Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → английский / [ W ] / Woolworths

Woolworths перевод на английский

29 параллельный перевод
Ben yalnız gitmeyi tercih ediyorum. Eğer Havana'ya bir kadın götürecek olsam elimi sallasam ellisi.
I choose to travel alone, but if I wish to take a doll, the supply is more than Woolworths has got beads.
Bunları Woolworths'dan aldım.
I bought these in Woolworths.
Nereden buldunuz bu peruğu?
Where did you get this wig, Woolworths?
Eğer bu Arlena'ysa bugünlerde Wollworth'dan giyiniyor olmalı!
Well, if that's Arlena, she must be being dressed by Woolworths these days.
Woolworths'a gidip metal bir komposto kasesi al.
Pop down to a Woolworths to grab yourself a metal compost bin.
Şey, eğer öyleyse bu sefer ona sonunun Woolworts'te bir tezgah arkasında olacağını söyledim, kızım.
Well, if she is, I've told her this time she'll end up behind the counter in Woolworths, my girl.
Biri Woolworths'da su gibi para akıtıyordu.
Someone was splashing out at Woolworths.
Woolworths'den alınmadıklarını görebiliyorum.
I can see they weren't bought in Woolworths.
Bir İncil satıcısı bizi dövdü ve Woolworths'den sürüldük.
And we was beat up by a bible salesman... and banished from Woolworths.
Neyse, geçen hafta onunla Woolworths'te karşılaştım. Orada çalışıyor.
Anyway, I saw him again last week in Woolworths, he works there.
Woolworths yanıyordu.
There was this Woolworth's that was burning.
- Woolworths'ten al.
- Make it Woolworth's.
Toplantidan sonra eve dönüp Woolwors'e gidecekmis.
She said she was coming into town after the rally to go to Woolworths.
Woolworss'e gidecegini söyledi, Müfettis. Oradan da eve gidecekti.
She said she'd be going to Woolworths, superintendent, and then she'd be going home.
Pamela aslinda Woolworss'e gitmeyecekti degil mi, Florence?
Pamela wasn't really going to Woolworths, was she?
Toplantida normaldi ve Woolwors'e gidecegini söylerken bana göz kirpti.
She got through the rally without turning a hair. When she said she was off to Woolworths, she just winked at me.
Woolworths'un ön camına tuğla atmış.
She put a brick through a Woolworths'front window.
Yoksa Abraham Lincoln'e abayı mı yaktın? Ya da yoksa Woolworth'te 48 saatlik indirimli kemer satışı mı var?
Abraham Lincoln is your president crush or because Woolworths is having a 48-hour girdle sale?
- Eski yün.
- Early Woolworths.
- Woolworths.
- Woolworths.
İşte bu yüzden NCAAP bizi ülke genelindeki boykota çağırıyor.
That is why the NAACP is calling for a nationwide boycott of Woolworths.
Woolworths'e doğum günü hediyemi seçmeye götürdüğü, babamın ceketinin içine bir Barbie alıp kapıdan çıkıp gittiği son yıl.
She'd taken me to Woolworth to choose my birthday present and it would have been like last year when dad just slipped a Barbie under his coat and walked right out the door with it...
- Kız faturalı film satan bir işyeri mi ki başka zaman alayım?
Another time? She ain't fucking Woolworths.
Woolworths'lar yapabiliyorsa, biz de yapabiliriz.
If Woolworths do it, so can we.
Woolworths mu?
Woolworths?
Yüzüğü kendim Woolworths'te aldım.
I bought the ring myself in Woolworths.
Yüzüğü Woolworths'te kendiniz satın almak zorundaydınız.
You had to buy the ring yourself in Woolworths.
Hatırlıyor musun, süpermarkette beraber hırsızlık yapmıştık. Sen yakalanmıştın ve benim adımı ötmüştün.
You remember shoplifting in Woolworths together and you got caught, you gave my name?
Woolworths'dan onların ilk plağını onun için gidip almıştın.
You fetched their first record for her from Woolworths.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]