Rocker перевод на английский
403 параллельный перевод
Kafayı tırlatmış durumda.
He's of his rocker.
Çatlak mısın?
Are you off your rocker?
Yaşlı kadın şansını deniyor gone off her rocker.
The old girl's gone off her rocker.
Bu benim eski sallanan koltuğum.
There's me old rocker.
Başka şeylerle de ilgilenmelisin, yoksa kafayı yer gidersin. Biliyorum.
You've got to have some other interest, or you'll go off your rocker.
- Herşeyimle onun çalışmasını düzelttim, bir yazar başka şeylerde isteyebilirdi... fakat o orada eski kasvetli taşınabilir sallanan bir koltukta oturur
I fixed his study with everything an author could want and there he sits in a dreary old rocker clickety-clack on that dilapidated old portable.
- Bir ofise alışık değilim.Taşınabilir sallanan yumuşak bir koltuğa alışkınım
I'm not used to an office. I'm used to a portable and a soft rocker.
- Sen. - Sen delirdin mi?
- Are you off your rocker?
Sanırım haddimi aştığımı düşünüyorsunuz.
I suppose you think I'm off my rocker.
Gerçek yüzünü öğrenirse diye telaşlanıyor.
He's gone right off his rocker at the thought that she might find out about him.
Delireceğim burada.
I'm off my rocker.
Tobiki'deki adamım tamamen keçileri kaçırdı.
My man at Tobiki has gone completely off his rocker.
Fakat tam da böyle bir yerde olduğun için tırlatabilirsin.
But you can go off your rocker just being in a place like that.
Adam tamamen sıyırmış.
He's completely off his rocker.
Dün çizmeyi bayağı aştım.
I must have been off my rocker last night.
Bir saat önce salanan sandalyeden kalktım.
I went off my rocker an hour ago.
Belki onlardan biri sallanan sandalyesinden düşmüştür.
Maybe one of them went off her rocker.
Çatlağın tekiydi, değil mi?
She was off her rocker, wasn't she?
Kafayı falan mı yemiş?
She off her rocker or something?
Kaçık insanlardır hepsi.
Crazy people off their rocker.
Kafayı mı sıyırdın sen?
You off your rocker?
Bence sen keçileri kaçırmışsın.
- Now I know you're off your rocker.
- Kafayı üşüttüğün zaman...
- When you went off your rocker...
- Avrupa'da "kafayı üşüttüğüm" zaman mı?
- When I "went off my rocker"? - Yeah.
Herhalde aklımı kaçırdım, değil mi?
JUST OFF MY ROCKER, HUH?
Sanırım o oynattı.
I think he's goin'off his rocker.
Danny delirmiş!
Danny's off his rocker!
Eski Tiger hikayelerinden anlat.
Bengston, are you off your rocker?
- Modern misiniz yoksa rockçı mı?
- Are you a mod or a rocker?
Saçmalıyorsun.Ben kazanmadım.
You're off your rocker. I didn't win.
- Sabahtan beri bu sandalyede oturuyor.
He hasn't been out of that rocker all morning long.
O sandalyeyi çok severdi.
She liked that rocker.
Bayan Gordon, söyler misiniz, neden bu sandalye onun için çok kıymetliydi?
Miss Gordon, tell me, why did she set so much store by this rocker?
O orospu yüzünden tamamen aklını kaybetti.
He's gone completely off his rocker because of that tart.
Nehri geçerken, sallanan bir koltuğa oturmak istediğini söylemiştin.
When we crossed the river, you asked to sit in a rocker.
Mükemmel bir tören.
The ceremony is really a rocker.
Orada kafayı yersin.
You'll go off your rocker.
İstersen sallanan sandalyeyi bile alabilirsin.
You can even have the rocker, if you want to.
Sallanan sandalyeyi nereye götürüyorsun?
Where you taking the rocker?
Tabii, aklı gidip gelmedikçe.
Unless, of course, he goes right off his rocker.
Bakın. Kapı eşikleri dışında her şeyi söktüm.
Listen, I ripped everything outta there except the rocker panels.
Sana veya bana saçma gelebilir. Ama ona gelmez. Çünkü delinin teki.
Preposterous to you, preposterous to me... but not to her, because she's off her rocker!
Gerçekten deliyse, yanlış bir hareket sonunda çıldırabilir ve ne yapacağını Tanrı bilir.
And if she really is a kook, one wrong move, one push... and she will fall off that rocker. God knows what she will do.
Bu sallanan koltuk.
That's a rocker.
Bayan Drefsen, Munch tarafından Miss Rocker olarak bahsedilir ki kendisi, bir şenlikte rastgele karşılaştığı biridir.
Miss Drefsen, referred to by Munch as "Miss Rocker" whom he recently met at a carnival,
Tam bir çatlak o.
He's completely off his rocker.
Sallarım!
I am a rocker!
- Sen rockçı olmuşsun.
- Well, you's a rocker.
Bu pis rockçı'nın burada ne işi var?
What's this fucking rocker doing here?
Bırak onu pislik!
Leave him alone, you dirty rocker!
Deli bu.
He's off his rocker.