Yıp перевод на английский
16,661 параллельный перевод
Onları kazıyıp içlerinden hangilerinin Frank'e yöneltileceğini bulabiliriz.
We can weed through it and work out what terms we want directly with Frank.
O şeyin ve kızının kayıp olduğunu öğrenmeden onu silah haline getirmenin yolunu bulmalıyız.
We need to weaponize that thing before Savage knows that it and his daughter are missing.
Bütün çalışanları sorgulayıp zehir için tarama yapmalıyız.
We need to interview all of his employees and do a full sweep for toxins.
Sence uyuşturucuyu taşıyıp silahı arkada bırakacak kadar aptal mıyım sahiden?
You really think I'm stupid enough to move the dope and leave the gun behind?
Pekala, Hırıltılı Ufaklık, tek yapmanı istediğimiz ekrandaki şu kadını tanıyıp tanımadığını söylemen.
Flynn : Okay, Lil Wheezy, all we need you to do is to say if you recognize that woman right there on the screen.
Kayıp delılı bulmalıyım.
Must find missing evidence.
Ayrıca Danıel ıle bırlıkte hareket etmıyorsa tek başına Jessıca'yı sarıp, taşıyıp, okyanusa atamaz.
Plus, if she's not working with Daniel, she just wouldn't be capable of wrapping up Jessica on her own, carrying her off the property, then dumping her in the ocean.
Cesedı yağla yıkayıp örtüye sarma geleneğı mı?
You mean prepping the body with oil then shrouding it with cloth?
Hastane cesedi ailelere verir, böylece yıkayıp yakma için hazırlayabilirler.
The hospital releases the body to the families so that they can wash and prepare the body for cremation.
20 yıldır kayıp olan bir çocuğun DNA'sı... aniden bir suç mahallinde ortaya çıkıyor.
DNA from a kid that's been missing for 20 years, suddenly turns up at a crime scene.
Kaplumbağa'yı yakalayıp hapis ettik.
Got Turtle locked up in the pipeline.
20 yıldır kayıp çocuğun DNA'sı ansızın bir suç mahalinde bulunuyor ve birkaç gün sonra da beş yıldır kayıp olan Gemma birden ortaya çıkıyor.
The DNA from the kid who's been missing for 20 years suddenly turns up at a crime scene, and then a few days later Gemma, who's been missing for 5 years suddenly reappears.
Cephanelik taşıyıp süngüleri bileyleyen kimdi?
Who furnished the ammunition and bayonets?
- Ksyuha'yı arayıp sana döneceğim!
I'll give Ksenia a call and let you know.
Yarın Lorna'yı arayıp kendin söyle, olur mu?
Call Lorna tomorrow and tell her, okay?
Eşim Miranda'yı bir daha göremeyeceğimden korktuğum için kendimi bu zamandan yırtıp atmak zorunda kaldım. Gitmek mi?
Left?
Ölüm korkularır olmadan bu pislikler ayaklanıp başlarındaki adamı öldürdüler ve karşılarına çıkan herkesin kanlarıyla Uzak Doğu kıyılarını kanla boyadılar.
Free from the fear of death, these pieces of shit step up, kill their master, take over, and paint the shores of the Far East with the blood of anybody who stands in their way.
Belki de Profesör Stein'la birlikte yıkıntıyı araştırıp, toprak örneklerine bakıp Savage'ın ne tür bir silah kullandığını öğrenmeye çalışmalıyız.
Maybe Professor Stein and I should survey the wreckage, analyze some soil samples, determine what kind of weaponry Savage is using.
Sen ve suçlularla dolu arkadaşların tarih boyunca yakıp yıktınız.
You and your band of rogues have run rampant throughout history.
Fakat mektupların hepsini yırtıp geri gönderdi.
But he sent the letters back all torn up.
Benny'e yaptığın iyiliği düşünüyordum da O iyilik aynı zamanda Benny'nin üzerindeki suçları kaldırıp olayı Viper'a yıkmayı da kapsıyor muydu?
You know, I've been thinking about that favor that you gave Benny. Did it also involve getting him off on the felony BE charge that put Viper in prison instead?
Robotları yakıp binaları yıkılmaktan kurtarıyorsun.
you incinerate robots and you prevent buildings from collapsing.
Keşke on yıl önce falan içeri tıkılıp annemin döktüğü parayı kurtarabilseydim.
I should've just gotten locked up, like, a decade ago, saved my mom a suitcase of cash.
Nihayet UZI'yi bulacağımız yere bırakıp, suçu Daniel Price'a yıkma fırsatını elde etmek gibi mi?
Like finally having a chance to leave the UZI where we'd find it? And incriminate Daniel Price?
- Duruşma sırasında yalan atıp Daniel'ın, siz onu tutukladığınızda itiraf ettiğini söyleyen.
The one that lied during the trial and said that Daniel confessed when y'all arrested him.
Para benim için o kadar önemli olsaydı Los Angeles Emniyeti'nden yıllar önce ayrılırdım.
And if money were that important to me, I would have left the L.A.P.D. decades ago.
- Çünkü, beni canı istediğinde terk edebilsin diye üç yıl ceza alıp ikinci hükmümü giydim sanıyorsa annen budala sürtüğün tekidir!
