Özlemişim перевод на английский
1,051 параллельный перевод
Bu manzarayı özlemişim.
I've missed this view.
Birincisi, bilardo oynamayı çok özlemişim.
One, I really miss shooting pool...
İnanamıyorum, seni ne çok özlemişim.
I can't believe how much I miss you.
Seni özlemişim.
I missed you.
Tanrım, seni özlemişim.
God, I missed you.
Bunu özlemişim.
I miss this.
Seni ne çok özlemişim.
I missed you.
Hastings, senin çıkarım gücünü nasıl da özlemişim!
Hastings, had never noticed in his powers of deduction.
Seni özlemişim Data!
I missed you, Data!
Seni çok özlemişim.
What was eager to see you.
Seni ne kadar özlemişim!
How much I've missed you!
Kanepemi özlemişim
I miss my couch.
Çok özlemişim seni
I miss you too much
Bunu özlemişim.
I'm missing it.
- Sizleri özlemişim.
- I have missed you.
Seni özlemişim, Nilüfer Çiçeği.
I've missed you, lotus flower.
Nilüfer Çiçeği, O köylüce olan adalet anlayışını özlemişim.
Lotus flower, I've missed your sense of peasant justice.
- Bu cennet parçasını özlemişim.
- I miss this little piece of heaven.
Nasılda özlemişim.
How I've missed you.
Bunu söyleyeceğim hiç aklıma gelmezdi ama Quark'ın yerini özlemişim.
I never thought I'd say this, but I kind of miss Quark's.
Seni ezme keyfini nasıl da özlemişim!
How I have missed the pleasure of thrashing you!
Vay, özlemişim burayı.
Wow. I sure miss all this.
Tanrım, seni çok özlemişim.
Gosh, I missed you!
Seni özlemişim, Elim.
I've missed you, Elim.
Ben de seni özlemişim, Enabran.
I've missed you, too, Enabran.
Seni özlemişim Jack.
God I miss you, Jack.
Ben de seni özlemişim Smith.
I miss you too, Smith.
Versailles'ın iğrenç kokusunu özlemişim.
I missed the stench of Versailles.
Sanırım aşkın yarattığı sorunları özlemişim.
I think I miss a lot of trouble that way.
Ben de senin birçok şeyini özlemişim.
I think I've missed a lot of you.
Çok özlemişim.
I rather miss it.
Bunu ne kadar özlemişim.
How I miss that!
Sizleri özlemişim.
Oh, I missed you kids.
Tanrım, Bermuda Şeytan Üçgeni'ni gerçekten özlemişim.
Boy, I really miss the Bermuda Triangle.
Seni nasıl da özlemişim.
How I've missed you.
Oh, seni nasıl özlemişim.
Oh, how I've missed you.
- Şu güzel gözlerdeki korkulu bakış... bunu nasıl da özlemişim.
Oh, the look of fear in those beautiful eyes... How I've missed that.
Tanrım ne kadarda özlemişim seni Lulu
God, I missed you, Lulu.
Özlemişim.
I've missed you.
Tanrım seni öpmeyi özlemişim, Sarah.
God, I missed kissing you, Sarah.
- Seni özlemişim. - Tamam.
- I missed you.
Özlemişim.
I missed that.
Canım, ne kadar özlemişim seni.
Oh, honey, how much I have missed you.
Özlemişim.
I missed him.
Yağmuru da özlemişim.
I have missed the rain as well.
Adamım, Duş almayı özlemişim.
Man, I miss having a shower.
Özlemişim bunu.
I miss this.
Ben de seni özlemişim.
I missed you too.
Sesini duymayı, gülüşünü görmeyi ne kadar özlemişim bilemezsin
You can't know how I've longed to hear your voice see your smile.
Tayland yemegini acayip ozlemisim.
I've had the biggest craving for Thai food.
Seni gerçekten özlemişim.
I really did miss you.