Rogue перевод на английский
2,022 параллельный перевод
Bitirim polis mi?
Rogue cop?
Sawyer çok eğlenceli, yakışıklı bir serseri, tehlikeli, zeki..
I mean, he's the handsome rogue. He's dangerous. He's clever.
O yüzden burada temellerini attığımız ajan takımından haberi olmaması gerek. Devletin bilgisinin dışında, ajan dünyasından gizli iki kişilik ekip, tek kişilik ordu tehlikelerle koyun koyuna... Hiç uğruna yaşa ya da bir şey uğruna öl.
So she clearly cannot know about our little rogue spy team that we're gonna start here outside of the government, secret to the spy world, team of two, army of one, highway to the danger zone, live free or die hard...
İşin kokusu ortaya çıktı Rani. Düzenbaz olanlarıyla yüzleştiniz ve Yüksek Shansheeth'ler Yuvası'ndan Geniş Kanat'ı özürlerini yolladı.
'It transpires, Rani, that you encountered a rogue element,'and the Wide Wing of the High Shansheeth Nest sends apologies.'
Isis Projesi 20 yıl önce Frost taraf değiştirdiğinde sona ermiş.
Project Isis. It ended 20 years ago when Frost went rogue.
Beni hayal kırıklığına uğratırsan, sana karşı çirkinleşirim.
If you disappoint me, I'm going rogue.
solo bir hareket olarak Cate cassidy bütün bir haydut var kadın bir şey oluyor.
Cate cassidy as a solo act Has a whole rogue woman thing going on.
Şuh asi Mossad ajanı.
Sassy rogue Mossad agent.
Ajanlarından birinin ihanet ettiğine inanıyorlar...
They believe one of their operatives went rogue- -
Söz konusu zorlu bir ajan.
We have a rogue operative out there.
Üzgünüm, asker, boyundan büyük işlere girince emir-komuta hakkını kaybettin.
Sorry, soldier boy. You lost your chance to play that chain-of-command card when you decided to go rogue.
Emirlere karşı geldin.
You went rogue.
İki yıl bizden ayrı çalıştıktan sonra bizden bunları sağlamamızı mı bekliyorsun?
After going rogue for two years, You expect us to give them to you?
Daha öncede yapmıştı, Annie.
He went rogue before, annie.
Ve her an, bu görünmez uzay kayaları tarihi tekerrür ettirebilir, ve bundan bahsedecek kimse de kalmayabilir.
And at any moment, one of these rogue space rocks could repeat history, and no one will live to talk about it.
Size bu dakikadan itibaren eski bölüm şefimiz Lucas North'un "sürüden ayrılan tehlikeli bir memur" olarak addedildiğini bildirmek zorunda olduğum için üzgünüm.
THIS PROGRAMME CONTAINS VIOLENCE AND SCENES SOME VIEWERS MAY FIND UPSETTING I regret to have to inform you that as of this moment, our former Section Chief Lucas North is to be regarded as a'rogue officer'.
Sürüden ayrılmış tehlikeli pek çok memuru geri getirdi.
He's brought in a lot of rogue officers.
Şimdiyse "sürüden ayrılan tehlikeli ajan".
Now he's a "rogue agent"...
Sunagakure ile aramızda yapılan anlaşma gereği, haydut ninja Mukade'yi yakalayacaksınız.
For the treaty between us and the Sand Village, capture the rogue ninja, Mukade.
6 yıl önce hapisten çıkartıldım ve devletin Bölüm adındaki karanlık operasyonlar düzenleyen gizli bir birimi tarafından suikastçı olmaya zorlandım.
6 years ago, I was taken from prison and forced to become an assassin for a secret unit of the government... a black ops program called division that has now gone rogue.
Batırdın.
You went rogue.
6 yıl önce hapisten çıkartıldım ve devletin, Bölüm adındaki karanlık operasyonlar düzenleyen gizli bir birimi tarafından bir suikastçı olmaya zorlandım. Beni böyle oyuna getirdiler.
6 years ago, I was taken from prison and forced to become and assassin for a secret unit of the government... a black ops program called division that has now gone rogue.
