Snapchat перевод на английский
116 параллельный перевод
Chatleş benimle.
Snapchat me.
Snapchat'imi * aldın mı?
You get my snapchat about it?
Instagram, Vine,... Twitter ve Snapchat'e neler yollandığına bakmak için...
I'll call Frankie, get him to look at what's been posted on Instagram,
-... Frankie'yi arayacağım.
- Vine, Twitter, Snapchat...
Şu fotoğraf olayı?
This Snapchat thing...
Snapchat uygulamasını kullanmalıydın.
- You should've used snapchat.
Ya da Snapchat?
Snapchat?
Val, dedim sana göğüslerinin resmi yok.
Val, I told you not to snapchat your boobs.
Bazı Snapchat gönderilerini geri açtık.
Unsnapped some Snapchats.
Tamam, e-postaya Snapchat'e veya Tinder'a ne dersin?
Okay, how about email? Snapchat?
Fark etmedin mi bilmem ama bu olay Facebook, Snapchat, Twitter'da her yerde.
In case you haven't noticed, it's all over facebook, snapchat, twitter.
Facebook, Twitter, Instagram, Snapchat, Tinder, günümüzde kullanılan herhangi bir uygulamayla, bir başkasına çok sayıda ulaşma imkanına sahibiz.
Facebook, Twitter, Instagram, Snapchat, Tinder, whatever app is hot today, we have too much access to one another.
Snapchat falan gibi.
Like snapchat or something.
Konuştuğumuz tek şey Robinson ikizlerinin karın kaslarını snapchat'te attığı zamandı.
Totally had to tell her that the Robinson twins snapchatted me their abs.
İnsanlar BuzzFeed, Candy Crush, anlık mesajlaşma... Twitter, Instagram ve Snapchat olmadan önce masa başında ne yapıyorlardı?
What did people do at their desks before Buzzfeed, Candy Crush, Instant Messaging, texting, sexting, tweeting,'gramming, and Snapchat?
Yarı çıplak Snapchat'ler hakkında ne demiştik?
What did we say about half-naked Snapchats?
"Burası bir işyeri." dedin ve sonrasında Snapchat'in ne olduğunu sordun sana anlatmak zorunda kaldım çünkü her zamanki gibi neyin eğlenceli olduğu hakkında hiçbir fikrin yok.
You said, "this is a place of business," and then you asked what Snapchat was, and I had to tell you because, as usual, you have no idea what anything fun is.
Seni de Snapchat'imden sildim.
And you, you're off my Snapchat.
Instagram, Snapchat, Skype.
Instagram, Snapchat, Skype.
Tinder busu, Snapchat şusu falan.
It's like Tinder this, Snapchat that.
Peter'la benim şirketime yatırım yapmak istediğinde tanıştık. Zetasphere. Her ne kadar Snapchat'ten dönüşü konusunda hayal kırıklığı yaşamış olsa da.
I met Peter when he was thinking about investing in my company, Zetasphere, although I think he was hesitant after his disappointing initial return from Snapchat.
Peter her zaman dürüst bir adamdı. Ve biliyorum ki eğer Peter bugün burada bizimle olsaydı Snapchat konusunda hayal kırıklığına uğramadığını söylerdi. Ve yanlış anladığın için seni affederdi Lev.
Peter was always an honest man, and I know that if Peter were here with us today, he would say that he was not disappointed in Snapchat, and he would forgive you, Lev, for your misunderstanding.
Ilımlı, cömert ve Snapchat konusunda hayal kırıklığına uğramayan biri.
Warm, generous, and not disappointed in Snapchat.
Kredi kartı doğrulama sistemleri, Snapchat.
Credit card verification systems, Snapchat.
Pinterest, Snapchat, getirileri yok.
Pinterest, Snapchat, no revenue.
Facebook, Instagram ve Snapchat'teler Jimmy Kimmel, sensin biliyorum dostum.
They're on Facebook, they're on Instagram, they're on Snapchat, and, Jimmy Kimmel, I know it's you, man!
Snapchat'ten hiç durmadan çıplak fotoğraf yolluyordu.
He's been trying to snapchat me nonstop since.
Snapchat'ten nefret ederim.
I hate snapchat.
- Bu arada annem Snapchat kullanıyor.
My mum is now on Snapchat, by the way. Urgh!
Tekrar bağ kurmaya çalışıyor sanırım. Ama Snapchat'i seviyor bence.
I'd like to say she's just trying to reconnect, but I actually think she likes it.
Billy Snapchat'in ne söylediği umurumda değil.
I don't care what Billy Snapchat says.
Cazgır herifin teki.
Billy Snapchat is a little bitch.
Julie'nin Facebook, Instagram, Twitter Instachat, Snapchat, A.I.M hesaplarında Rush ve Fifty Shades of Grey'den başka bir şey yok.
I hit up Julie's Facebook, Instagram, Twitter, InstaChat, Snapchat, AIM. Nothing but posts on Rush and Fifty Shades of Grey.
Eğer ben senin yaşındayken Snapchat ve Instagram olsaydı hesaplarım sonsuza dek kapatılmıştı lan.
If they had Snapchat and Instagram back when I was your age, shit, I would have been put on a lifetime ban.
Facebook, Instagram, Snapchat... ve bütün bilinenler.
Facebook, Instagram, snapchat... all the usuals.
Bu snapchat'çi moronların arasında teselli bulacağımı umarak yanılmışım.
I was a fool to think I'd find solace amongst these moronic, Snapchatting, gap-yearing...
Bunu ona Snapchat'ten mesajlaşırken mi söyledin?
Did you tell him that while you were on Snapchat together?
Twitter, Snapchat, Reddit.
Twitter, Snapchat, Reddit.
Kamerayı göt çatalıma koyup çektiğim müstehcen fotolarımı Snapchat'ten yolladım.
I Snapchatted Matt Gackerack a Kodak of my ass crack!
Sanırım bu günlerde Snapchat kullanıyorlar.
I think they Snapchat these days.
Snapchat'ime girme.
Don't go on my Snapchat.
Gizli kamera kayıtları, güvenlik kamerası görüntüleri ATM kameraları, Snapchat kayıtları bombalama sabahı Alex'in dairesinin olduğu semtteki her şeyi topluyorum.
I'm grabbing CCTV footage, security cams, ATM cams, Snapchats, anything in the vicinity of Alex's apartment the morning of the bombing.
Lauren'i SnapChat'ten takip etmeye başladım.
Started following Lauren on Snapchat.
Sahte bir Snapchat hesabı oluşturup benimle alay etmek için kullandı.
She created a fake Snapchat account and used it to make fun of me.
Oradan Instagram, Snapchat hesabını bulup hemen hemen tüm hareketlerini takip etmek kolaydı.
From there, it was easy to find him on Instagram, Snapchat and pretty much track his every movement.
Çok eğlencelisin, Snapchat'i sever misin?
You're funny. Do you ever, like, Snapchat?
Beşinci kattaki Raj, Snapchat'ledi.
Raj on five sent a Snapchat.
Snapchat'ımı ekle :
Add my Snapchat :
Snapchat'ta mısın?
You on Snapchat?
like, how did you snapchat?
Like, how did you Snapchat?
Snapchat'te de var mısın?
Are you on Snapchat?