Sandrine перевод на английский
184 параллельный перевод
- İsmi Sandrine Vonnier.
- Her name's Sandrine Vonnier.
Ben Sandrine Vonnier.
I'm Sandrine Vonnier.
Ona Sandrine diyebilirsin.
You can call her Sandrine.
Sandrine'ye etrafı göstereyim.
I'm showing Sandrine around.
Benimle Sandrine hakkında da konuştular.
They spoke to me about Sandrine. Too.
Bayan Sandrine Ekar lütfen giriş kapısındaki resepsiyon masasına gelir misiniz? ..
Miss Sandrine Ekar, please come to the reception desk at gate...
Hayır, ben sadece Sandrine ile oynamak istedim.
No, I just wanted to play with Sandrine.
Evet, ve belki de Tom Terrific sana, bu masanın doğuya doğru biraz yatık olduğunu söylemedi.
Yeah, and maybe Tom Terrific over here forgot to tell you that Sandrine's table rolls a little to the "east."
Sandrine, bu benim arkadaşım, Harry Kim.
Sandrine, this is my friend, Harry Kim.
Sandrine, buranın sahibi.
Sandrine owns the place.
Herkes senin ısırıklarını bilir, Sandrine.
Everyone knows about your bite, Sandrine.
Marsilya'daki Sandrine'nin masası dünyadaki kendi yüzyılına ait en hileli olanı.
The table at Sandrine's at Marseilles has attracted the world's greatest hustlers throughout the centuries.
Sandrine'den gansterlerle isyan mı başlatayım?
lead a revolt with the gang from Sandrine's?
kuzu rostosu yanında da pilav ve bir 2296 Chateau Lafite Rothschild. Sandrine'in gerçek yerinde.
Uh... um... crown roast of lamb with, uh... a bed of wild rice and a 2296 Chateau Lafite RothschiId... at the real Sandrine's.
Peki ala, seni bir atış alanında bulacağımı bekliyordum, Seska ile değil.
well, I expected to find you shooting pool at Sandrine's, not hanging out with Seska.
Annem "Sessiz ol!" diyecek, "Sandrine uyuyor."
She'll say, "Hush! Sandrine's sleeping."
- Sandrine Val'ı görmeye geldim.
- I've come to see Sandrine Val.
Selam, Sandrine.
Hello, Sandrine.
Sandrine'i ziyarete gittim hastaneye...
I visited Sandrine at the hospital.
Sandrine'i ilk ziyaret edişim.
First visit to Sandrine.
Ya Sandrine?
And Sandrine?
Sandrine, o durumdayken buraya asla geri dönemeyecek.
Sandrine, you know... in her state... she'll never come back to live here.
Affedersiniz, Sandrine Val nerede?
Excuse me, where's Sandrine Val?
Sandrine çok daha iyi şimdi.
Sandrine's much better.
Sandrine iyileşiyor, yaşayacak.
Sandrine is getting better, she's going to live.
Chez Sandrine.
Chez Sandrine.
Görünüşe göre Sandrine yeniden işletmeye açılmış.
Looks like Sandrine's is under new management.
Sandrine'ye rahatlacı bir şeyler içmeye neden geri dönmüyoruz.
Can't we go back to Sandrine's for a refreshing glass of.
Sandrine'in bir arkadaşının evinde.
Ata friend of Sandrine's.
Ve güzel oyuncu Sandrine Bonnaire.
And the splendid actress Sandrine Bonnaire.
Benim adım Sandrine.
My name is Sandrine.
Sen, Sandrine, sen özgürsün.
You, Sandrine, you're free.
Sandrine.
Sandrine.
- Sandrine orada mı?
Is Sandrine there?
Sandrine...
Sandrine...
- Bayan Sandrine Tessier?
Miss Sandrine Tessier? - Yes.
- Merhaba Sandrine.
- Hello, Sandrine.
Size Sandrine'in terfini bildiriyorum.
I announce to you the promotion of Sandrine.
Sandrine?
Sandrine?
- Merhaba Sandrine.
Hello, Sandrine.
Sandrine, tüm çalışanları tanıyorum.
Sandrine, I know all the employees.
Miss Sandrine Tessier... Elinizi geçici bir anlaşma için istemek benim için onurdur.
Miss Sandrine Tessier... it's my honour to ask for your hand... for a temporary commitment.
Evet Sandrine, oyununu kabul ediyor musun?
And, Sandrine, do you accept my game?
Kendine iyi bak Sandrine.
Take good care of yourself, Sandrine.
Sandrine sen de.
Sandrine, you too.
Sandrine onun arkasında dur.
Sandrine, stand against her back.
Sandrine, Iütfen şey diye düşünme -
Sandrine, please don't think I- -
Sandrine!
Sandrine!
Sandrine çok gerçekti.
Sandrine was very real.
İşi bırakabilirsiniz, Sandrine. Sipariş iptal edildi.
They canceled the order.
Adım Sandrine.
My name is Sandrine.