Uğrayacağım перевод на английский
759 параллельный перевод
Uygun bir zamanda tekrar uğrayacağım.
When the time is right, I will stop by again.
Uygun zamanda tekrar uğrayacağımı söylemiştim.
I told that I would stop by again when the time is right.
Ama eninde sonunda affa uğrayacağım.
But I'll get the pardon, all right- -
Ben yarın uğrayacağım.
I'll come tomorrow.
Gidip annenize Bay Iwasaki'ye uğrayacağımı söyleyin.
You go on ahead. Tell your mother I went to see Mr. Iwasaki.
Eve giderken dükkana uğrayacağımı söyle ona.
Well, tell him I'll stop by the store on the way home.
- Kuyumcuya uğrayacağım.
- Got to stop by the jeweller's.
Eğer benim doğru kişi olduğumu düşünmüyorsanız hayal kırıklığına uğrayacağım, ama tabii dava her şeyden önce gelir.
If you don't think I'm the right person... it will be disappointing, but the cause must come first.
Halalarına söyle, onlara uğrayacağım.
Tell Martha and Abby I'll be over this week.
Evet, bu öğlen Bay Colpeper'a uğrayacağım ve senin de gelmeni istiyorum.
Yes. I'm gonna call on Mr. Colpeper this afternoon, and I want you to come with me.
Diyordum ki ona, Peder, Gelecek sefer buralardan geçerken durup size uğrayacağım.
I was just saying to him, Father... the next time I come past your church
Tamam... muhakkak uğrayacağım.
Well, I'll... I'll certainly drop in.
Çocuklara Atlantic City'e uğrayacağımı söyle.
Well, tell the boys I've taken a run down to Atlantic City.
Sabahleyin Horten'lara uğrayacağım anne.
I'll go to Horten's in the morning, Mom.
Söylesenize size uğrayacağımı düşündüğünüz için mi bu sabah dışarı çıktınız?
Tell me something. Did you go out this morning because you thought I might call?
İki çıvarı uğrayacağım.
I'll drop by at 2 : 00.
Daha sonra uğrayacağım, ve hâlâ uyanık olursan küçük bir oyun çevireceğiz.
I'II look in later, and if you're still awake, we'll have a little game.
Ardından da kulübe uğrayacağım.
Then I'll stop at the club.
Gelecek perşembe Konta uğrayacağım.
I'll call on the count next Thursday.
Son kaldığı yere uğrayacağım.
I'll stop by his place later.
Ondan sonra efendime uğrayacağım.
Then I will come to my lord.
- Zamanı gelince size uğrayacağım.
- I'll come for you when it is time.
Onu arayıp, eve dönüş yolunda uğrayacağımı söyle.
Call her back. Tell her I'll stop by on my way home.
- Hayır, sadece bir uğrayacağım.
- No, just to say hello.
Wilma Lentz'e uğrayacağım.
I'm going to stop off and see Wilma Lentz.
O para gelmezse ne kadar hayal kırıklığına uğrayacağımı düşün.
Think how disappointed I'd be if you didn't get that money.
D'Angelo ararsa, öğleden sonra ofise uğrayacağımı söyle.
If D'Angelo calls, tell him I'll be at the office around noon. Bye.
Pekala, ona tekrar uğrayacağım.
All right, I'll go back to him.
Her gün işten önce uğrayacağım.
I'll come every day before work.
Harry'ye 08 : 30'a kadar ofisine uğrayacağıma söz verdim. Şimdi buradan ayrılmalıyım.
I promised Harry I'd drop by the office no later than 8 : 30, and I gotta get out of here.
Uğrayacağım yer kalmadı.
I have no more calls to make.
Evet, uğrayacağım.
Yeah, I'll be around.
Bayan Preston'a uğrayacağımıza söz verdim.
I promised Mrs Preston that we'd come over.
Biraz Minnielere uğrayacağım.
I'm up to Minnie's for a bit.
Kesinlikle uğrayacağım.
Indeed I will.
Uğrayacağım bir yer daha var.
I have one more call to make.
Esnafa uğrayacağım. Faturalar.
It's tradesmen, A few bills to pay,
Bunlar için tahsilat yapıp kurutulmuş balık için Yoshizakicho'ya uğrayacağım.
I'll collect for these and then stop by Yoshizakicho for dried fish.
Yarın saat 7 : 30'da uğrayacağım.
I'll come by tomorrow at 7 : 30.
Ives'a uğrayacağım.
Call on Ives.
Sonra kuaföre, Bitti'ye uğrayacağım.
Then the hairdresser's. Drop by Titti's.
Düşündümde, şöyle bir Kumanda Merkezine uğrayacağım...
I just thought I'd mosy over to the War Room...
Bu konuyu görüşmek için yakında uğrayacağım.
It's not convenient. I'll come to see you.
Hayır, sonuçta beni reddedecek ve ben hayal kırıklığına uğrayacağım.
No, she'll only reject me in the end... and I'll be frustrated.
Daha sonra uğrayacağım!
I'll come by later!
Profesör Schiavone gelirse, ona yeniden uğrayacağımı söyleyin.
If Professor Schiavone arrives, tell him I'll stop by again.
Önümüzdeki günlerden birinde dükkâna uğrayacağım ve biraz tel örgü alıp yayları tamir edeceğim.
I'm going down to the store one of these days... and get some chicken wire and fix these springs.
Gitmeden önce bir uğrayacağım.
I'll stop by before I leave.
İnsanlarımın şoka uğrayacağını ben de biliyorum.
I know my people will be shocked too.
Evimize daha sık uğrayacağınızı umarım.
I trust we'll still see you often at the house.
Sizi iyi ağırlamışlar mı diye bakmak için yarın uğrayacağız.
We'll be up tomorrow, see if they're treating you right.