Sen yolundan saptıktan sonra arkadaşların buraya gelip eksik sipariş veriyorlar ama cesedin üzerine büyük bir talep var.
Ever since you went rogue, your friends are in short supply, and there's great demand for your corpse.
- Genelde bu kısmı atlarım ama öfkeli bir fil tarafından ezilerek ölmüşlerdi. 10 yaşındaki oğullarının gözü önünde.
Usually skip that part of the tour but they were crushed to death by a rogue elephant right in front of their ten-year-old son.
Sıradan bir okuyucu olarak ben Gene'nin, Rogue'u Gigi'den örnek aldığını düşünüyorum.
As an ordinary reader, I think Gene modeled Rouge on Gigi.
Bölüm adındaki kontrolden çıkmış bir karanlık harekat birimi.
Black-ops program called Division that has now gone rogue.
6 yıl önce hapisten çıkartıldım ve devletin Bölüm adındaki karanlık operasyonlar düzenleyen gizli bir birimi tarafından suikastçı olmaya zorlandım.
Six years ago I was taken from prison and foced to become an assassin for a secret unit of the Governament... A black ops program called Division that has now gone rogue.
Ben isyan ettim, Percy üzerime Michael'ı saldı.
I go rogue, Percy sics Michael on me.
Kaçak bir ajan.
A rogue Agent.
Kontrolden çıkmış durumda ve de ortağının katilini ele geçirdi.
You heard his sarge. He has gone rogue, and now he's got his partner's killer in his hands.
Bu pis işler para çalma olayı falan...
This-This rogue business, the stealing money...
Eğer profesörüm arkasından iş çevirdiğimi öğrenirse dersten atılırım.
If my law professor finds out I've been going rogue, I'll get bounced from the class.
Eğer arkandan iş çeviren kızın namuslu eski çıktığıyla tekrar bir araya gelirse bir de başkanın oğlu oluyor o zaman belki çalışma grubunun arkandan konuşmayı bırakır.
If your rogue daughter reunites with her upstanding ex-boyfriend, The minister's son, no less, Then maybe your bible study group will stop whispering behind your back.
Bölüm adındaki kontrolden çıkmış bir operasyon birimi.
A black ops program called "division" That has now gone rogue.
Bu ne demek oluyor, seni dolandırıcı...
What is this, you rogue? ..
Kuruma ihanet ettiğini biliyordum ama hayal gördüğünü bilmiyordum.
I knew you'd gone rogue, I didn't know you'd gone delusional.
Kaçak bir Amerikan Ajanına onu yaratan devlete karşı intikam arayan birisine.
To a rogue american spy Seeking revenge against the government that created her.
Kullanıcısı kendini kaybetti.
His user has gone rogue.
Evet, o şakada kendimi biraz kaptırdım da.
Yeah, I kind of went rogue with that one.
6 yıl önce hapisten çıkartıldım ve devletin Bölüm adındaki karanlık operasyonlar düzenleyen gizli bir birimi tarafından suikastçı olmaya zorlandım.
Six years ago, I was taken from prison and forced to become an assassin for a black-ops program called Division that has now gone rogue.
Siz ikiniz onların arasından firar ettiniz, değil mi?
You've gone rogue from them, haven't you?
Sen ve ortağın neden onların arasından firar ettiniz?
Why did you and your partner go rogue?
Gerçekten öyle mi? Bunu daha önce Rogue Traders'da gördüğüme eminim.
I'm pretty sure I saw this exposed on Rogue Traders.'
Dolandırıcı tüccar.
It's the Rogue Trader.
Bölüm adındaki kontrolden çıkmış bir karanlık harekât birimi.
A black-ops program called Division that has now gone rogue.
Ne demek istiyorsun, serseri herif?
What do you mean, you rogue?
Seni küçük serseri!
You little rogue!
Senin şu bitirim polis n'apıyor orada?
What's your rogue cop doing in here?
Bırakıp kaçtı, Annie.
He went rogue, Annie.
Hale, Bo beni atlattı.
Hale, she's gone rogue.
Nükleer silahı olan yoldan çıkmış bir lideri başıboş koyamayız.
We can't have a rogue leader with nuclear capabilities.