Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → английский / [ W ] / Wendy

Wendy перевод на английский

4,717 параллельный перевод
Sadece Wendy'nin Yeri'nde saygı kazanmak için numara yapıyordum.
I was just pretending to get a little respect at Wendy's.
Adı Wendy.
Her name is Wendy.
Wendy Darling.
Wendy Darling.
Daha değil, Wendy.
Not yet, Wendy.
Adım Wendy.
My name's Wendy.
Wendy Darling mi?
Wendy Darling?
Gitmeden önce söyleyeyim. Belle Pan'ın adada bir tutsağının olduğunu bilmenizi istedi. Wendy adında bir kız.
Before I go, Belle wanted me to let you know that Pan has a prisoner on this island... a girl named Wendy.
Wendy'nin iyi olduğundan emin olmak istiyor.
She wants you to make sure that Wendy's okay.
Wendy'yi buldum.
I found Wendy.
Selam Wendy.
- Oh, hey, wendy.
- Uzgunum, Wendy ama beraber olacagim kadinlarla ilgili farkli kriterlerim var.
- I'm sorry, wendy, But I have a different standard when it comes to my women.
Otur Wendy.
- Uh, take a seat, wendy.
Hayir Wendy, anlasilan o ki Butters'in sevgilisinin bir hobbit oldugunu soylemissin.
- Uh, no, wendy, apparently, You called butters'girlfriend a hobbit.
Ama, ama Wendy, Kim Kardashian'in inanilmaz derecede guzel oldugu kabul edilir.
- But--but, wendy, kim kardashian Is considered to be extremely beautiful, mkay?
Hayir Wendy, Kim, her seyiyle mukemmel olabilir ama bir kadinin dis gorunusu her seyi demek degildir, tamam mi?
- No, wendy, kim might be full figured, But a woman's outward appearance isn't all that matters, mkay?
Bu dogru olabilir, Wendy, bir feminist ve kinci biri olmak arasinda cok ince bir cizgi vardir, tamam mi?
- That may be true, But there is a very fine line, wendy, Between being a feminist and being a hater, mkay?
Hayir, yapamazsin Wendy.
- Oh, no you don't, wendy.
- Selam, Wendy.
- Oh, hey, wendy.
Kabul etmelisin, Lisa Berger oldukca cekici, Wendy.
- Well, you got to admit, Lisa berger's pretty hot, wendy.
Bu pek hos olmadi, Wendy.
- That's not very nice, wendy.
Sorunun ne senin, Wendy?
- What's your problem, wendy?
Wendy, sana karsi sabirli olmaya calistim cunku her zaman iyi bir ogrenciydin, tamam mi?
- Now, wendy, I have tried to be patient with you Because you've always been a good student, mkay?
Kiskanc olmakla ilgili bir sorunun var, Wendy, tamam mi?
You have a problem being jelly, wendy, mkay?
Tamam, aslinda ben de gercekten kiskanclik okuluyla konusmuyordum, Wendy, tamam mi?
Mkay, well, I'm not actually on the phone With the jelly school, wendy, mkay? - Yes.
Wendy, yapmaya calistigim sey sadece...
- Mkay, well, wendy, I'm just trying to, uh- -
Wendy, diger kizlari incitmenin ne kadar ciddi bir durum oldugunu anlamani istiyorum.
Uh, wendy, I'm just trying to make you understand How serious it is when you lash out at other girls. - Thank you, mr.
Ve ben lideriniz, Wendy!
- And I'm your captain, wendy!
Bak, Wendy, Lisa'in adina hepimiz seviniyoruz, tamam mi?
- Look, wendy, we are all very happy for lisa, okay?
- Baksana, Wendy, senden buyuk bir iyilik isteyebilir miyim?
- Hey, wendy, could I ask you a big favor?
Wendy, niye bu kadar buyuttun ki simdi?
- Wendy, why is it such a big deal?
Wendy, hemen odama, tamam mi?
- Wendy, in my office right now, mkay!
- Bir de Wendy olmadan yapalim mi?
- Can we try this without wendy? - I agree.
Sorun yok, Wendy.
It's okay, wendy.
Aynen, kotu bir imajin var, Wendy!
- Yeah, you have a bad self image, wendy.
Dokuz yasindaki Wendy Testaburger bir savas baslatti ve yarin senatonun onunde photoshoplu fotograflarin kullanimini engellemek icin konusma yapacak.
- Nine-year-old wendy testaburger Has started a campaign, And tomorrow, will speak before the state senate
Wendy!
Wendy!
Wendy rehabilitasyon merkezine gitmeli.
Wendy's got to get herself into a rehab.
Wendy ile zorlu bir geçmişimiz var.
We have rough history, me and her.
- Wendy nasıl?
How's Wendy?
Wendy'ye yemek hazırlıyorum.
Making lunch for Wendy.
- Wendy'nin burada ne işi var?
What's Wendy doing here?
- Wendy'yi bir kere daha kontrol edeceğim ve sonra gideceğim. - Babaanne.
Grandma.
Wendy'nin mide bulantısı ilacına ihtiyacı var.
Wendy needs some antinausea scrips.
Wendy'ye üzüldüm ama eczanenin anahtarı bende yok.
I'm sorry for Wendy, but I don't have the keys to the pharmacy.
- Hoşça kal Wendy.
Bye, Wendy. Whoa.
Wendy... hazır mı?
Is, uh, Wendy almost ready?
Wendy'yi bıraktın mı?
You drop off Wendy?
Şuradaki Wendy'den ciddi elektrik alıyorum ve onu özel bir yere götürmek istiyorum.
i'm getting some pretty serious vibes from wendy over there, and i'd like to take her someplace special.
Hatta Van Aken Plaza'da pratik bile yaptım ama Wendy's'in müdürü oturma yerlerini işgal ettiğim için beni engelledi.
I even had my own practice at Van Aken Plaza before the manager of the Wendy's made me stop hogging the booth.
Evet, Wendy.
Yes, Wendy.
Wendy.
- Wendy.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]