Satô перевод на английский
1,041 параллельный перевод
Şato'daki görevliler.
Officials at the Castle
Şato'da onlardan hiç bahsedilmedi.
There was no mention of them at the Castle
Şato'ya dönmektense ölmeyi yeğlerim.
I would rather die than return to the Castle
Babam Şato'ya dönmek istiyor.
My father wants me to return to the Castle
Emekli olmama rağmen hâlâ Şato'ya girmeme izin veriliyor.
Although I have retired, I am still allowed to visit the Castle
Birkaç gün içinde Şato'ya dönmekten bahsetti.
She has spoken of returning to the Castle in a few days...
Bay Sato, şoför ve polis memuru hâlâ kayıp.
Mr. Sato, the driver and Officer Hiramoto are still missing.
Ben de istiyorum, ama kocam karşı.
Just talk him into it. Are you finishing Sato's jumper?
Sato-san'ın kazağını bitirdin, değil mi?
- Yes.
"Kayıp şato sahibesinin kocası" Bana köle gibi davranıyordu'dedi.
"'She treated me like a servant,'said the lumberjack, husband of the missing chatelaine.
- Şato şuanda boş.
The chateau is empty.
Şato sana kalacak.
You'll have your castle.
Şato duvarlarınızın korumasını bahşedin bize.
Give us the sanctuary of the castle walls.
Normandiya'da bir şato, Riviera'da bir villa Monte Carlo'da özel yatı olan, buraların en seçkin bekarı.
Chateau in Normandy, villa on the Riviera... private yacht in Monte Carlo. Society's most eligible bachelor.
JITSUKO YOSHI MURA KEl SATO
JITSUKO YOSHIMURA KEI SATO
Ve oraya vardığımızda kendi hayvanat bahçesi olan... güzelim bir şato..... alacağız.
And when we get there, we'll buy a darling little castle... With its own..... private zoo.
Cardiff Şato'su yıkılacak ve Blaidd Drwg Projesi yükselecek övünerek, gururla. Galler sanayisi için dev bir yapıt.
Cardiff Castle will be demolished, allowing the Blaidd Drwg Project to rise up, tall and proud, a monument to Welsh industry.
- Soylu bir aile ve soylu bir şato, - O bir asker, yakışıklıda...
A noble family, a lovely château, he's a soldier, and handsome, too...
KEl SATO, EIJI OKADA
KEl SATO, EIJI OKADA
Hey, kekeme ve sen Sato.
Hey you, Stutterer. And you, Sato.
Sato izlerini takip edebilir.
Sato can track it.
Sato!
Sato!
Yapımcı ICHIRO SATO HIDEYUKI SHIINO
Executive Producers ICHIRO SATO HIDEYUKI SHIINO
Yomoshichi Sato mu?
Yomoshichi Sato?
Merhaba, ben Yomoshichi Sato'yum.
Hello, I'm Yomoshichi Sato.
SHIGERU AMACHI MAYUMI OGAWA ve KEI SATO
SHIGERU AMACHI MAYUMI OGAWA and KEI SATO
- Kyoichi SATO Misako TOMINAGA
- Kyoichi S ATO Misako TOM I NAGA
Kei SATO Serizawa, samurai
SATO Kei Serizawa, the samurai
Şato mu?
Castle?
Haritada şato falan görünmüyor.
But there's no castle marked on the map.
Eğer bir şato olsaydı haritada gösterilirdi.
If there was a castle, it would be marked.
Bakın, orada, şato.
Look. Up there. The castle.
- Şato.
- The castle.
- Ben şato falan görmüyorum.
- I don't see no castle.
Efendim öldü ancak talimatları hala yaşıyor. Şato misafirler için her zaman hazır olmalı.
Well sir, my master is dead, but instructions were left that the castle should always be ready to receive guests.
Aynı bu şato gibi, sanki cansız gibi.
I suppose he's a bit like the castle - sort of dusty.
Köylülere göre şato diye bir şey bile yok.
As far as the villagers are concered, that castle doesn't exist.
Yapım Yardımcıları Sanezumi Fujimoto / Masayuki Sato
SANEZUMI FUJIMOTO MASAYUKI SATO, KANEHARU MINAMIZATO
Görüntü Yönetmeni Hiroshi Murai
Photography by HIROSHI MURAI Music by MASARU SATO
Hyoma Utsuki : Yuzo Kayama
YOKO NAITO, TADAO NAKAMARU KEl SATO, KO NISHIMURA
Loire Şato'sunu görmeye gideceğim de.
I'd like to see the châteaux of the Loire.
- Yoshiro AOKI Kyoichi SATO
- Yoshiro AOKI Kyoichi SATO
Bu şato, birçok heyecan verici anıyla dolu.
How about that! The chateau's full of stirring memories.
Öylesine soruyorum, yakınlarda bir şato var mı?
is there, by any chance, a castle in the district?
Yakınlarda bir şato olma ihtimali var mı?
By any chance a castle in the district?
Burada ne şato ne de yel değirmeni var, Yoyneh sözü.
On the word of Yoyneh, there`s no more a castle here than a windmill.
Gördünüz mü? Bildiğiniz şato var mı?
And a castle, anybody know a castle?
Şato da yok, yel değirmeni de.
No castle, no windmill.
Mezarlıksız bir şato, boynuzsuz bir tek boynuzlu ata benzer.
Don`t be foolish. A castle without a crypt is like a unicorn without a horn.
Buralılar Andomai Şatosuna ne der biliyor musunuz? Kanlı Şato!
You won't believe what the town's folk here call the lonely castle Andomai... the bloody castle.
Kanlı şato.
The bloody castle.