Scary перевод на английский
9,056 параллельный перевод
Gayet korkutucu küçük bir hayalet olmuşsun.
You're a scary little ghost.
Çirkin, korkunç şeyler.
Ugly, scary things.
Burası benim için çok korkunç.
This place is too scary for me.
- Korkunç Palyaço Herif ne olacak?
What about Scary Clown Dude?
Bu adam korkunç belki de karşılaştığım en korkunç adam.
This is a scary guy, like, maybe the scariest guy I've ever met.
Silahlarınızı alınca o kadar korkunç değilsiniz, değil mi?
Take away your weapons and you're not so scary, are you?
- Hem korkutucu hem etkileyici.
It's scary good.
Bu kitap eski ve ürkütücü. Bunun gibi bir şey hiç görmedim.
This book is old and scary, and I've never seen anything like it.
Korkunç şekilde garip.
Scary weird.
Pek çok insan acil servisin korkutucu bir yer olduğunu düşünür ama aslında- -
Now, for a lot of people, the emergency room can be kind of a scary place,
Korkutucu şeylerden uzak tut. Banka soygunuydu.
And keep them away from the scary stuff.
Aryan Kardeşliğine bağlı beyaz ırkçı bir hapishane çetesinin parçasıydı.
Part of a scary white supremacist prison gang tied to the Aryan brotherhood.
Dünyanın korkunç bir yer olması senin suçun değil.
It's not your fault the world's a scary place.
Bu adamın korkutucu olduğunu söylemiştin ama ben etkilenmedim.
I thought you said he was scary because I'm not impressed.
- Korkutucu geliyor kulağa.
- Sounds scary.
Kâbus ne kadar korkutucu olursa olsun sona erecek.
No matter how scary the nightmare is, it will come to an end.
– Çok korkutucu değil.
That's not that scary.
O iki çocuk için bodrum buluşma yeri ve oyun alanıydı. Neden böyle korkunç bir yer oldu peki?
The basement was the place that those two children met as well as their playroom, but why did it become a place of fear that even mere memories of it becomes scary?
Korkunç görünümlü bir adam beni bodruma sürüklüyor.
A scary looking man drags me to the basement.
Korkutucu anılarımızdan başlayarak.
Starting from our scary memories.
Vay, ne büyük bir korkutucu brontozor!
What a big scary Bronto!
Bu korkutucu.
It's scary.
Sadece cesede yaptıklarını düşündüğünüzde bile, bu adamın serbest bırakılması bana göre çok ürkütücü bir durum.
My take, this is scary, that this guy is going to be free, just based on what he did with the body, et cetera.
Aşk her zaman büyük adımlar atmayı gerektirir. Ateşten bir çukurun üzerinden atlayabilecek kadar büyük bir adım. Sonunda kalbin kırılabilir ama dünya üzerindeki en mutlu insan olabilirsin.
Love's always gonna require a huge leap of faith, a big scary leap over a hot pit of lava, and you might end up heartbroken, but you might be the happiest person on the face of the earth.
Elini çabuk tut. Çünkü haklısın. Yumurtanın içindeki dehşet verici ve çoktan serbest kaldı.
And you better act quick, because you're right... what's inside that egg is scary as hell and it's already been unleashed.
Evim korkutucu.
Home is scary.
Ürkünç birisi.
She's scary.
Daha iyi düşün, korkutucu bir şeyler bul.
Dig deep. Think of something scary.
Çok korkunç biri.
Oh, yeah. He's a scary dude.
- Ve ürkütücü.
~ And scary.
Çünkü korkunç cüceyi oynayacağımı bilseydim rolü kabul etmezdim.
Because I never would have taken the role if I'd known it was all going to be scary dwarf acting.
Bu korkunç.
That is scary.
Ninesininmiş.
That's a very weird and scary thing to say.
And I know it's scary, but that's what you need to do.
And I know it's scary, but that's what you need to do.
- Korkutucu değiller ki.
Not scary. They're funny.
Çok korkutucu.
It's so scary.
- Diğer tarafta korkunç bir şey olmalı.
It must have been scary over there in the other place.
Çok korktum.
It was really scary.
Çünkü beni korkutuyordu, tamam mı?
[Sighs] Because... he's freaking scary, okay?
Gerçekten korkunçtu.
He's really scary.
Nesinden korkuyordun?
What makes him so scary?
Yepyeni bir hayata başlıyorum.
Starting a whole new life. It's scary but...
Çok ürkütücü bir yer.
Place is scary.
Korkutucu arkadaşların varsa bulabilirsin.
Yeah, I mean, if you have, like, a really scary friend.
Hayır ama korkutucu arkadaşlarım var.
No. But I got a scary friend.
Arabadaki eşyaları indirirken yanaşıp annesiyle babası ayrı zaman geçirmeye karar verdiğinden korktuğunu söyledi.
Oh, while I was unloading the car, he snuck up on me and said that things were scary because his parents were taking some time apart.
- Geleneksel ve korkunç mu, tabii ki.
Conventional and scary? Hell yeah.
- Çok korkunç cidden.
It's really scary.
Çoğunlukla sadece acınası, korkunç ve yorucu geldi.
Mostly, it just seemed... pathetic and scary and tedious.
Çok korkutucu durmuyor.
He doesn't look very scary to me.
O kadar da korkunç değilmiş.
This isn't so scary.