Uyanmadı перевод на английский
381 параллельный перевод
- Uyanmadı daha.
- He ain't awake.
- Uyanmadım zaten.
- I'm not awake.
Daha uyanmadı.
She's still asleep.
Ve bir sabah uyanmadı.
And one morning. she didn't wake up.
Amcam hala uyanmadı mı?
Isn't Uncle awake yet?
Çektiğiniz bunca acıdan uyanmadınız mı?
Awoke you not with this sore agony?
Gece boyunca uyanmadın mı veya bir ses işitmedin mi, bir kurşun sesi?
You didn't wake up during the night or hear a sound, a shot?
Bir türlü uyanmadı.
It wouldn't wake up.
- Henüz uyanmadım.
I'm not awake yet.
- Bir kez bile uyanmadım.
- Not once did I awake.
Henry, onlara uyanmadığınızı söylemiş ama uyanmanızı beklemelerinin sorun olmayacağını söylemişler.
Henry told them you weren't up, but they said they didn't mind waiting.
- Sadece bir sabah uyanmadı işte.
- Just didn't wake up one morning.
Eşin uyanmadı mı yani?
And you wife didn't wake up?
Yok, uyanmadı.
No, I didn't wake her up.
Beyefendi henüz uyanmadı!
He's not awake.
Uyanmadı.
He didn't wake up.
- Henri henüz uyanmadı mı?
- Henri has not been down yet?
- Henri uyanmadı mı hala?
- Henri has not got up?
Babanız daha uyanmadı mı?
Is your papa up yet?
Ben de ona bakıyorum, ve merakım da uyanmadı değil tabii.
I watch over him, and have been curiously content.
Herbert'in ona verdiği ilaca rağmen hâlâ uyanmadı.
Even with the drug Herbert gave her, she still hasn't woken up.
- Henüz uyanmadı.
- He's not awake yet.
Hiç uyanmadı mı?
She never woke up?
Morfin iğnesinden sonra bayan Jacqueline hiç uyanmadı mı? Hayır.
What it amounts to, then, is after you gave Miss Jacqueline the morphia, she never stirred all night.
- Hala uyanmadı mı?
- Is he up yet?
Goebbels konuştuğunda bile uyanmadı.
He didn't even wake up when Goebbels spoke.
Gidip uyanıp uyanmadığına bakacağım.
I'll go and look if she's up.
Bir zamanlar bir kedimiz vardı. Bir gün uyudu, bir daha da uyanmadı.
We had a cat once that went to sleep and never woke up.
Hata bizde, Mu güçlerin henüz uyanmadı tabii.
Pardon us. Your Mu powers haven't awakened yet.
Daha uyanmadın mı?
Aren't you woken yet?
Nitekim uyanmadı.
It did.
İçindeki zehiri dışarı tükürdü Neden hala uyanmadı?
Mother, why is he like this?
öğlene kadar uyanmadı.
He didn't wake up until noon.
Evet var eğer bu sabah Rusya'da uyanmadıysam.
You do unless I woke up in Russia this morning.
Ya da Nina halanın babam uyanmadı diye penceresine bahçe hortumunu dayayıp yatağını yüzdürdüğü Lahore'daki evi.
Or the house in Lahore... when Auntie Nina put the garden hose in Father's bedroom window...'cause he wouldn't get out of bed, and Papa's bed started to float.
- Uyuyordu, uyanmadı.
He went to sleep. He didn't wake up.
Uyanmadı.
[Continues, Indistinct]... enjoy yourselves. I shook him.
Gündüz kuşlarının uyanmadığı gece kuşlarının da uykuya daldığı bir an.
The day birds haven't risen yet and the nocturnal birds have fallen asleep.
Hâlâ rüya görüyorsun. Uyanmadın.
Don't even think about it.
Bir daha uyanmadı.
She never woke up.
Ruhu henüz uyanmadı.
His soul hasn't awakened yet.
Bu sabah hiç uyanmadım.
I never woke up this morning.
Burada şey diyor Bayan von Bulow'un uyanmadığını fark ettiğinizde, ne yaptınız?
After you realized that Mrs. von Bulow had not gotten up, what did you do?
Hiç uyanmadı.
Never got up.
Tatta uyanmadı mı?
Tatta awake yet?
Sonra bir gün yatmaya gitti ve bir daha uyanmadı.
Then he went to sleep and didn't wake up.
Uyanmadıkları için şansları varmış.
It's lucky for them they didn't wake up.
Hatta daha uyanmadım bile.
I'm not even awake.
Henüz uyanmadım.
I'm not awake yet.
Daha uyanmadı mı?
Has she woken yet?
Bende de uyanmadı.
Nor to me.