Tory перевод на английский
410 параллельный перевод
Herhangi bir Tory? * Tory : İngiliz kolonistler ( Ç.N. )
Any Tories?
General Washington birçok Tory ve vahşi Kızılderili'den oluşan bir düşman ordusunun sevgili vadimize doğru yola çıktığını bildiriyor.
General Washington has advised us... that an enemy army of many Tories and savage Indians... is even now on its way to our beloved valley.
Laboratuarımda biraz... vardı.
I have some in my labora... tory.
Bir başka muhafazakar parlementer Leo Amery daha agresif tutum içindeydi. "Neden Almanya'yı bombalamıyoruz ki?"
Another Tory, Leo Amery, it complained a harder war. Because not to bomb Germany?
Muhafazakar Yüzbaşı Lindsay, rakip İşçi Partisi'nin lideriyle görüştü.
Captain Lindsay, a Tory, was to speak with the leader of the working opposition.
Ömrüm boyu muhafazakardım, ömrüm, ömrüm.
I've been a tory all my life, my life, my life.
Maldon, muhafazakar düşünce için oldukça elverişli bir yerdi.
Maldon was a very safe Tory seat.
Ve bu durumda, düş kırıklığı Sir John Wardlaw-Milne'ın, tüm silahlı kuvvetleri komuta eden, tek bir üstün kumandan olması gibi mükemmel bir fikri, açılış konuşması sırasında sunması, ile meydana gelmişti.
And in this case, the anticlimax came instantly in the opening speech by this ineffable old Tory, Sir John Wardlaw-Milne, because he made this fantastic suggestion that there should be a supreme commander of all the armed forces who should be...
Mahkemeni böyle çileden çıkaran ne yapmış olabilir?
What could possibly have thrown your court into such Tory convulsions?
Tory, burası mutfak... ve burası da benim oturduğum yer.
THIS IS THE KITCHEN. THIS IS WHERE I SIT.
Oh selam anne, bu Tory Beckwith.
HI - THIS IS TORY BECKWITH.
Oh evet. Tory bu benim kız kardeşim.
THIS IS MY SISTER.
Tory'yle eve gelirken yolda bahçenden bahsettim.
I WAS WALKING TORY HOME TELLING HER ABOUT YOUR GARDEN.
Tory neden bahçeye gidip biz göz atmıyoruz.
TORY, LET'S TAKE A LOOK.
Adı Tory Beckwith.
HER NAME IS TORY BECKWITH.
Oylarınız Pestell'e, Tory'ler dışarı.
Vote Pestell and keep the Tories out.
Bahse girerim, annen geçen yıl muhafazakârlara oy vermiştir.
I bet your mum did vote Tory last year.
Muhafazakâr!
Tory!
Muhafazakârların liderlik yarışı resmi olarak başladı.
The contest for the Tory leadership is now officially on.
Birçok dostun var ama hiçbiri Muhafazakâr kabineden değil.
You've got lots of friends, but none in the Tory cabinet.
Hiçbir Muhafazakâr milletvekili sosyal vicdanıyla oy verdiğini söylemek istemez.
No Tory MP wants to tell the local sharks he voted with his social conscience.
Böyle bir hayatı paranın alacağını mı sanıyorsun?
Tory, honey... You really think money's all you need to get by in this life? Huh?
Pekâlâ, Tory...
- Right. - Okay. Tory?
Biraz cılız görünüyorsun.
You know, Tory, you look a little skinny.
- Tory, hayır!
- Nathan!
Tory, sence o şey bir Leprikan mıydı?
Tory, did that thing look like a leprechaun to you?
Ben Tory Reding, O'Grady çiftliğinden arıyorum.
This is Tory Redding. I'm calling from the O'Grady farm.
Tory adında bir bayandan. Acil durummuş.
A female, name of Tory Redding, called in an emergency.
Kulağım çok acıyor Tory.
My ear sure hurts, Tory.
Tory, çığlıklarını duyduk!
Tory. We heard your screams.
- Sen Muhafazakar Partili misin?
You're not a Tory, are you?
Tory suratlı o ahmağın, bizim evde içki olmadığını söylemesini istemem.
I'm not having that Tory-faced pillock saying he never got a drink in my house.
- Timothy!
[Tory] : Timothy!
- Kimse panik yapmasın.
Marcus! [Tory] : Don't panic, everyone.
Eğer vakıftan para gelirse iyi durumda olabiliriz.
If the foundation money comes through, we might be all right. [Tory] : We might be able to squeeze by.
Büyü artık Tory.
- Oh, grow up, Tory.
- Ve Tanrı, Muhafazakar Parti'yi yarattı.
- And lo, God created the Tory party.
Tory, Mac Parker.
Troy, Mac Parker.
Dünya Ta rihi.
World His tory.
Muhafazakar Parti hep bizim partimiz olmuştur.
The Tory party has always been our party.
Muhafazakarların günleri sayılı olabilir ama hâlâ son bir kurtuluşları olduğunu düşünüyorum.
Tory days may be numbered, but I fancy there yet remains... one last hope of deliverance.
Tory elinde buketiyle bekliyor. Haydi bekar kızlar.
We have Tory with her bouquet.
Torry Pines'ten Tommy Fritz'i dinledik.
Tommy Fresc from Tory Pines, he could be our winner.
Tory M.P.'nin dünkü konuşmasında,
In a speech to Tory M.P.'s yesterday,
- en.
- Tory.
Patrick muhafazakârdır.
- What? Patrick is a Tory.
O bir Mason ve bir Tory milletvekili.
He's a freemason, and prospective Tory MP.
İyi tarafından bak Tory.
Look on the bright side, Tory.
İçeri gidin!
- Tory, no! Get back.
Hemen dönerim.
- Okay, Tory, we're clear.
Ne kadar muhafazakâr?
Susan, Susan... How Tory?