Zil перевод на английский
2,332 параллельный перевод
Artık zil zurna olursun, değil mi?
You'll get hammered now, yeah?
Düşündüm de yemeği boş verip direkt zil zurna mı olsak acaba?
I was thinking, maybe we should skip dinner and just get wankered?
Zil çalmadıkça sorun yok.
As long as the bell doesn't ring.
- O zil sesi dışında.
- Except perhaps that ringtone.
- Zil sesi değil, hatırlatıcı o.
- It's not ringing, it's a reminder.
Aslında bir yandan bu benim için de iyi oldu, zira McDonalds'tan bir McEgg McMuffin almak için karnım zil çalıyordu.
In a way, it is a blessing because me got craving to go McDonald's and get meself McEgg McMuffin.
Zil zurna sarhoş olup bizim eve gelmiştin, sarhoşken, karıma ne dediğini hatırlıyor musun?
You were totally drunk when you came to our place, you told my wife, when you were totally drunk, remember?
- Sadece bekleyin birkaç dakika sonra şuradaki zil çalacak oyun vakti başlayacak ve rüyanızdaki kadar oynanacaksınız.
- Wait... a few minutes, that bubble, and are you dreams.
Zil zurna sarhoştun.
You know, you were totally drunk.
Bitmek bilmeyen partiler, zil zurna sarhoş olmak, gerçekliğin fişini çekmek.
endless parties, getting drunk, switching off reality.
Fare... Zil müziği olabilir aslında.
Mouse... that name does ring a bell actually.
Ön kapı açıktı ve zil filan yoktu o yüzden- -
Screen door was open and there was no doorbell, so- - Do you think I'm pretty?
- Bence zil çaldı.
- I think I heard the buzzer.
Neden o zil ipine bakıp duruyorsun?
Why do you keep staring at that bell rope?
Hayranlıkla baktığın o şahane zil ipini, henüz birkaç gün önce bir devedikeni çalısında asılı haldeyken nasıl bulduğumu anlatan sürükleyici bir hikaye.
I found that very handsome bell rope that you were admiring just hanging over a thistle bush.
Ben zil zurna sarhoşum, sen sünnetlisin " diyor.
I'm really drunk and you're circumcised. "
Zil falan çalmayacağız.
You're not gonna ring the bell.
İçki içmeye çıkardım, beş saat sonraysa zil zurna sarhoş halde ya bir pornocunun kabininde ya da bir fahişenin yanında yahut kumar başında olurdum veya aklına gelebilecek ne varsa, yaptım.
I'd go out for a drink, and five hours later, I'd be coked out of my head and in a booth in a porno shop, or I'd get a hooker, or I'd go-go gambling, or pretty much whatever you can imagine, I did.
Öğrenciler.. zil çaldı
All students, the bell has rung.
- Hayır o sadece biraz yaramaz. Bu yüzden zil sesini duyduğumda onu odaya bıraktım.
No, you see, he's just skittish you know that's why I put him in the room when I heard the doorbell.
Lütfen zil sesinden sonra mesaj bırakın.
Please leave a message at the tone.
Zil çalmadan önce birkaç dakikamız var.
There's a few more minutes before the bell rings.
Zil çalıyor.
The bell's ringing.
Zil.
The bell.
Hey, yeni bir zil sesimiz var!
Hey, we have a new ringtone!
Sikik bir zil sesi diye ben buna derim!
That's what I call a motherfucking ringtone!
Komik bir zil sesi. - Bu saçmalığa katlanamam.
- I can't stand this shit.
O zil sesi neyin nesi?
What about that ringtone?
Ayna iyi, zil de sağlam.
The mirror is good The bell is ringing.
Zil de tamam.
Bell.
Tek hatırladığım feci zil zurna olmuştum.
All I remember was being really shit-faced.
Onun adına konuşacak olursam, zil zurna sarhoştu.
Uh, in her defense, she was very drunk.
Dönerken zil çaldım.
I have pressed the bell before turning.
Şurada zil var.
Oh, there's a doorbell.
Ben matematik dersine gidiyorum. Zil çalınca seni kafeteryaya götürmem için beni sınıfta bekle.
I'm going to calculus, so wait inside the classroom after the bell rings... until I get back to walk you to lunch.
Biliyorsun kapımızda zil var.
You know, we have a doorbell.
Aynı zil sesi.
It was the same ring.
Dinneral, ben ise seni hâlâ yolun karşısındaki çocuk parkında plastik bidona vururken görüyorum. Zil olarak da çöp tenekesi kapağı kullanıyorsun.
Dinerral, I still see you sitting across the street in the play lot, half-pint you be, rat-a-tat-tatting on a plastic five-gallon, feathering a trash lid for a high-hat.
Bu akşam bir koşu Magazine Sokağına gidip son dakikada Herman'a zil kiralamak zorunda kaldım.
Tonight I had to run down to magazine street and rent a hi-hat for Herman last minute, - Come back here to find the horn section except for Tim all had other gigs. - Mm-hmm.
Kişisel bir zil sesi.
It's a personalized ringtone.
Zil zurna olacağız.
We're gonna get wankered.
Ne dediğine bakma onun, zil zurna olacağız.
Don't listen to what he says, we're gonna get wankered.
Ben hiçbir yere gitmiyorum ve zil zurna da olmuyorum.
I'm not going anywhere and you're not getting me wankered.
Zil zurna sarhoşum şu an, sizi piçler.
I'm completely wankered, you bastards.
Saplarla 11. saatin, zil zurna olmayacaksın da ne olacaksın.
11th hour with the lads, of course you were gonna get wankered.
Zil çaldığında dört hedef hareketlendi.
Four moved the moment you rang the bell.
Ama midem zil çalıyor.
But I'm fuckin'hungry right now.
- Karnım zil çalıyor.
- Starving.
- Zil zurna sarhoşsun.
You should go home.
Farklı hatlar için farklı zil tonları mı?
Different ringtones for different lines?
- Midem zil çalıyor.
- Good, we've got a great meal and some fabulous desserts, which by the way - Starving.