Zelanda перевод на английский
688 параллельный перевод
İçinde ihtiyacım olan bu borular var. Ve bu kapları koruyor. Bunları, Yeni Zelanda'da deniz seviyesinde paketledim.
It contains this tubing which I need and it contains these containers and I packed them at sea level in New Zealand.
Wellington, Yeni Zelanda'da Leonore, doğruca laboratuvarına gidiyor.
MANNING : Back in Wellington, New Zealand, Leonore heads straight for her laboratory.
Aynı yıl, Yeni Zelanda'da bir konferansa katıldım ve konferans süresince, Yeni Zelanda'daki bazı çamur havuzlarında dolaşma şansım oldu ve onlara bakarken, kaynayan çamura bakarken aniden bu yapıları hatırladım ve " Vay canına!
That same year I went on a conference to New Zealand and during that conference I had a chance to sit around some of the mud pools in New Zealand, and when I was looking at them, while I was looking at this bubbling mud, I all of a sudden remembered these structures and said, " Wow! That's it!
İngiltere, Horn Burnu, Afrika Yeni Zelanda ve Güney Denizleri.
England to Cape Horn, Africa, New Zealand Van Diemen's Land and the great South Seas.
Taupo gölü, Yeni Zelanda.
Lake Taupo, New Zealand.
En iyi renkli alabalık avı Yeni Zelanda'daki Taupo Gölü'nde yapılır.
The best rainbow-trout fishing is found in Lake Taupo, New Zealand.
En iyi renkli alabalık avı Yeni Zelanda'daki Taupo Gölü'nde yapılır.
Now, the best rainbow-trout fishing is found in Lake Taupo, New Zealand.
Yeni Zelanda'daki Taupo Gölü civarını andırıyor.
Very much like the Lake Taupo country, New Zealand.
Oradan Kanada'ya, Ianto'ya... Ve sonra aşağı, Davy'ye Yeni Zelanda'ya.
Over here to Canada to Ianto... and down here to Davy in New Zealand.
- Beni durduramazsın Johnny! Bir saat içinde o büyücü ok ve yayıma boyun eğecek burası ile Yeni Zelanda arasındaki 3 düzine en sert birlikten bahsetmiyorum bile. - Hadi, iç şunu.
Within an hour, the Wizard will be the captive of my bow and spear, not to mention the toughest troops between here and New Zealand.
Ama çoğu ya ölü ya da Yeni Zelanda'da.
Ah, but they'll all be dead now or in New Zealand.
Kanaldan sonra, Yeni Zelanda'daki Paekakariki Kampı'na gönderildik.
After the canal, we were sent to Camp Paekakariki in New Zealand.
Yeni Zelanda'ya geleli daha iki saat oldu, millet şimdiden sır saklıyor.
I've been in New Zealand two hours and already they're clamming up on me.
Yeni Zelanda'da sıçan yok çünkü hepsini o viskiyle öldürmüşler!
New Zealand ain't got rats because they killed them all with that whiskey!
Yeni Zelanda'da ya da Timbuktu'da bile olsa...
New Zealand or Timbuktu.
Yeni Zelanda'nın savaşçıları Orta Doğu'da savaşırken cesur ülkeleri, çapadan başka bir şeyle silahlı değildi.
The fighting men of New Zealand were far away in the Middle East while their courageous country was armed with not much more than pitchforks.
Yeni Zelanda'nın güzel insanları yeşilli çocuklara bayıldı ve bizim için, aynı evdeymişiz gibiydi.
The wonderful people of New Zealand loved the kids in green and to us, well, it was almost like home.
Pat, Yeni Zelanda'dan ayrılacağız, ve bir şey bilmeni istiyorum.
Pat, we're leaving New Zealand soon, and I want you to know one thing.
Herhalde Yeni Zelanda'ya bir daha gelmezsin.
Do you suppose you'll ever come back to New Zealand?
Ufukta Yeni Zelanda görüldüğünde eski dostlukları tazelemeye can attık.
As New Zealand appeared on the horizon we eagerly anticipated renewing old friendships.
Jean'in Yeni Zelanda kızlarıyla çok ortak yönü var.
Jean has a lot in common with you New Zealand girls.
En yüksek on dağ, sonra Portekiz'in nüfusu..... Yeni Zelanda'nın yıllık ortalama yağış miktarı...
