Resim перевод на английский
12,288 параллельный перевод
Bir resim çekelim, resim çekelim.
A picture, a picture.
Frankie'nin resim dersi için buradayım.
I didn't mean to scare you. I'm here for Frankie's art class.
- Bir hapa bir resim.
'One pill, one picture.'
Üstsüz 6 resim mi çektin yoksa 5 mi?
'Did you shoot six topless selfies, or only five?
Bu resim geçen seneden.
This is last year.
Bu resim Stagg'ın ortadan kaybolduğu gece çekilmiş.
This was taken the night that Stagg went missing.
Resim Haberleri'nden birisi, Dr. Wells bir olayda şüpheli diye Iris'in aklına girmiş. Ne olayında?
Somebody at Picture News got it into Iris's head that something suspicious is going on with Dr. Wells.
Merhaba. Iris West, Central City Resim Haberleri'ndenim.
Iris West, I'm with central city picture news.
Ne kadar da hoş bir resim olur.
What a pretty picture that would be.
Ne zamandır bu resim sende var?
How long have you had this picture?
Tüm gün resim yapacağım zaten.
I'll be there all day painting anyway.
Güzel resim.
It's a nice picture.
Oyunculuk, dans, resim yapma rutinleri.
acting routines, dancing routines, painting routines.
- Bu resim nerede çekildi?
This picture, where was it taken?
İstersen albümüne daha fazla resim koyabilirsin ya da bunu parçalayabilirsin.
If you want, you can make more pictures for your scrapbook, or you can smash it.
Büyük resim.
Big picture.
Karısı resmen şoka girmiş. İçerde robot resim çizdiriyor.
The wife's pretty shook up, but she's inside with the sketch artist.
Evet, değerlendirmelerin üzerinden denizaşırı ülkelerde geçiyordum ve farklı bir resim çiziyorlardı.
Yeah. Well, I've been going over your evaluations from overseas, and they paint a different picture.
Peki, tamam, ama yarın bir tane resim teslim etmemiz gerekiyor biliyorsun değil mi?
Okay, all right, but you do know we got to turn in a painting tomorrow, right?
- Mason Oteli resim istiyor. Şövaleyi boyuyorsun.
You're painting the easel.
Neden resim çizemiyorum?
Why can't I paint?
Bu akşam bir resim teslim etmeliyiz.
We got to turn in a painting tonight.
Sıradan biriyim ve resim yapmayı seviyorum, ama tüm insanlar bende mükemmeliyet beklerken ve herkes beni izlerken, yapamam ki.
I am just a person and I like to paint, but I can't do it with all of these people just watching over me and expecting some brilliance out of me.
Sen dünya için değil, kendin için resim yapıyorsun.
You don't paint for the world, you paint for yourself.
Ya da onla bir selfie çekip... resim sayfama koyarım.
Or I could take you down to booking, get one of those selfies with him for your Instamatic page.
Garret'la sadece... Spanky'le resim çekilmeyi konuşuyorduk.
I was just talking to Garrett about getting a picture with him and Spanky.
Bunun Occido Lumen'den bir resim olduğu biliniyor.
Now, this is reputed to be an image from the Occido Lumen.
Ön kapıdan çıkıp gidebilirsin ama penisle bir resim çekinerek geceyi sonlandırsan iyi olur.
You can go out the front door, but you might want to stop for a picture with the giant phallus.
Resim, müzik ve spor hakkında.
It's about art, music, sports.
Pedofillere resim gösterince heyecanlanırlar, evdeki üyelere iki donmuş ceset gösterince ne oldu?
You show them pictures, they get excited _ what happened when you showed pictured of two frozen bodies to members of that house?
Bu resim, Wonderland Caddesi'nde sizin açık garajınızda çekilmiş.
It was taken in your carport on Wonderland Avenue.
Bir resim binlerce kelimeye değerse bu adam bize birkaç tane bulabilir.
If a picture's worth a thousand words, maybe he can provide us with a few.
Bu resim, ondan geriye kalan tek şey.
The portrait is all that's left of the poor thing.
O resim de, aynı görevi görmüş olabilir.
That painting could also act as such a doorway.
Uyumuyorum.Resim yapıyorum.
I'm not sleeping... I'm painting.
- Resim imkanı.
Oh, picture opportunity.
Fakat ilk bölünmeden açığa çıkan iki ya da üç nötron yeni bir uranyum-235 çekirdeğine vurabilir, ve bu da bölünerek tamamen farklı yeni bir resim ortaya çıkarır.
However, if two or three neutrons from the first split can collide with other new uranium-235 nuclei which also split, you get a totally different picture.
Burada hicbir resim yok.
There are no pictures anywhere in here.
Resim cerceveleri ne icin var?
What are picture frames for?
Bu, eski bir resim ama çok güzel.
It's an old picture, but it's so beautiful.
Oturma odasında resim yapan Shizuku-chan ön kapıdaki aynada Sensei'nin yüzünü görünce başta korkmuş gibiydi.
- When Shizuku, who was drawing in the living room, saw Sensei's face in the mirror at the front door, she looked stunned at first.
Anneye güzel bir resim yapar mısın?
You color Mommy something nice, okay?
Resim sadece hikayenin yarısını söylüyor, Brody.
Picture only tells half the story, Brody.
Dünyanın henüz görmediği en büyük savaş gücünü resim çizmeyi seven adamın teki dize getirdi.
The greatest fighting force the world has yet to see brought to its knees by a man who likes to paint.
Dişçi ofisinde olan her resim bana kendi dişimi çekmeyi istetiyor.
Any painting in a dentist's office makes me want to pull my own teeth out.
Düşünebiliyor musun, beş yıl önce, resim sınıflarına kiramı çıkarmak için çıplak poz verirdim.
Can you imagine, five years ago,
Resim sergilerinden nefret ettiğimi söylemiş miydim?
Did I mention that I hate art galleries?
Ona Trey resim ve onun mor saçları göster.
Show him a picture of Trey and his purple hair.
Rehber öğretmen resim öğretmeninin ona verdiği bu resimleri dosyalamış.
The guidance counselor had these sketches on file that your art teacher had handed over.
Ve resim çizmeyi öğrendiğinde sürekli resim çizmeye başladı.
And once he could draw, he drew all the time.
Bu çok komik çünkü bazen orada öylece oturup dört saat TV izlerdi, bir şey üretmediğini düşünürsünüz ama bunu yaparken gitar çalıyor veya bir şeyler düşünüyor olurdu sonra birkaç saatliğine gidip geldiğimde duvara bir resim veya karikatür çizmiş olurdu, bir şarkı yazıp kaydetmiş olurdu.
It was kinda funny,'cause sometimes he'd just sit there and watch TV for four hours. And you'd think he wasn't creating, but he'd be playing guitar while he was doing that or think up stuff later, and then you'd go out for a few hours, and you'd come back, and there was a painting on the wall, or there was a big comic strip or whatever.