Yatacağım перевод на английский
1,357 параллельный перевод
Yatacağımız bir oda bakacağım.
I'll look for a bedroom.
Ben iki yıl yatacağım.
I'll serve two.
- Yok, ben burada kış uykusuna yatacağım.
- No, I'm just gonna stay here and hibernate.
20 yıl hapiste yatacağım, Dr. Fowler.
I'll do 20 years, Dr. Fowler.
Güneşin altında yatacağım.
I'll stay in the sun.
Yatacağım.
I've a fucking bed to chase.
Orada yatacağım!
I'll sleep there!
Ben orada yatacağım!
I'll sleep there!
Hayır, sadece uykum geldi, yatacağım.
I'm just sleepy and I want to go to bed.
Bir hap alıp yatacağım.
Take a pill and go to bed.
Rüyaya yatacağım.
I'll go and sleep on it.
Yatacağım. Bir hapım var.
- I've got an'E'.
Yatacağım.
I'm going to bed.
Eve gidip yatacağım.
To bed.
Hamlet, benim ellerimle öldürüldün. Ama ben cennette yine ölü olarak yatacağım.
Hamlet, thou art slain by my hands, but I will lie dead again in the heavens.
- Onunla yatacağım.
- l'm gonna sleep with him.
- Sanırım yine bıçak altına yatacağım.
- Looks like I'm going under the knife again.
Sen ne yaparsın bilmiyorum ama ben güzel bir akşam uykusuna yatacağım.
I don't know about you but I could use a good night's sleep.
- 2.30 gibi yatacağım.
- I got to bed around 2.30.
Evet. kız arkadaşımla yatacağım, ve Chris Griffin'i öldüreceğim!
Yeah. I'm gonna go bang my girlfriend, and then I'm gonna kill Chris Griffin!
Gerçekten TV'de "kız arkadaşımla yatacağım" diyebiliyorlar mı?
Can they really say "bang my girlfriend" on TV?
Gidip biraz yatacağım.
I'm gonna just get some sleep.
- Ben de yatacağım.
- I'm going to bed, too.
Hüküm aldığım zaman, en az dört yıl hapis yatacağımı biliyordum.
Well, when I was sentenced, I knew I had to serve minimally four years.
Bu gece kanepede yatacağım.
I'm gonna sleep on this couch tonight.
Galiba altta ben mi yatacağım?
So I guess I'm on the bottom?
Massachusetts'e bir yolculuk yapacağım, yargılanacağım, Cedar Junction'da, Schillinger'dan uzakta müebbet yatacağım.
And I get a nice trip to Massachusetts, stand trial, serve life in Cedar Junction far from Schillinger's reach.
Hayır, yatacağım.
No. I'm going to bed.
Ben küvette yatacağım.
I'm sleeping in the bathtub.
Sanırım bu gece sonunda Eric'le yatacağım.
I think tonight I'm finally gonna sleep with Eric.
Herneyse, sanırım sonunda Eric'le yatacağım.
Anyway, I think I'm finally gonna sleep with Eric.
Bu gece sonunda Eric'le yatacağım.
Tonight I'm finally gonna sleep with Eric.
Eğer beni kanatların altına aldığın için seninle yatacağımı sanıyorsan çok yanılıyorsun. - Bir parti lideri olmanın faydalarından biri.
- A benefit of being party leader.
Ben yatacağım.
I'll turn in.
Görevini başardığında seninle yatacağım.
When the mission's accomplished, I'll go to bed with you.
Muhtemelen yatacağım.
I should probably get to bed.
Postacı Ed'i ısırdığım için bir gün içeride yatacağım.
I'm doing a one-nighter for biting Ed the mailman.
Hayır, bir bardak süt alıp, yatacağım. Tıpkı bir babaanne gibi...
No, I'll go to bed with a glass of milk, like a grandma
Yorgunum. Yatacağım.
Now, I'm tired. I'm going to sleep.
Vamboosa'da eğlendiğimde birileriyle yatacağımı bilirim, ahbap.
When I party at Wambusau, I know I'm gonna get pussy.
Seni sevdiğim için koltukta yatacağım.
I'M SLEEPING ON THE COUCH BECAUSE I LOVE YOU.
Ben gidip yatacağım. Mahzuru var mı?
I'm gonna crash, if you don't mind.
Ben yatacağım.
I'm off to bed.
Bunu takdir ediyorum ama sonuçta seninle yatacağım kesin.
Which is greatly appreciated and all, but I'm kind of a sure thing.
- Erken yatacağım.
- I'll get an earlv night.
Bundan sonra karnımın üzerine yatacağım.
I'll sleep on my stomach from now on. I'll eat fish with bones in it.
Gidip yatacağım.
I'm just gonna go pass out.
Yatacağım.
I'm gonna go to sleep.
yatacağım.
Yeah, I guess I'll...
Sanırım bende Roger'ı çağırıp, yatacağım.
I think I'll let Roger in and go to bed, too.
Sonra bir gün çocuklarımız evlenecek. Biz de onların kanepelerinde yatacağız.
Then they'll get married, we'll sleep on their couch.