Sen benimsin перевод на английский
645 параллельный перевод
Gilda, sen benimsin!
Gilda, you're mine!
Sen benimsin.
You are mine.
Parayı o alıyor ama sen benimsin!
He gets the money, but I got you!
Sen benimsin ve bana aitsin.
You're mine and you belong to me.
Sen benimsin!
You are mine!
"Sen benimsin" demek.
You are mine.
Zorba sen benimsin, benim.
Bruto, you're mine, mine...
- Ama sen benimsin zaten.
- But you're mine anyway.
En nihayetinde sen benimsin.
Nonetheless, you're mine.
Sen benimsin.
You're mine.
Kertenkele kuyrukları, domuz kulakları, salamura edilmiş tavuk taşlıkları, şimdi senin gözlerinle benimkiler birbirine dolanacak, seninkiler bozulacak, sen benimsin!
Tails of lizards, ears of swine, chicken gizzards soaked in brine, now thine eyes and mine entwine, thy will is broken, thou are mine!
Rhoda, sen benimsin dokuz ay karnımda taşıdım ve incitmelerine izin vermeyeceğim.
Rhoda, you're mine... and I carried you... and I can't let them hurt you.
Gel David, sen benimsin.
Come along, David, you're for me.
Scottie, sen benimsin artık, değil mi?
Scottie, I do have you now, don't I?
Sen benimsin değil mi?
I have you, right?
- Gel bakalım, sen benimsin.
- Come on, mother. You for me.
Kendine gel lütfen. Biliyordum bana geri döneceksin çünkü sen benimsin.
So you're coming back to me?
Sen benimsin, ben de senin.
You are mine, I am yours.
Paltonun düğmelerini ilikle. Sen benimsin.
Button up your overcoat, you belong to me.
Zafer hakkı olarak ülken, mal varlığın ve sen benimsin.
Your country, your possessions and you are mine by right of conquest.
Ama sen benimsin?
But you are mine!
Kayaya ya da çukura ne olduğu umurumda değil sen benimsin!
No matter what happens to the rock or the pit you're mine!
- Sen benimsin.
- You ´ re mine.
Sen benimsin, Etta Place.
You are mine, Etta Place.
Sen benimsin, sen benim ruhumsun.
You are me, you are my soul.
Sen benimsin!
You're mine!
Unutma sen benimsin.
Remember you're mine.
Sen benimsin, büyükanne!
You're mine, granny!
# Sen benimsin
- ♪ You're mine
Sen benimsin, duyuyor musun, sen benimsin
You're mine, you hear me, you're mine.
Sen benimsin.
- You're mine.
Aşkım, sen benimsin, seni özlüyorum, sana ihtiyacım var, seni istiyorum.
My love, you're mine, I miss you, I need you, I want you.
Sen benimsin.
I own you.
Sen benimsin George.
You're mine, George.
Sen benimsin.
You're mine. "
Sen benimsin, David Winter.
You're mine, David Winter.
Leng Yi Feng, sen benimsin
Leng Yi Feng
Sen benimsin, Frank.
I've got to have you, Frank.
Sen benimsin göt herif tamamen benim.
You're mine, asshole, all mine.
Sen benimsin. Beni öldürsen bile hala benimsin.
If you kill me, you're still mine.
Ben kazanırsam da, sen benimsin.
If I win, you're mine.
Senin gibi, Sen benimsin.
Like you, you are mine.
Sen sadece benimsin.
You're just mine. That's true.
- Sen artık benimsin.
- You're mine now.
- Sen de benimsin.
- You're for me too, boy.
Sen ise şimdi ilk defa benimsin.
Now, you for the first time are mine too.
" Benimsin madem sen,
Because you're mine
" Madem benimsin sen,
Because you're mine
Her koşulda sen zaten benimsin. Ama bunu kendi özgür iradenle kabul etmen için sana bir şans vermek istiyorum.
You're mine already, but I want you to accept me of your own free will.
Sen zaten benimsin.
You are already mine.
" Ben seninim, ve sen de benimsin.
"I am yours, and you are mine."
benimsin 41
sen beni sevmiyorsun 23
sen bilirsin 301
sen bir tanesin 30
sen benim her şeyimsin 20
sen bana aitsin 27
sen bir 32
sen benim 28
sen bir meleksin 58
sen benim karımsın 46
sen beni sevmiyorsun 23
sen bilirsin 301
sen bir tanesin 30
sen benim her şeyimsin 20
sen bana aitsin 27
sen bir 32
sen benim 28
sen bir meleksin 58
sen benim karımsın 46
sen bir pisliksin 43
sen bir dahisin 132
sen bile 69
sen bir erkeksin 31
sen biliyor musun 62
sen bir harikasın 29
sen benim kardeşimsin 32
sen bir aptalsın 74
sen benimle gel 72
sen bir kadınsın 24
sen bir dahisin 132
sen bile 69
sen bir erkeksin 31
sen biliyor musun 62
sen bir harikasın 29
sen benim kardeşimsin 32
sen bir aptalsın 74
sen benimle gel 72
sen bir kadınsın 24