Because your mother's a dumb bitch if she thinks that I took three years and a second strike so that she can dump me whenever she wants!
Burada kalıp kıza göz kulak olmalıyım.
Yeah, I gotta stay and watch her.
Keşke günümüze odaklanmayı bırakıp yılları düşünmeye başlayabilseydik.
If only we can stop fixating on the days, and start thinking about the years.
Ama yine de oraya çıkıp, yönetimi temsil edeceğim ve cidden ortalığı yıkmak istiyorum.
I just am gonna be up there representing MCC and I... I really wanna knock it out of the park.
Dün gece sanki yığılıp kalacak gibiydin.
It seemed like, um you were close to collapse last night.
İçerı gırıp ellerınızı yıkayın.
Go inside and wash up.
Jessıca'yı rahatsız etmek ıstemedım ve kulübeye gıdıp uyuyakaldım.
I didn't want to disturb Jessica, so, I went to the den, fell asleep.
Bana bır ıyılık yapıp pızza söyler mısınız?
Do me a favor and order me a pizza.
Georgia'ya yürüyüş sırasında Sherman'ın birlikleri yaklaşık 500 kilometrelik yoldaki evleri, çiftlikleri ve çiftlik hayvanlarını yakıp yıkmıştı.
During his march across Georgia, Sherman's troops torched 300 miles of civilian homes, farms, and livestock.
İki yıl batıda dolaşıp servet edinmeye çalışırken Wyatt Earp sonunda kendine bir ev bulmuştu.
After years of roaming the West, looking to make his fortune,
Pekâlâ ne bildiğimi bilmiyorum. Yıllarca internet saçmalıklarını okudum. Kazara kendimi iki kez zehirledim şimdi de bir orospuyla buzlukta kısılıp kaldım.
Years reading Internet crap and accidentally poisoning myself twice, and now I'm stuck in a freezer with some bitch.
Peki ya seni bulup, sihrin gerçek olduğunu söylemesem de seni baştan çıkartıp, ruhunu yükselterek yıllar boyunca hayatını parlamasından alıkoydurtsam?
How about I find you, and I don't say magic is real, but I do seduce you, and so lift your spirits that life retains its sparkle for decades.
Hayır, çünkü zırt pırt kapağı açıp ısıyı dışarı çıkarıyorsun.
No, because you keep opening the oven and letting the heat out.
Kızım St. Vibiana İlkokulu'nda görevli. ... o yüzden gidip öğrencilere St. Joseph'in hikayesini anlatacaksınız madem, size ve moloz yığınına benzeyen arabanıza teşekkürler. Artık onlarla selamlaşıp her gün onlara rehberlik edeceksiniz.
My daughter attends St. Vibiana's Elementary, so you'll will go and tell those students the story of St. Joseph, now that, thanks to you and your car, his likeness is a pile of rubble and no longer there to greet and guide them each day.
Olivia'yı alıp Miami'ye geri dönüyorum.
I'm taking Olivia and we're going back to Miami.
Ş imdi, kapıyı açıp içeri girmeni istiyorum.
Now, I want you to open the door... and step inside.
- Doc seni yıkıp geçeceksin.
Doc, you're gonna be smashing and grabbing.
Başkan Peng tedaviyi topladı ve Çinliler için sakladı. Şimdi de virüsün mutasyon geçirmesine ve Japonya ile birlikte tüm Asya'yı kasıp kavurmasına izin veriyor.
President Peng hoarded the cure, kept it for the Chinese, and is now letting the virus mutate and burn itself across Japan and probably the rest of Asia.
30 yıl sonra bakımevinde ölmeyi beklerken geriye bakıp, kurtardığın hayatlar için gurur duyabilirsin.
Thirty years from now when you're dying in hospice care... you can look back and be proud of all the lives you saved.
Herkese göre sıradan bir adli tıp çalışanıyım, ama S.T.A.R. Labs'daki arkadaşlarımın yardımıyla, gücümü gizlice suçla savaşmak ve benim gibi meta insanları bulmak için kullanıyorum.
To the outside world, I'm an ordinary forensic scientist, but secretly, with the help of my friends at S.T.A.R. Labs, I fight crime and find other meta-humans like me.
Galen, şu ki, Tıp doktorluğuna ek olarak ben bir sanatçıyım.
The point, Dr. galen, is that, in addition to being a medical doctor, i am an artist.
Aileyi çağırıp bildiklerini öğrenmeye çalışmayacak mıyım?
Don't I bring the family in for an interview and see what they know?
Dışarıdakilere göre, sıradan bir adli tıp uzmanıyım ama gerçekte, S.T.A.R. Labs'teki dostlarımın da yardımlarıyla suçlarla savaşıp, diğer meta-insanları bulmaya çalışıyorum.
To the outside world, I'm an ordinary forensic scientist, but secretly, with the help of my friends at S.T.A.R. Labs, I fight crime and find other meta-humans like me.
Çocuğun yıllığına, Facebook hesabına bakıp sosyal medyada yüz tanıma yapacağız.
We scan the boy's yearbook, Facebook, facial recognition, social media.
Birisi onu yırtıp almış.
Someone tore them out.