold Spring'deki bir benzin istasyonunda kredi kartı kullandı.
Hey, looks like Rebecca's husband just used his credit card at a gas station in Cold Spring.
- Rebecca, ne yapıyor -
Rebecca, what are you...
Rebecca'nın fazla zamanı yoktu.
Rebecca didn't have a lot of time.
Rebecca ve ben tüm hayatımızı virüsleri inceleyerek geçirdik.
Rebecca and I spent our entire lives studying viruses.
Frank ve Rebecca bu görüşleriyle nasıl fark edilmemişler?
How did Frank and Rebecca have these radical views and go undetected?
- Laboratuvar mı? - Sen uyanık bir kadınsın Rebecca.
"The lab"?
Eminim NZT için birçok uygulama yapıldığını düşünebilirsin.
You're a resourceful woman, Rebecca. I'm sure you can imagine multiple applications for NZT.
FBI'ı da ara, Rebecca Harris'i iste.
Call the FBI, too, ask for Rebecca Harris.
Bu bir silahlanma yarışı Rebecca. Brian da bunu kazanmamıza yardım edebilir.
This is an arms race, Rebecca, and Brian could help us win it.
Um, Rebecca, seni bu iki zarif beyefendiyle tanıştırmama izin ver.
Um, Rebecca, let me introduce you to these two fine gentlemen.
Oh, selam, Rebecca.
Oh, hi, Rebecca.
Evet, uh, bu benim arkadaşım Rebecca.
Yeah, uh, this is my friend Rebecca.
Değil mi, Rebecca?
Right, Rebecca?
⠙ ª Exhale on another sigh ⠙ ª ⠙ ª Rebecca sucks ⠙ ª
♪ Exhale on another sigh ♪ ♪ Rebecca sucks ♪
Valencia'nın Rebecca'yla yemek yemesi konusunda, niye bu kadar endişelisin?
Why are you so worried about Valencia having lunch with Rebecca?
Sen ve Rebecca, birbirinize tutuk musunuz?
Did you and Rebecca hook up or something?
Rebecca'dan mı hoşlanıyorsun?
Are you into Rebecca?
Hey, Valencia ve Rebecca hakkında endişelenme.
Hey, don't worry about Valencia and Rebecca.
- Rebecca!
- Rebecca!
Rebecca nerede?
Where's Rebecca?
Um, Rebecca Bunch'ı görmek için geldim.
Um, I'm here to see Rebecca Bunch.
Benim adım Brian Finch, bu Rebecca Harris ve FBI'dan geliyoruz.
My name's Brian Finch, this is Rebecca Harris, and we're with the FBI.
Rebecca müthiş.
So, Rebecca's awesome.
"Selam, Rebecca, iyi bir arkadaş falan olduğumuzdan beri bunu konuşmamız adil olur."
"Hey, Rebecca, it just seems fair that we talk since we're such good friends and stuff."
"Selam, Rebecca, sana verdiğim bilgilerle" bir şey yapmayacağını biliyorum çünkü çok iyi arkadaşlar falanız. "
"Hey, Rebecca, I know you won't do anything compromising " with the information I just handed you because we're such good friends and stuff. "
Rebecca, babası hakkındaki gerçeği bilmeyi hak ediyor.
Rebecca deserves to know the truth about her father.
Tamam, Rebecca'ya babasını sordum.
Okay, so we went ahead and asked Rebecca about her dad.
Hey, Rebecca.
Hey, Rebecca.
Hap kullanan Brian, Rebecca'ya NZT dosyası ile ilgili gerçeği söylememi istemiyor.
So Pill-Brian doesn't want me to tell Rebeccathe truth about the NZT file.
FBI'da birlikte çalıştığım kadının adı Rebecca Harris.
The woman I work with at the FBI is Rebecca Harris.
Ama eğer ona ne olduğunu öğrenirsem belki dosyadakileri anlatmadan Rebecca'ya söylemenin bir yolunu bulurum.
But if I can find out what happened to him, maybe there's a way I can let her know without telling her what's in the files.
Rebecca Harris'in babasını mı?
About Rebecca Harris's dad?
Rebecca'yla aramızda bir şey yok.
Rebecca and I are fine.
Rebecca'ya yardım etmeye çalıştım ama az kalsın ayırıyordum bizi.
I tried to help Rebecca, and instead I almost got us split up.
İyi geceler Rebecca.
Night, Rebecca.
Babanla ilgili, Rebecca.
It's about your father, Rebecca.
Bir kadeh daha alabilir miyiz, Rebecca?
Oh, Rebecca, can we get another glass?
Bu Rebecca Harris.
Um, this is Rebecca Harris.
Benim adım Brian Finch, bu Rebecca Harris ve FBI'dan geliyoruz.
My name's Brian Finch, this is Rebecca Harris and we're with the FBI.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]