Valium перевод на английский

Doktor S.M. bir şişe sakinleştirici içtiğini hepimiz biliyoruz.

Doctor S.M., we all know that he took a bottle of valium.

Bayan Hunter, Profesör Stewart'a iki yatıştırıcı ve sert bir bira verin.

Miss Hunter, two Valium and a barley wine for Professor Stewart.

- Valium yazdı.

- He prescribed Valium.

- Yatıştırıcı alsana?

- Why don't you take a Valium?

Yatıştırıcı.

Valium.

Yatıştırıcı almalıyım.

I need a Valium.

Size Valium yazdım.

I've prescribed you some Valium.

Valium'a ihtiyacım var.

I need some Valium.

Size reçetesiz Valium veremem.

I can't give you Valium without a prescription.

Sana Velium'u vereceğim.

I'll give you the Valium.

İşte canım, Valium'un.

Here, dear, your Valium.

Her zaman Valium almasından ve diğer şeylerden belliydi.

Well, always taking Valium, and everything else.

Ama o... Valium 5.

But that's... valium 5.

Biraz Valium verin.

One ampoule of Valium.

- Valium ister misin?

- You want a Valium?

Bir yatıştırıcıya ihtiyacım var.

I need a Valium.

Nerede şu lanet hap?

Where's the goddamn Valium?

Şimdi sana bir Valyum vermek istiyorum ve...

I want to give you a Valium and- -

Valium gibi bişey almalıyım.

Maybe I should take Valium or something.

Valium ya da Librium?

Any Valium or Librium?

Pezevenklerin 50 sente Valium sattığını biliyor muydun?

Do you know pimps sell Valium for 50 cents?

O Valium hapını alacağını sanmıyorum.

I don't think you should take Valium.

- Peki yarısı olsa?

- No. Half a Valium?

Sakinleştiricisi olan var mı?

Does anyone have a Valium?

Gerekmez, bende sakinleştirici var.

That's all right, I have some Valium.

Valium'un tedavi edemeyeceği bir şey değildi.

Nothing Valium couldn't cure.

On miligram Valium.

Ten milligrams, Valium.

Biraz Darvon aldım, beni sinirli yaptı. Sonra 40 mg. Valium aldım.

Last night I had a migraine, and so I took some Darvon, and that made me so nervous that I took 40mgs of Valium, you know.

En kötü bir Valium alırım.

Worst case I'll have to take Valium.

Ara sıra ona bir valium veriyorum, ama bu da bir çözüm değil.

Now and then I give her a valium, but that's no real solution...

Valyumlar midemde cungul cungul oynuyor.

I'm so full of valium, I rattle when I walk!

Gidip fazla Valiumu kalan birilerini bulayım.

I'II see if somebody's got a valium left for us

Mandrax.Valium bulamadım

Mandrax. I couldn't get valium

Birçok Valeron, Valium gibi şeyler lazım

AII you need is lots of VaIeron, valium and suchlike

Kaç tane Valium aldı? İki.

How many vials did he take with him?

- Bu sabah Valium aldınız mı?

- Did you take Valium this morning?

Tanıklık etmeden önce, sakinleşmeniz için üç Valium mu gerekiyor?

It takes three Valium to calm you before you testify?

Eczacı size, reçetesiz Valium verdiğine göre, başka uyuşturucu maddeleri de reçetesiz veriyor mu?

If the druggist gives you Valium without a prescription does he give you other drugs without prescription?

Mübaşir, Valium.

Bailiff, Valium.

- Bu kadar Valiumu alabilir misin? - Görecegiz.

- Can you take that many Valium?

Şimdi, Sekizdeki ilacını aldın mı?

Now, did you have your 8 : 00 Valium?

Hiçbir şey yok. İlaçlar yüzünden.

That's the Valium.

- Bana Valium lazım.

I, uh...

İstersen Valium'um var.

I got some Valium if you want.

Valium, sarı haplar, kırmızılar, Kokain öğütücü, iğneler.

Valium, yellow ones, red ones, cocaine grinder, drug needles.

Hokey topu büyüklüğünde bir Valium almalıyım.

I need a Valium the size of a hockey puck.

Sakinleştirici alması gerekirdi.

That one should have taken a Valium.

- Valium ister misin?

- Do you want a Valium?

Valium.

Valium.

- Valium'unuz.

Here's your Valium.

Hiç Valium var mı?

Do you have any valium?