Salsa перевод на английский
742 параллельный перевод
Karlstadt, Marienbad veya Baden-Salsa... burası hatta, bu salon.
Karlstadt, Marienbad, or Baden-Salsa... or even here, in this salon.
- Salsa sosu olsun mu?
- With our without salsa?
kırmızı biberi ve sosu, ağzınıza koyacağınız en sıkı acısından.
It's got chili, salsa... and some of the hottest peppers you ever put in your mouth.
Bolero, tango, merengue, salsa.
Boleros, tangos, merengue, salsa.
♪ ♪ [Salsa On Radio]
? [Salsa On Radio]
- Radyodan ]
[Salsa On Radio]
Salsa sever misin?
You like salsa?
Biraz acılı dolma, biraz acılı sos.
Some tamales, some salsa.
Salsa, tekno-pop... Ne isterseniz.
Salsa, techno-pop... whatever you like.
Acı domates sosu, avokado ve kişniş otunu, ister fasulye, ister tavuk, ister dana eti veya domuz etiyle sunuyoruz.
It's got a hot salsa, avocados, cilantro mixed with your choice of beans, chicken, beef or pork.
Dürümüne sos koymalısın.
You got to have some salsa on your burrito.
- Salsa dinliyoruz burada.
I want to listen to my salsa music!
Salsa!
Salsa!
Büyük salsa şovundan önce birkaç arama için daha vaktimiz var.
We got time for a couple more calls before the big old salsa show.
İkisi peynirli, biri salsa soslu.
Three burgers, two with cheese, one with salsa.
Marcus, biraz cips ve salsa sos kap gel.
Marcus, score some nacho chips and some radical salsa.
- Radikal ( salsa sos )!
- Radical!
Neden masada salsa yok?
Why don't they have salsa on the table?
Salsa'yı ne yapacaksın ki?
What do you need salsa for?
Salsa şu an Amerika'daki 1 numaralı sos.
Salsa is now the number-one condiment in America.
Çünkü insanlar "salsa" demeyi seviyor.
Because people like to say "salsa."
Salsa'nız var mı?
Do you have any salsa?
Daha fazla salsa gerekiyor.
We need more salsa.
Salsa nerede?
Where is the salsa?
Salsa kalmadı mı?
No salsa?
Biliyor musun, bir ispanyol için, salça ısmarlayıp bunun yerine salsa gelmesi kaçınılmazdır.
You know, it must be impossible for a Spanish person to order seltzer and not get salsa.
Ben salça istemiştim, salsa değil.
I wanted seltzer, not salsa.
Salsa'yı salçadan sonra alırsınız.
You have the seltzer after the salsa.
Salsa, salça.
Salsa, seltzer.
Hiç salsan var mı?
Do you have any salsa?
Hayır, salça değil, salsa.
No, not seltzer, salsa.
Salsacı köpek balığı!
Salsa shark.
Adam kafese girer, kafes salsaya girer.
Man goes into cage, cage goes into salsa.
Köpek balıkları salsanın içinde. Bizim köpek balığımız.
Shark's in the salsa.
Salsa yapacak domatesim yoktu, ben de humus yaptım.
I didn't have tomatoes for salsa so we'll dip in hummus.
- Demek dans ediyorsun ha... Salsa.
So you're getting down.
Bayılırım.
Salsa.
Salsa'yı ne yapacaksın?
What do you need salsa for?
Salsa, şu anda Amerika'da bir numaralı çeşni.
Salsa is now the number-one condiment in America.
Çünkü "salsa" demek insanların hoşuna gidiyor.
Because people like to say "salsa."
Affedersiniz. Salsa var mı?
Do you have any salsa?
Biraz daha salsa istiyoruz.
We need more salsa.
Salsa yok mu?
No salsa?
İspanyol biri seltzer istediğinde mutlaka salsa getiriyorlardır
You know, it must be impossible for a Spanish person to order seltzer and not get salsa.
Seltzer istedim, salsa değil.
I wanted seltzer, not salsa.
Seltzer'la salsa arasındaki farkı biliyor musun?
Don't you know the difference between them?
Salsa'dan sonra seltzer gelir.
You have the seltzer after the salsa.
O yüzden intikamımı salsa pistinde alacağım.
So I settle my score on the salsa floor
Ama açtığımda Mucho Salsa 106 çıktı!
I turned it on, and out came mucho salsa 106.
Yani şimdi masaya döktüğün sosu silince, Salmonella, Listeria, Shigella gibi bakteriler bırakıyorum.
So if I were to say, wipe up that salsa that you spilled on the table just now, I would be leaving behind bacteria such as salmonella and listeria.
♪ ♪ [ Salsa
?