Root перевод на английский
3,357 параллельный перевод
Anahtar ti yaprağının köküdür. Güzel.
The key is in root of ti leaf.
KÖK mü?
Is it Root?
KÖK çok daha kurnazdır.
Root's more subtle than that.
Ayinde kurbana hayal edilemez acı veren adamotu kullanılırdı.
The ritual used the mandrake root to bring unimaginable terror to the victim.
Endişe etme. Seninkiler tamamen gitmiş.
Since you don't even have the root of it, there is nothing to worry about.
Beraber büyük bir mağazaya gittiğimize senin oradan hatun kaldırmana ve yanlış dişime kanal tedavisi yapıldığına hala inanmıyorum.
I still can't believe we both went to the superstore, you got a hot date and I got a root canal on the wrong tooth.
Seyircinin birlikteliklerini desteklemesini istiyorum ama öte yandan bu neredeyse imkânsız bir aşk.
I want the audience to root for them to get together, but at the same time, it's almost an impossible love.
Onun çürümüş kökünü söküp tüm dünyaya göstereceğim.
I will dig out his rottening root and reveal it to the whole world.
Kök mü saldın?
You take root?
Shiitake mantarı, zencefil kökü, salatalık.
Shiitake mushroom, ginger root, cucumber.
Zencefil kökü nerede?
Where's the ginger root?
Evlilik problemlerinin köküne inersen karşına çıkacak şey her zaman, cinselliktir.
The root of any marital problem is always, always sexual.
Geçmişteki doping iddialarını safça reddetmiyordum ama eski profesyoneli desteklemeden edemiyordum, ayrıca dopingsiz yapacağına söz vermişti.
I wasn't naive about past doping allegations, but I couldn't help but root for the old pro, and he promised he was doing it clean.
Bu ana konsantre ol.
Root yourself in this present moment now.
Bu ana konsantre ol hemen.
Root yourself in this present moment now.
Benide bir kök dürtüyor.
I have, like, a root jabbing me.
Seni bir kökle dürteceğim.
I'll jab you with a root.
Sanırım bahsettiğin şu kökü hissediyorum.
I think I can feel that root you were talking about.
"Şimdi bu kıza destek olacağız."
"Now we're gonna root for this girl."
Artık bombayı durdurabilir miyiz!
I own a snowblower, and I root for the pistons. Can we disarm the bomb now?
2,345.4'ün karekökü nedir?
What's the square root of 2,345.4?
Uçan halkam parmağının derisine iyice yapıştı, çıkaramazsın.
This Infinite Flying Ring takes root in your flesh. You'll never be able to take it off.
Şeytanın kök.
Devil's root.
Kök.
Root.
Önemi yok benim için, dürüst ol bana sadece
It doesn't matter to me. I'm not here to judge you. I just think, if you're honest with me, then we can get to the root of the real issues.
Savaş bütün talihsizliklerin kaynağıdır.
War is the root of all misfortune.
Onlar seytanin atasi olarak anarlar
They say it's the root of all evil.
Sadece bir adam bu sömürünün kaynağıdır.
One man alone is the root ofthis exploitation.
Eğer konum arada Tüm sorun kök.
by the way you're the the root of all trouble.
Meksika şu çukurun orada başlıyor... Maca kökü toplamak için oraya gidip gelmek zorunda kalıyoruz.
You see, Mexico starts right at the end of that gully, and we have to get in and out of there so we can get at the maca root.
Maca kökü ne?
What the hell is maca root?
Maca kökü kurabiyesinden başka bir şey yemedim.
I got nothing in my system but a maca root cookie.
Maca'ların olduğu yerin hemen üstünde.
It's, it's directly uphill from the maca root.
... sonuçta maca kökü yemişti.
... he did have the maca root.
Bir yıl kadar önce, maka kökü çiğnerken olacakların habercisi, kadim bir savaşçı görmüştüm.
I did hallucinate one ancient foreboding warrior harbinger while I chewed maca root about a year ago.
İnsanların İsa karakterini desteklemelerini istiyorum.
'Cause I need people to root for the Jesus character.
Morty, anne babana pi'nin karekökünü söyle.
Morty, t-tell your parents the square root of pi.
- Pi'nin karekökü, Morty. Çabuk!
The square root of pi, Morty.
Kelimenin kökeni Latince olea mı? Yani zeytin?
Does it contain the Latin root olea, meaning "olive"?
Kelimenin kökeni lütfen?
The root origin, please?
Onu bulması için piç oğlum Ramsay'i yolladım.
I sent my bastard Ramsay to root him out.
Kancalı bir bıçakla beni kesti. Şarkı söylerken, tüm kökü ve gövdeyi aldı.
With a hooked blade he sliced me, root and stem, chanting all the while.
Mısır gevreği mi?
F root Loop'?
Seni görmeden, kendimde olamam. Kökü olmayan bir tohum gibi.
Without seeing you, I am not me No root without a seed
Krishna! Seni görmeden, kendimde olamam. Kökü olmayan bir tohum gibi.
Without seeing you, I am not me No root without a seed
Köksüz bir tohum gibi.
No root without a seed
Çünkü telefonunu kontrol etmek, "keşke dişime dolgu yaptırsaydım." demenin uluslararası sembolüdür.
'Cause checking your phone is the international symbol for "I'd rather be having a root canal."
Bizim çevremizdeki zararlıları tutup, ortadan kaldırmamız gerek.
We must hold fast and root-out the false prophets.
, Ah, 17 belki karekök deneyin.
Try, uh, maybe square root of 17.
Dize getirilmemiz gereken haydutlar ve fesatçılar ve hepsinin kötü Doğu Yakası!
Fire brands and ruffians who must be brought to heel and the East End is the root of it!
- Ve Doğu yakası bunun kaynağı!
And the East End is the root of it!