Umberto перевод на английский
154 параллельный перевод
Umberto Domenico Ferrari.
Umberto Domenico Ferrari.
Birşey fark ettin mi, Bay Umberto?
Can you see anything, Mr. Umberto?
Üç aylık, Bay Umberto.
Three months, Mr. Umberto.
Bay Umberto.
Mr. Umberto.
Bay Umberto, hastalığınız ciddi mi?
Mr. Umberto, are you seriously ill?
Bay Umberto, ısrar etmeliydin.
Mr. Umberto, you should have insisted.
Bay Umberto, benden yemin etmemi isterseniz, edemem.
Mr. Umberto, if you asked me to swear to it, I couldn't.
Bay Umberto, çocuk beni bekliyor.
Mr. Umberto, he's waiting.
Yakında iyileşirsin, Bay Umberto.
Get well soon, Mr. Umberto.
Kendine dikkat et, Bay Umberto.
Take care of yourself, Mr. Umberto.
Bay Umberto, kek yesene.
Mr. Umberto, eat the cake.
Neyin var, Bay Umberto?
What's the matter, Mr. Umberto?
Ayrılıyor musun, Bay Umberto?
Leaving already, Mr. Umberto?
Tekrar görüşecek miyiz, Bay Umberto?
Will we meet again, Mr. Umberto?
Peki, Bay Umberto.
Yes, Mr. Umberto.
- Umberto Scognamiglio, bir pizza.
- Umberto Scognamiglio, one pizza.
Umberto köprüsündeyken Tiber'e atlayıp kayboldu.
It disappeared into the Tiber at Ponte Umberto.
Haziran ayında, Kral II. Umberto tahttan çekildi.
In June, King Umberto II left the government.
Bastığın yere dikkat et, Umberto, onları korkutuyorsun.
Watch out, Umberto! Careful with your feet. You'll scare them.
- Umberto! Saat kaç, haberin var mı?
- Umberto, why aren't you in bed?
Umberto, yatağa! - İyi geceler, bayan.
Umberto, go to bed.
Öldüreceğim bu yaşlı fahişeyi.
Umberto! You old witch.
Umberto!
Umberto!
Umberto'nun anneannesi.
- Never heard of her. - Umberto's grandmother.
Umberto'nun babası ve annesi ona çok umut bağladılar...
- Thankyou. You see, Umberto's parents have such great hopes for him.
Torunuz okula dönerse, ben bir hafta boyunca şeysiz duracağım...
Listen, if Umberto goes back to the seminary, I'll go a week without.
- Umberto, ne yapıyorsun?
What are you doing, Umberto? Where are you going?
Canımı yakıyorsun, Umberto!
Bad boy! You're hurting me, Umberto!
Umberto duydun mu?
You hear that, Umberto?
Umberto, durumu anladın, değil mi?
I've seen it. Umberto understands the situation. Don't you, boy?
Umbé!
Umberto!
- Evet, Umberto...
Yes, Umberto.
Adriano, Felice, Alessio, Ignazio, Rinaldo, Giacinto Umberto, Luca, Pitero, Donato, Oreste, Francesco, Achille, Bruno.
Adriano, Felice, Alessio, Ignazio, Rinaldo, Giacinto... Umberto, Luca, Pietro, Donato, Francesco, Achille, Bruno...
Umberto?
Umberto?
Umberto, sorun nedir, Umberto!
Umberto, what's going on, Umberto!
General Umberto Nobile İtalya'ya bir kahraman olarak döndü.
General Umberto Nobile returned a hero to Italy.
Umberto Nobile uygun bir lider miydi?
Was Umberto Nobile a fit leader?
Umberto Nobile.
Umberto Nobile.
Umberto Chessari... ona bir bakın, beyler.
Umberto Chessari... just look at him, gentlemen
Umberto, Franco... ne diyorsunuz?
Umberto, Franco... what do you say?
Umberto, buraya gel.
Umberto, come here
Umberto!
Umberto
- Umberto, Kalkıyorsun.
Umberto, get up.
- Haydi, Umberto, geç oldu.
Come on, it's late already.
- Umberto, Littorino'nun balık yağını ver. - Kes sesini, ortadan yok olsan, sersem!
Umberto, give him his cod-liver oil.
- Kaderinde çok büyük bir şey var.
Umberto, there's a great destiny here.
Umberto her zaman çalışırdı.
Don't you know?
Geceleri bile okurdu.
Umberto studied all the time.
Bayılacağım!
Umberto!
- Umberto, Umberto.
Umberto.
Umberto!
Umberto.