Like the 10 tallest mountains, and the population of Portugal the average annual rainfall in New Zealand- -
Auckland, Yeni Zelanda'dan bir çiftçi, bu kez kuzeydoğuya hareket eden yanmakta olan bir nesneyi rapor etti.
A farmer in Auckland, New Zealand reported the strange glowing object this time moving northeast.
Yeni Zelanda papağanı, 5 harfli bir kelime.
What's a five-letter word for New Zealand parrot?
Mutlaka beni burada ziyaret ederken kendinizi Yeni Zelanda'da tavuk çiftliğimde bulduğunuz için çok şaşırmışsınızdır.
No doubt you're very surprised to find yourself visiting me here in my poultry farm in New Zealand.
- Veya Yeni Zelanda.
- Or New Zealand.
Tabii bu büyük kara parçası Yeni Zelanda.
And of course, this large body of land is New Zealand.
Yeni Zelanda!
New Zealand!
Yeni Zelanda'da kız arkadaş yoktur.
They don't have girls Down Under.
Yeni Zelanda'ya ne olmuş?
Down under what?
Daha sonra McMurdo Sound'dan Yeni Zelanda, Christchurch'e tüm yol boyunca bir donanma uçağı ile.
Then from McMurdo Sound to Christchurch, New Zealand and all by Navy plane.
Birçok ülkenin bilimsel araştırma yeri Amerika, İngiltere, Hollanda, Şili Fransa, Avustralya, Yeni Zelanda... Antarktika bir panayır yeri gibi kalabalık.
The Antarctic is busy.
Yeni Zelanda'da bir yarışı yönetiyordum.
I'm particular about my driveway.
Görünüşe göre, annenizi öldüren adam, aylar önce Yeni Zelanda'da ölmüş... ve hem sizi hem kız kardeşinizi büyük bir miras için varis olarak seçmiş.
It seems the man who killed your mother died months ago in New Zealand and named you and your sister heirs to a decent fortune.
Eveti Yeni Zelanda'dan geliyor.
Yeah, from New Zealand.
Sanırım orada olduğum süre boyunca mensuplarının % 40'ı yurt dışından gelmeydi. Çoğu Yeni Zelanda'dan, Avustralya'dan, Kanada'dan ve diğer birçok ülkeden. Hiçbir şekilde İngiliz tabiyeti olmayanlar da dahil.
I think, by the time I was in it, about 40 % of it came from overseas, mostly from New Zealand, Australia, Canada, but also from many other countries and not all, by any means, British.
California, Meksika, Yeni Zelanda yoksa İskoç balı mı?
The Californian Orange Blossom, the Mexican, the New Zealand, or the Scottish Heather?
Şimdi Yeni Zelanda temsilcisi imzalayacak.
The representative of New Zealand will now sign.
Bu işi beceremezsen, hemen pılımızı pırtımızı toplayıp... Yeni Zelanda'ya gitsek iyi olur.
If you can't perfect it, we might just as well pack it in right away and ship out to New Zealand.
Ekselansları, bu Bay Tom Watson, Yeni Zelanda'yı temsil ediyor.
Your Highness, may I introduce Mr Tom Watson, representing New Zealand?
Bay Watson, Yeni Zelanda'dan malum.
- Mr Murchison. Mr Watson of New Zealand I believe you know.
- Göç ettik, Yeni Zelanda'ya.
Emigrated, to New Zealand.
Yeni Zelanda'ya.
To New Zealand.
Yeniz Zelanda'da 1948'de intihar etti.
In New Zealand he committed suicide in 1948.
- Yeni Zelanda'dan bir antlaşma.
- A contract from New Zealand.
- Yeni Zelanda mı?
- New Zealand?
Dedikoduların Yeni Zelanda'ya kadar ulaştığına inanabiliyor musunuz?
- The rumours are in New Zealand already.
Yeni Zelanda'da sağanak yağışlar 100 kişinin sığındığı bir dükkânı yok etti.
In New Zealand torrential rain has destroyed a store sheltering 100 people.
- Yeni Zelanda.
- New Zealand.
Yeni Zelanda tam yeri.
New Zealand, that's the place.
Tümgeneral Sör Heğri Şöveğl Avusturalya ve Yeni Zelanda Süvari Tümeni komutanı Charlie...
Charlie...