Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → английский / [ S ] / Sen ne yapacaksın

Sen ne yapacaksın перевод на английский

1,509 параллельный перевод
Sen ne yapacaksın?
What are you going to do?
Peki sen ne yapacaksın?
And what are you going to do?
Sen ne yapacaksın?
And you?
- Sen ne yapacaksın?
- What'll you do?
Peki o uyanınca sen ne yapacaksın?
What will you do when she wakes up?
Sen ne yapacaksın?
What about you?
- Sen ne yapacaksın?
- And you?
Min-Jae, sen ne yapacaksın?
Min-Jae. What about you?
- Sen ne yapacaksın?
What about you?
Sen ne yapacaksın? - Her zaman yaptığım şeyi.
You know, the same thing I always do.
Peki sen ne yapacaksın, sevgilim?
So, what is it you're doing today, darling?
Ben bir şey izlemek istersem ve sen istemezsen ne yapacaksın?
And what do you do if I want to watch something and you don't?
Sen ne yapacaksın Jethro?
What about you, Jethro?
Bu Vincenzo'yu mutlu edecektir. - Ve sen ne yapacaksın?
- And what are you going to do?
Sen ne yapacaksın?
Mom, what are you gonna do?
Sen ne yapacaksın?
So why should you?
Ben kopyalarını alacağım, sen ne yapacaksın?
I'll be right by to make copies. How are you holding up?
- Ya sen ne yapacaksın?
- What about you?
Sen ne yapacaksın, Saemon-dono?
Saemon-dono?
Sen ne yapacaksın?
Wh--What are you gonna do?
Sen ne yapacaksın?
What're you gonna do?
Bakalım sen ne yapacaksın.
Okay. Let's see what you got.
Sen ne yapacaksın?
What will you do?
Sen ne yapacaksın?
What you gonna do?
Sen ne yapacaksın biliyor musun?
Well, you know what you do?
- Sen ne yapacaksın peki?
- Where are you going to set?
Sen ne yapacaksın?
Where are you off to?
Benim değiller mi? Peki, sen ne yapacaksın?
They're mine, it's easier, but you?
Sen ne yapacaksın, herkesi kel mi edeceksin?
What are you going to do, make everybody bald?
Tamam, ben mihmandar rolündeyken, tam olarak sen ne yapacaksın?
This guy could change our bottom line in one weekend. Okay. Okay.
Senin için iyi. Demek istediğim, her şey bittiğinde sen ne yapacaksın?
I mean, what are you gonna do when it's all over?
Mühürleri ne yapacaksın? Sen nasıl olur da beni yeniden doğurursun?
And you, how come you're going to give birth to me?
Oğlum hepimiz beraber gidersek çalabiliriz gemiyi. Ersin sen gemiyi ne yapacaksın?
If we all go, we can nick the boat.
- Sen ne yapacaksın?
- What about you?
Sen ne yapacaksın?
What are you gonna do?
- Sen benim oğlumsun, ben ne söylersem onu yapacaksın!
You are my son, you'll do as I say!
Ben sana bu iyiliği yaparsam, benim güzel İrlandalım sen benim için ne yapacaksın?
So if I do this for you, my scrumptious little Irishman, what're you gonna do for me?
Evet, Vern, sen tam olarak ne yapacaksın?
So, Vern, what exactly is it that you do?
Ne derler bilirsin. Hayat sana limon veriyorsa sen de limonata yapacaksın.
When life gives you lemons... you get lemon maid.
- Sen ne yapacaksın?
- What are you gonna do?
Sen ne yapacaksın?
- What are you gonna do?
Çocuklar ne mi yapacak? Yoksa sen mi ne yapacaksın?
Are you thinking about them or wondering what you should do.
- Peki ya sen ne yapacaksın?
- What about you?
Neyse Avi, sen, şimdi ne yapacaksın?
By the way Avi, what will you do now?
Peki sen ne yapacaksın?
So where are you gonna go?
Fakat, herkes gibi sen de biliyorsun ki canın ne isterse onu yapacaksın.
But, you know, everybody who knows you knows you're gonna do what you want to do.
Senden ne istediğimi doğrudan söyleyeceğim ve sen de istediğimi yapacaksın.
I'm just gonna tell you what I need, and I'm gonna expect you to deliver.
Neden? Ne yapacaksın, sen?
This bag is very forgetful.
Sen burada kalıp ne yapacaksın?
It is just the matter of one'Mangalsutra'which he didn't tie around my neck.
- Sen ne yapacaksın?
Don't worry, Father.
Ne yapacaksın fotoğrafı sen ya?
What are you going to do with the photograph?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]