Receiving перевод на английский
2,563 параллельный перевод
Rahminden çıkmak olsun, sütünü içmek olsun.
Exiting her womb, receiving her milk.
Adamların hepsi fotoğrafları postayla aldıklarını söylüyor.
All the men confirmed receiving copies of the photos in the mail.
Birinden özel ilgi görürse bu onu yanlış yönlendirebilir.
If he's receiving special treatment from one, it might put him on the wrong side of another.
Sunulan dinleme kayıtlarında Radikal İslamcılardan para aldığını birçok kere dile getirmiştir.
In the submitted wiretaps, he had mentioned, on several occasions, receiving money from Muslim extremists.
Duruşma için verdiğimiz kanıtlar ortadan yok oluyor :
When we were receiving evidence for trials things would be missing : Drugs, cash.
Sen alıcı odasındaki soğutucuyu hazırla.
Why don't you go prepare the coolers in the receiving room?
Charlie beni duyuyor musun?
Charlie, are you receiving me?
Beni duyan var mı?
Anybody receiving me?
Casper'dan Hermes'e, beni duyuyor musunuz?
Casper to Hermes, are you receiving me?
Beni duyuyor musunuz?
Are you receiving me?
Casper'den Hermes'e. Beni duyuyor musunuz?
Casper to Hermes, are you receiving me?
Beni duyuyor musunuz?
Are you receiving me? Over.
Beni duyuyor musunuz?
are you receiving me?
Clem, beni duyuyor musun?
'Clem, are you receiving me? '
Dosya yüklemede herhangi bir kota sınırı yoktur, birden çok sunucudan geçmesi için dosyaları beklemek gerekli değildir, ve kimin yaptığını gösterecek elektronik izde bırakmaz.
There are no size limitations on uploads, no waiting for files to bounce through multiple servers, and no electronic trail leading back to the account on the receiving end.
Neyse, özetle bağımsız seçmeli dersinin kredisi geçersiz olacak.
The point is you will not be receiving credit for your independent study :
Bana gelen bilgilere göre henüz sonuna gelinmedi başka iflaslar da olacak.
The information that I'm receiving from some entities is the end is not here that there are other shoes to fall.
Efendim, bu Nişan'a sahip olan kendilerini bu Diz Bağı ile topluluğa adayan dostlarımız, sizi, arkadaşları, kardeşleri ve eşlikçileri olarak kabul etmişlerdir.
Sir. The most friendly Companions of this Order, denominated from the Garter, have admitted you, their friend, brother, and companion, in faithful testimony of which they impart and give you the Garter, which God grant that you, deservedly receiving it,
Ana merkezimize yapılmış olan tehditler sonucunda size bundan sonra size bundan sonra işsizlik sigortasından faydalanamayacağınızı bildiriyoruz.
As a result of the serious threats addressed to our main office we need to inform you... We need to inform you that as of today you won't be receiving unemployment benefits.
Ne tip veriler aldığımızı bilmem gerekiyor.
I need to know What kind of information we're receiving.
Gerekli tedaviyi görüyor.
She's receiving the appropriate care.
Dağdan bir izleme sinyali alıyoruz.
We're receiving a tracking signal from the mountain.
Güvenlik kuvvetleri bir ihbar üzerine pazartesi günü sabahı Fındıkzade'deki... Karakoyunlu sokağını basmış ve kontrol altına almıştır.
Upon receiving information on Monday morning the security forces raided street and took control of the area.
Westhouse hususunda yukarıdan kayda değer bir baskı görüyorum.
Yes. I'm receiving significant pressure from above regarding Westhouse.
Teğmen şunu söylemek isterim ki bu davayı almak bir şereftir.
Lieutenant, I-I just want say receiving this case... I-it's an honor.
Kulüp üyeleri, iyi şansın iyi tarafındalar mıymış?
Have the club members been on the receiving end Of good fortune?
Cole tablosu da alınmayı bekliyordu.
The Cole is waiting for you in receiving.
Sarah Jane, Luke'dan çağrı var.
Sarah Jane, I'm receiving a call from Luke.
Dönüştürücü bir kameradan alıcı bir yansıtıcıya.
A transmutational camera to a receiving projector.
Bu sırada sporcu öğrencilerimizden birine çok sayıda farklı yağmacı menajerler tarafından uygunsuz ödemeler yapılıp hediyeler verildiğini keşfettik.
During which we discovered we had a student-athlete who was receiving improper payments and benefits from a large number of predatory agents.
Aldığımız büyük miktardaki alarm takip sistemi sinyallerine göre, bu araçların hepsi çalıntı.
According to the massive number of alarm tracking system signals we're receiving, all these cars are stolen.
Sarhoş bir sukkubustan seks daveti almak istemem, bu yüzden yavaş ol.
I wouldn't wanna be on the receiving end of a drunken Succubus booty call, so take it easy.
Siz 9 veya 10 yaşındayken Lois hastalandı, ve kemoterapi görmeye başladı... Bir gün, Lois'i evinden randevusuna götürüyordum ve bana dönüp gözleri yaşlı bir şekilde
When you guys were about nine or 10, that's when Lois got sick, and she'd been receiving chemo, and one day, I was taking Lois home from one of her appointments, and she turned to me with a tear in her eye and she said,
Ve ben de vermekte çok iyiyim. - Evet.
And I am brilliant at receiving them.
Acı çekmeyi mi çektirmeyi mi?
Giving or receiving?
Teknik direktör hangi 11'i seçerse seçsin, gelecek art niyetli eleştirilere kulak asmamalarını oyuncularına anlattı.
But whichever 1 1 the manager chooses, he's told his players to ignore the criticism they're receiving back home.
Gizli bilgilere erişmekle suçlanıyorlar çünkü bu bilgiler ordudan çalındı ve televizyonda yayınlandı.
They're guilty of receiving confidential information - because it was stolen from the military and distributed by TV1.
Onu resmî olarak ağırlıyorsun.
You're receiving him officially.
Kısa zaman içinde bilgileri almış olmanız lazım.
You should be receiving the data shortly.
Dr. Magnus, bazı veriler alıyorum..
Dr. Magnus, I'm receiving an incoming data stream.
Sizin acil arama var.
I'm receiving an urgent call for you.
Birkaç tane rapor alıyoruz.
We're receiving multiple reports.
Konuşma sinyali alıyoruz.
Receiving chatter.
Solar reseptör tesisinden çıkalı çok olmalı.
We quit receiving power from the solar reception base.
- Ne yazık ki, Tyler alamayacak.
Unfortunately, Tyler won't be receiving it.
Son altı ay içinde Mashburn'un holding şirketinden hesabına 50.000 dolar yatmış, rüşvet resmen.
For the past six months, he's been receiving payments of $ 50,000 from one of Mashburn's holding companies. Payoff.
En iyi Yönetmen ödülünü aldığınız için tebrikler.
Congratulations on receiving the Best Director Award.
Katilin merhametine kalmış bir yerde ve miktarda aldığı gazın etkisindeymiş.
She'd been somewhere else, receiving the gas at the mercy of our perpetrator.
Bir saniye. Yeni bir haber alıyoruz.
We're receiving word now.
Charlie, beni duyuyor musun?
Charlie, are you receiving me?
Çocuklar beni duyuyor musunuz?
Guys, are you receiving me?