Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → английский / [ Y ] / Yardley

Yardley перевод на английский

111 параллельный перевод
Ne Yardley briyantinim ne Colgate diş macunum ne de emperyalist tıraş losyonum var.
I haven't got any Yardley brilliantine, or Colgate toothpaste, or imperialist aftershave.
Teşekkürler Bay Yardley. Merhaba.
Thank you, Mr Yardley.
Canın cehenneme, Yüzbaşı Yardley.
Fuck you, Captain Yardley. Fuck you very much!
Seni kandırdım, Şef Yardley.
Skunked you, Chief Yardley.
Yardley'le beraber çalışmam.
I don't want to work with Yardley.
Sen burada ne arıyorsun, Yardley?
What are you doing here, Yardler?
Yardley adında bir adamla.
A fellow named Yardley.
Polis şefi olan Yardley mi?
Police Chief Yardler?
Bu otobüs Yardley- -
This bus for Yardley...
Yardley!
Yardley!
Çizgi ve uzunluk.
Yardley.
Harrison Flynn Willis Yardley. Tamam.
Harrison Flynn Willis Yardley.
Yardley.
Yardley.
- İyi oyun Yardley.
- Good sport, Yardley.
Yine Yardley.
And again, Yardley.
- Güzel, Yardley.
- Good, Yardley.
Harika atışlardı Yardley.
Great bowling, Yardley.
Yardley, sana güveniyorum.
Yardley, I'm depending on you.
İyi atış Yardley.
Good bowling, Yardley.
At, Yardley.
Go on, Yardley.
Kısa top at Yardley.
Dig one in. Dig one in, Yardley.
Haydi Yardley.
Come on, Yardley.
- Yardley?
- Yardley?
Harrison Flynn Willis Yardley.
Harrison Flynn Willis Yardley.
Bill Yardley, İlaç güvenliği.
Bill Yardley, Promethean Security.
Bu Yardley, Graybridge İlaç Sanayi'nin tuttuğu kiralık adam.
That's Yardley, Graybridge Pharmaceuticals'hired gun.
Yardley'in ilk eczaneye girerken Brott'u takip ettiğini biliyoruz.
We got Yardley following Brott into the first pharmacy.
Bunun yerine Yardley'i Brott'un izini sürmekle görevlendirdi.
No, instead they put Yardley on Brott's trail.
- Yardley.
It's Yardley.
Peter Yardley.
Peter Yardley.
Peter Yardley miydi?
Peter Yardley?
Hayır, o Tommy Yardley'di. Şişko olan.
- Nah, that was Tommy Yardley, stouter of the two.
Tatlım, hazır İngilteredeyken, Yardley's Lavender'den başka şeyle yatmıyorum diyeyim.
Darling, as I'm in England, let's say I sleep in nothing but Yardley's Lavender.
Pears ve Yardley'in işleri tartışma götürmez.
Well, Pears and Yardley are unassailable.
Önüzümdeki yüzyıl Pears ve Yardley'nin olacak.
Oh, it's... The next century belongs to Pears and Yardley.
Yardley'de, beni işe almak isteyen, ince işler yapan bir marangoz var ; ama kendi aracımın olması lazımmış.
There's a cabinet maker in yardley Who wants to hire me, But he said I need my own wheels.
Spencer, Yardley'deki işi başkası alacak. Beni bekleyecek değiller ya.
Spencer, that job in yardley's going to someone else.
Yarın, Yardley'de, gitmen gereken bir işin var, değil mi?
Well, you have a job to get to tomorrow.
Yardley, o bizim eve dönüş aracımız.
It's our ride home, Yardley.
Jack, Yardley Acheman'le tanış.
Jack, meet Yardley Acheman.
Yardley kıyafetleri konusunda çok hassastır. ... ve daktilosu konusunda.
Yardley's real particular about his suits and his typewriter.
- Ona nereden olduğunu söyle Yardley.
Tell him where you're from, Yardley.
Londra'nın neresindensin Yardley?
What part of London you from, Yardley?
Evet, Yardley bir yazar...
Well, Yardley's the writer- -
- Ben Yardley Acheman.
I'm Yardley Acheman.
- Yardley.
Yardley.
Bayım, bu benim yazar ortağım Bay Yardlet Acheman.
Sir, this is my writing partner, Mr. Yardley Acheman.
Bu benim ortağım, Yardley Acheman. - Fotoğraftaki halinize benziyorsunuz.
This is my associate, Yardley Acheman- - You look like your picture.
Ward ve Yardley'i de öyle.
And he was getting jealous of Ward and Yardley, too.
Jack onun neden Yardley'e bu kadar yakın hissettiğini anlayamamıştı.
Jack couldn't understand why he was so attached to that Yardley.
Bu son şansın, Yardley.
Last chance, Yardley.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]