Ölmeni istemiyorum перевод на английский
192 параллельный перевод
Senin de ölmeni istemiyorum.!
I don't want you to die!
İnan bana sevgili dostum, ölmeni istemiyorum.
Believe me, my dear fellow, I don't want you to die.
- Havasızlıktan ölmeni istemiyorum.
- I don't want you to choke to death.
Ölmeni istemiyorum.
I don't want you to die
Bak, Michael, ölmeni istemiyorum.
Look, Michael, I don't want you to get shot. I don't...
- Senin ölmeni istemiyorum.
- I don't want you to die.
Ölmeni istemiyorum.
I don't want you to die.
- Ölmeni istemiyorum.
- I don't want you to get killed.
Şimdilik ölmeni istemiyorum.
I don't want you to die now.
Senin ölmeni istemiyorum, Nebraska.
I don't want you to get killed, Nebraska.
Ama ölmeni istemiyorum.
But I want you to live.
Fakat ölmeni istemiyorum.
But I don't want you to die.
Fakat senin ölmeni istemiyorum.
And I don't want to see you dead.
Senin ölmeni istemiyorum
I don't want you to be dead.
Ölmeni istemiyorum, Kılavuz.
I don't want you dead, Pilot.
Ölmeni istemiyorum
I don't want you to die
Üzgünüm, ama bu ormanda ölmeni istemiyorum.
Sorry, but I don't want you to die in this jungle.
Ölmeni istemiyorum ama yaşıyor olmanın sorumluluğunu bana yüklemen çok gaddarca.
I don't want you to die but it is cruel to make me responsible for your living.
Burada ölmeni istemiyorum, çünkü kağıt işleri bana kalır.
I don't want you to die here... because if you die here, that'll mean I have to do all of that paperwork.
- Ölmeni istemiyorum.
- I don't want you to die.
Ben, ben senin ölmeni istemiyorum!
I... I don't want you to die!
Ama şimdi ölmeni istemiyorum.
But now I don't want you dead
Ölmeni istemiyorum Rita.
I don't want you to die, Rita.
- Bu sokaklarda ölmeni istemiyorum.
I don't want to see you die in these streets.
Ölmeni istemiyorum.
I Don't Want You To Die.
Ölmeni istemiyorum.
I don't want you to go.
Ölmeni istemiyorum.
- I don't want you to die. - [Sighs]
Ölmeni istemiyorum sadece o. Çünkü bu durumu açıklamakta zorlanabiliriz.
Well, if the simple fact that I didn't want your bloated, dead body lying out on the floor is love, then no wonder we find ourselves as we are at this very fucking moment.
Senin ölmeni istemiyorum.
Well, I don't want you to die.
Ölmeni istemiyorum, abi.
I don't want you to die, Brother.
Kitana, lütfen teklifimi kabul et. Ölmeni istemiyorum.
Kitana, please accept this offering for I do not want your death.
Ölüyorsun, ama ben ölmeni istemiyorum.
You're dying, but I don't want you to die.
Benim boş şahsî sebeplerim yüzünden ölmeni istemiyorum.
You won't die because of a hollow cause of mine!
Ama artık ölmeni istemiyorum.
But now I don't want you dead.
Benim boş kişisel nedenlerim yüzünden ölmeni istemiyorum.
You won't die because of a hollow cause of mine!
Avcı annesi olmakla gururlanmaya çalıştım ama ölmeni istemiyorum.
I have tried to march in the slayer pride parade, but... I don't want you to die.
Ölmeni istemiyorum.
I don ´ t want you to die.
İstesek de istemesek de. Ama senin ölmeni istemiyorum.
We're going to die here... whether we like it or not.
Ölmeni istemiyorum.
I was writing it for myself, all right? I don't want you to die.
Ben de senin ölmeni istemiyorum.
I don't want you to die either.
Benden önce ölmeni istemiyorum.
And I don't want you to die before I do.
Ama ölmeni istemiyorum, tendonumu kesmeni emredenin kim olduğunu söylemeden olmaz.
But I don't want you to die, at least not till you tell me who paid you to cut my tendon.
Ölmeni istemiyorum.
I do not wish you to die.
Ölmeni istemiyorum!
I don't want you to die!
Ölmeni istemiyorum baba.
I don't want you to die, Dad.
Senin ölmeni istemiyorum!
I don't want you to die!
Anne, ölmeni istemiyorum!
Mom, I don't want to die!
Bak, ölmeni istemiyorum, tamam mı?
LOOK, I DON'T WANT YOU DEAD, ALL RIGHT?
V, ölmeni istemiyorum.
V, I don't want you to die.
Sonunda ölmeni ya da hapse girmeni istemiyorum.
I just don't want to see you end up dead. Or in jail.
Ben ölünceye dek ölmeni istemiyorum.
Dude, you're my best friend.