Susamadım перевод на английский
209 параллельный перевод
- Susamadım. - Ben susadım.
- I'm not thirsty.
- Susamadım, yorgunum.
I'm tired.
Olmaz. Susamadım, yoruldum.
I'm not thirsty, I'm tired.
- Teşekkür ederim, susamadım.
- Thank you, I'm not thirsty.
- Susamadım.
- I'm not thirsty.
Susamadım.
I'm not exactly thirsty.
Susamadım.
I quenched my thirst.
Yok, pek susamadım.
No, not very.
Çok susamadım ama bir nar şurubu ve süt alabilirim.
I'm really not thirsty. Just a milk and grenadine.
Cookie, ben susamadım. Yorgunum.
Cookie, I am not thirsty.
Umurumda değil, susamadım.
We don't care, we're not thirsty.
Hayır, ama aslında susamadım.
No, but I'm not thirsty actually.
- Sonra düşünürüm, şu an susamadım. - Tamam.
- Coming to think of it, I'm not thirsty.
Susamadım.
I'm not thirsty.
- Susamadım.
I'm not thirsty.
- Susamadım, acıkmadım.
- I'm not thirsty, hungry.
Aslında ben susamadım.
Personally, I'm not thirsty.
- Ama hiç susamadım.
- But I'm not thirsty at all.
- Hayır, susamadım.
- No, I'm not thirstty.
Canıma susamadım... ayrıca para ve güçlede ilgilenmiyorum
I want to live... and I take no interest in money and power
Çok teşekkürler Sör Humphrey, şimdilik çok susamadım.
Oh, thank you, Sir Humphrey, so long as I'm not too long.
Susamadım!
I'm not thirsty!
- Hayır, susamadım.
No, no quiero agua. Okay.
Hayır, susamadım.
- No, I'm not thirsty. - OK.
Susamadım ki.
I'm not thirsty.
Susamadım.
I ain't thirsty.
Biliyorum, Max, Cidden susamadım.
You know, Max, I'm really not that thirsty.
Ben susamadım mı sanıyorsun?
Don't you think I'm thirsty too?
Bir şeye susamadım.
I'm not hungry for anything.
Oturmaktan yoruldum ve susamadım.
I'm tired of sitting, and I'm not thirsty.
- Canıma susamadım ben.
I wanna live to see the future.
Hayır, susamadım.
No, I'm not thirsty.
- Canıma susamadım.
- I ain't suicidal.
Susamadın mı?
Aren't you thirsty?
Susamadın mı?
Not thirsty, are you?
Susamadın mı?
Not thirsty?
Sen içmiyor musun, susamadın mı?
Not drinking? Aren't you thirsty?
- Hiç susamadın mı, David?
- Aren't you thirsty, david?
Sen susamadın mı?
Aren't you?
" Dudakların dudaklarıma susamadı mı?
" Haven't your lips longed for my touch?
Susamadın mı? Sana yardım ettim.
Aren't you thirsty?
Gouram, susamadın mı?
Gouram, aren't you thirsty?
- Susamadın mı?
- Aren't you thirsty? - No.
Susamadın mı! İçsene hadi!
You said you were thirsty, why aren't you drinking?
Susamadın mı?
- No. Not thirsty?
Aç olmadığımız zaman yiyoruz, susamadığımız zaman su içiyoruz.
We eat when we're not hungry, drink when we're not thirsty.
Çok susamadınız mı?
Don't you feel bloody thirsty?
Bugün alkol günü, susamadın mı?
Listen, it's not a dry day. You thirsty?
- Görüştüğümüzden beri susamadın mı?
- Since when ain " t you thirsty?
Görüştüğümüzden beri susamadın mı?
Since when ain " t you thirsty?
Susamadın mı, Augistine?
Thirsty, Augustine?