Ágnes перевод на английский
1,984 параллельный перевод
Lady Agnes.
Lady Agnes.
Agnes Baltsa.
Agnes Baltsa.
Agnes!
Agnes!
Hallam, Agnes bebeğe Hector adını vermek istediğini söyledi.
Hallam, Agnes tells me you intend to name this baby Hector.
Leydi Agnes bir dadı alınana kadar bunu düşünmüyor.
Lady Agnes won't discuss it till a nanny is engaged.
Agnes.
Agnes.
Bana yalvardı, Agnes.
He begged me, Agnes.
Neden menüyü Agnes düzenleyemiyor?
Why can't Agnes organise the menu?
Hallam, Whitehall'ın sana ihtiyacı var ve Agnes hamile.
Hallam, Whitehall needs you and Agnes is preoccupied.
Annem " bu Agnes'in işi,.
My mother used to say, " that's Agnes's job.
Agnes gökyüzüyle uğraşır " derdi.
Agnes is in charge of sky ".
Tanrı aşkına, Agnes!
For pity's sake, Agnes!
Agnes bana anlattı.
Agnes told me.
Bunu Agnes'e ver Küçük bir kızı olursa hoşuna gidebilir.
Give this to Agnes.
Rahibe Agnes.
Sister Agnes.
Agnes.
Agnes
Akşam yemek randevumuz var, sakın unutma.
Do not forget to Agnes, that this evening We brought them to dinner.
Hayır, Inez...
No, Agnes.
Hayır, hayır.
Usually not, since I am committed to Agnes...
Inez, hayır.
Agnes, no.
Inez, bak beni kandırabilirsin, ama Hemingway'i kandıramazsın.
Agnes, you can fool me to me, but Heminghway not.
Agnes!
Agnes... Agnes!
Dünya Savaşı'nın sonunda meşhur gangster Bugsy Siegel ünlü Fransız şarkıcı Agnes LaPlouffe'u yıkık Avrupa'nın içinden çıkarıp bir yıldız yapmak için Vegas'a getirmiş.
Bugsy Siegel plucked the great French chanteuse, Agnes LaPlouffe, from the ruins of Europe and brought her to Vegas to make her a star.
Savaş sırasında Agnes hayatının aşkını kaybetmiş, ya da öyle sanıyormuş.
During the war, Agnes had lost her life's true love- - or so she thought- - the great Ballet Russe dancer,
Ama Kuchko hayatta kalmış ve tek başına Sibirya'yı geçmiş ve 1946 yılında Vegas'ta gizlice Agnes'le bir araya gelmiş ki bu ilişkiden bir kız çocukları olmuş.
But Kuchko survived, and made his way barefoot across Siberia, and secretly reunited with Agnes in Vegas in 1946, when they had a daughter out of wedlock.
Agnes ve Kuchko'nun aşklarını Agnes'i kendi malı gibi gören Bugsy'den saklamaları gerekiyormuş.
Agnes and Kuchko had to hide their love from Bugsy, who considered Agnes his property.
Bugsy'nin şüpheleri artınca bir adamını Agnes'le Kuchko'yu izlemesi için New Mexico'ya yollamış.
As his suspicions grew, Bugsy had his henchmen follow Agnes and Kuchko to New Mexico.
Agnes!
Agnes...!
Bugsy, Agnes cinayeti için Kuchko'yu işaret etmiş ve çeteye muhbirlik ve ayak işleri yapan birini de sahte şahit olarak sunmuş.
Bugsy framed Kuchko for Agnes's murder, relying on the bogus eyewitness account of a stoolie and small-time operator for the Mob- -
Herkes Agnes cinayetinde Kuchko'nun masum olduğunu biliyormuş ama bir şekilde tezgâh kurulmuş.
Now, everybody knew Kuchko was innocent of Agnes'murder, but the fix was in.
Aslında bu Agnes LaPlouffe.
Actually, that is Agnes LaPlouffe.
Ellen, Agnes'in torunu.
Ellen is Agnes's granddaughter.
Zavallı Agnes.
Oh, poor Agnes.
Agnes'in hassas olduğunu çok iyi biliyorsun.
You know very well Agnes is delicate.
Agnes'i geçici bir süre bu şekilde harap bitap bir halde görmeniz...
I do understand that having Agnes temporarily committed...
Agnes, hayatım.
Agnes, dearest.
İyi misin, Agnes?
Are you quite all right, Agnes?
Agnes bir şeyler görüyor.
Agnes is seeing things.
İster inan ister inanma ama, Agnes bu gece de dışarı çıktı.
Believe it or not, Agnes is also out that night!
Belki de Agnes senin hayal ettiğinden daha güçlüdür.
Well, perhaps Agnes is stronger than you imagine.
Senin fikrin nedir, Agnes?
Your opinion, Agnes?
Agnes?
Agnes?
Sana yardım edeceğim, Agnes, ama yüzüme bakmamalısın.
I'm going to help you, Agnes, but you must not look at my face.
Seni izliyor olacağım, Agnes, ama bu aramızda bir sır olarak kalmalı.
I'll be watching you, Agnes, but this must be our secret.
Ev halkının Agnes'e daha fazla ilgi göstermesini istiyorum.
I suggest Agnes take more interest in the household.
Agnes, bir akıl hastanesinde yaşamını sürdüremez.
Surely Agnes would never survive an asylum.
Agnes ne zamandır böyle?
How long has Agnes been this way?
Agnes çocuğunu mu kaybetti?
Agnes lost a child?
Bu akşam bize katılmayacağından kesinlikle emin misin, Agnes?
Are you quite sure you won't join us this evening, Agnes?
Sadece Henry ve Agnes değil bütün ev halkı kontrolden çıkmış durumda.
It's not only Henry and Agnes. The entire household is out of control.
Agnes'in uşakları bana saygısızca davranıyor.
Agnes'maid treats me with open contempt,