Traders перевод на английский
494 параллельный перевод
Burada bir çift melez tüccar var.
There's a couple of half-caste traders here.
Söz verdim, her kim askeri izinle yolsuzluk yaparsa cellatın ipi ile cezalandırılacaktır.
Will you promise to stop the traders? You have this promise, that any man who interferes with a military permit will make the acquaintance of the hangman.
Ve General Gage birkaç gün içinde takviyeleri gönderiyor.
- You must go, Jim. - No. Those traders will do anything to hang you.
Eğer Fort Loudoun yasadışı mallar için bir depoysa, onun komutanı bu işin içindedir.
It'll be proof that he's unlawfully conniving with traders. We'll prove we're not rebels.
Prensesinizi köle tüccarları yakaladı ve köle pazarında sattı.
Your princess was captured by slave traders and sold here in our slave market.
Köle tacirleri!
Slave traders!
- Köle tacirleri!
- Slave traders.
Mormonlar, Cleggler, dansçılar, at tüccarları.
Mormons, Cleggses, show folks, horse-traders.
Şu genç at tüccarları da Tanrı'ya yardım eder diye umuyordum.
But I was kind of wishing that them young horse-traders would give the Lord a hand.
Bizim gibi küçük tüccarlar tarih oldu, bay Fezziwig.
We small traders are all history, Mr.Fezziwig.
Senden önce burada Kızıl Derililer ve avcılar vardı.
There were trappers here and Indian traders before you.
"Sığırcı çocuklar", büyük pazarlarda hayvan tüccarları.
"Cattle boys", Cattle traders in the great Markets
Deniz girislerinde tüccarlardan vergi aliyoruz.
We tax traders at the sea gate. That's our blood.
Avrupalı Tüccarlar toplantısı ya da ona benzer bir şey.
European Traders, or something of the sort.
Yarın Avrupalı Tüccarlar yemeğine gidecek misiniz?
You going to the European Traders'luncheon tomorrow? Yes.
- Tüccarlar yemeğinde çok yeme, olur mu?
You won't overeat at the Traders'lunch?
Seriphos tüccarlarına yerleşim bölgenizden geçiş izni vermeniz.. ve vergi almamanız!
That you let the traders of Seriphos pass through your territory... without taxing them.
Ciddiyetimizi göstermek için bir kulağını keselim.
Well, any ear should do to show we're honest traders.
Ordu tüccarlarla işbirliği yapmalı.
The army has to cooperate with traders.
Bununla birlikte, gelirleri arttırmak için, vergi toplayıcıların gelirlerini ve karlarını azaltmak, onları yakından takip etmek, tüccarları hızla araştırmak, ve ödenekleri yeniden finanse etmek iyi olur.
However, to increase income, it's best to reduce the remittances and profits of tax collectors and have them closely watched, to investigate sharply the traders and to reduce and refinance allowances.
Bu tüccarın kızı için.
It's for the traders daughter.
Evet.. yanlış bir şeyler var... Böyle satıcılar altın için gezmez.. ... ve özellikle Kızılderili bölgesinde.
... pots traders don't go out looking for gold and especially not in Indian country...
Komisyoncu kısmından korkulur Ramazan efendi.
Comission traders sell their father for money.
Tüccarlar, silahlar ve viski.
Traders, guns and whiskey.
- Ama torbacılar haracı...
- But the traders pay protection...
Torbacılar haracı ödüyor ve onlardan biri vuruldu.
Traders pay protection money, and one of them got shot.
Bay Ray, torbacılar onun yerini bilmiyorlar.
Mr. Ray, the traders don't know where him is, sir.
Onu bana torbacılar getirsin istiyorsun.
I want the traders to bring him to me.
Tapınağa tüccarların girmesini kaç kez protesto ettik?
How many times have we protested that the disgrace of buy traders being allowed in the precincts of the temple?
Örgüt, çiftçilerden, aracılardan, tüccarlardan "koruma parası" adı altında topladığı haraçları kullandı.
The organization used what they called "favor money..." ... that is, underground taxes, from farmers, traders, and merchants.
Tüccarlar randevu için 10 yıldır dağlara geliyordu.
Traders been coming to the mountains for rendezvous for 10 years.
Cizvitlerin sadece tüccar olduklarını biliyor muydun?
Did you know that Jesuits are merely traders?
Bakkallar, işportacılar, tüccarlar, neredeyse açlıktan ölüyorlardı.
Shopkeepers, peddlers, traders, and almost starved in the process.
Tüccarlar taksitle ödemeyi reddediyorlar!
And the traders refuse to be paid in instalments!
Köle tacirlerine satacaklarini tahmin ediyorum.
Figured we'd be worth something to slave traders.
Simsarlar bu emirleri merkezdeki tüccarlara bildirir.
The runners hand those orders to the traders in the pits.
Onlar denizciydi, tüccardı, keşifçiydi.
We were traders, shipbuilders, explorers.
en iyi tarifle, tüccar olabilecekleri.
The best description may be traders.
Ne tarz bir tüccar?
What kind of traders?
Dünyalı tarih bilimciler, Ferengilerin, 18.ve 19. yüzyıl... Amerika'sındaki okyanus aşan Yankee tüccarlarına benzetiyor.
Scholars of Earth history liken the Ferengi to the ocean-going Yankee traders of 18th - and 19th-century America.
Galaksiyi ticaret... ve bölgesel fırsatlar için araştıran Yankee tüccarları.
Yankee traders. Who search the galaxy for mercantile and territorial opportunity.
Yankee tüccarları.
Yankee traders.
- Yankee tüccarı ne demek, açıkla!
- Explain what means Yankee traders!
Bay Fox, iyi bir broker olduğunuza eminim ama broker'larla simsarlarımız ilgileniyor.
Mr Fox, I'm sure you're a good broker, but our traders deal with the brokers.
Senet sahtekarlığı komplosu ve... Yurtiçi Ticari Ceza Kanunu ihlalinden tutuklusunuz.
You're under arrest for conspiracy to commit securities fraud, and for violating the insider Traders Sanction Act.
Biz at tüccarlarıyız.
We're horse traders.
At tüccarları olduğumuz söylemiştim.
I said we was horse traders.
Bizden önce yayılan ünümüz köle tacirleri olduğumuz.
We were preceded by reputation as colonial slave traders.
İspanya Kralı Philip için, aşçı gerekiyor.
He needs traders and sailors. Vittlers needed
Doktor Linderby, bu Bay James Sandell.
We have to try to stop traders before heading to the Red Sea. Thank you for your help.
Bunu bilemem.
Kidnapped by the slave traders.