Zevk duyarım перевод на английский
219 параллельный перевод
Onur konuğumuzu sizlere sunmaktan büyük zevk duyarım,
It gives me great pleasure to present to you our guest of honor,
Zevk duyarım.
Well, I'd be delighted.
Zevk duyarım.
I shall be delighted.
- Zevk duyarım.
- I'll be delighted.
Zevk duyarım.
I'm more than willing.
Zevk duyarım Holmes, ama nereye?
I'd be delighted Holmes, but where?
Sizlere son satın aldığım şeyi göstermekten zevk duyarım.
I have the pleasure of showing you my latest purchase.
Bu nedenle, nezaketini göz önüne alarak sana olan saygı ve sevgimizin küçük bir nisanını sunmaktan zevk duyarım.
Therefore, in consideration of your kindness I take pleasure at this time in presenting you with a small token of our esteem and affection.
Kaybederken vazgeçmekten her zaman zevk duyarım.
I'm always delighted to quit when I'm losing.
- Tabi, zevk duyarım.
- Oh, no, delighted.
- Zevk duyarım.
- I should be delighted.
Daima zorunlu şeylerden zevk duyarım.
Always glad to oblige.
Buraya doktor getirdiğiniz zaman sizinle konuşmaktan zevk duyarım Teğmen, ama şimdi?
Couldn't do it without me?
Zevk duyarım.
I'd enjoy to dance.
Bundan zevk duyarım, ben de Hazine Bölümünde hizmet etmiştim.
I get quite a kick out of this. Used to be with the Treasury Department myself.
Tüm Rusya'nın İmparatoriçesi Catherine'in bu seçkin... denizcilerinin, Fransız - Rus ittifakını kutlamak amacıyla Moulin Rouge birliklerini denetlemeye geldiklerini bildirmekten zevk duyarım.
It's my pleasure to tell these fine sailors that Catherine, Empress of all the Russias, in celebration of the Franco-Russian alliance... has come to review the troops of the Moulin Rouge.
Profesör Marcus, büyük bir zevk duyarım.
OH, PROFESSOR MARCUS, I SHOULD BE DELIGHTED.
Ama öğle yemeğinde size katılmaya zevk duyarım.
But for lunch, I want you to be very jolly.
Size bildirmekten zevk duyarım ki Hukuk'taki parti başladı ve hepiniz davetlisiniz.
Yeah, it is my great pleasure to inform you that the party over in Legal has started and that you're all invited.
Adayı daha iyi öğrenince sizinle onu konuşmaktan zevk duyarım Bay Bradshaw.
When you get to know the island better, Mr. Bradshaw... I shall be glad to discuss it with you.
Oh, zevk duyarım.
Oh, I should be delighted.
- Zevk duyarım.
- I would be delighted.
Zevk duyarım, Maria.
I'm delighted, Maria.
Diyorum sana, seninle daha önce tanışmıştım, inan bana. Hiç de bile. Zevk duyarım.
I tell you, I've met you before, you must believe me not at all it'd be a pleasure...
- Madam, ben zorlukları yenmekten büyük bir zevk duyarım Hatta iyi savunma yaparlarsa.
Madame, I take the greatest pleasure in overcoming fortifications which are well defended.
- Zevk duyarım.
- With pleasure.
Size eşi bulunmaz Altı Numara'yı sunmaktan büyük bir zevk duyarım!
It is my pleasure to present to you the one and only Number Six!
- Sana eşlik etmekten zevk duyarım.
- I will be delighted to escort you.
- Zevk duyarım.
- I'd love to.
Bizimle Krala içersen, zevk duyarım.
Gladly, if you drink with us on the king.
Albaya gelecek dönem görevi için Emir Eri olarak hizmet etmekten zevk duyarım, efendim.
It will be my pleasure to serve the Colonel... as Boodle Boy for the next duty period, sir.
Onu tutuklamaktan zevk duyarım ama hangi suçtan?
I would be delighted to arrest her, yes! On what charge?
Ancak eğer faydası olacaksa, sana müstehcen bir hikaye anlatmaktan zevk duyarım.
However I'd be delighted to tell you a suggestive story, if you think that would help.
Size yardım etmekten zevk duyarım.
Love to give you a hand.
Zevk duyarım!
I'd be delighted!
Bu gladiatorler için, bunlar... ağları olanlar için, bu da Fulvia için, acaba o şimdi içerde ne yapıyor... bu da aslanlar için. - Sana yardım etmekten zevk duyarım.
That ones for the gladiators, that ones... for the ones with nets, that ones for Fulvia, I wonder what's she's doing... in there, this one for the lions.
... Bill, size Şef Oturan Boğa'yı takdim etmekten... ... zevk duyarım.
Bill, I have the distinct pleasure of presenting Chief Sitting Bull.
Şef, sizi Saygıdeğer William F. Cody... ... Bufalo Bill'e takdim etmekten zevk duyarım.
Chief, I'm pleased to present to you the Honorable William F. Cody Buffalo Bill!
Zevk duyarım.
It's my pleasure.
Gösteriden sonra onu görmekten zevk duyarım.
I'd be delighted to see it after the performance, please.
- Zevk duyarım.
- It would be a pleasure.
Aramanızdan zevk duyarım.
Always a pleasure to hearfrom you.
- Elbette, Bundan zevk duyarım.
- Certainly, I'd be delighted.
Zevk duyarım genç dostum.
Pleasant young fellow.
Bir prensesle tanışmaktan zevk duyarım.
I feel like meeting a princess.
Sizi öğle yemeğine konuk etmekten büyük zevk duyarım.
I'd love to have you for lunch.
İnsanlar kötü adamlara karşı savaşırken birbirlerine yardım etmekten zevk duyar.
people that get a kick out of helping each other fight the bad guys.
O taktirde, zevk ve onur duyarım.
Oh, in that case, I shall be delighted and honoured.
Hatta bundan zevk bile duyarım.
In fact, it will be a pleasure.
Size zevk verebilmekten mutluluk duyarım... ama bu zevk çok uzun süremeyecek
I'm happy I can give you pleasure... but your pleasure won't last long
İnan bana sana da öğretmekten büyük zevk duyarım.
I'll tell you, I would be happy to teach you how to do it.