Aileme перевод на испанский
2,740 параллельный перевод
Aileme zarar vermeyeceğine söz verir misin?
¿ Promete que no lastimará a mi familia?
Ben senin ailene göz kulak olurum, sen de benim aileme göz kulak ol.
Yo cuido de tu familia, tú cuidas de la mía.
"Arı sokmasından bir şey olsaydı aileme olurdu. Onlardan korkmama gerek yok."
"Si mis padres podían soportar las picaduras de abeja, yo también."
Aile... Yeni ailem... Yeni aileme!
Family... "Para mi nueva familia!"
Gittiği için aileme destek olmak adına 17 yaşında çalışmak- - - İşte bu zordu.
Tener que trabajar a los 17 para mantenernos porque acababa de irse... eso fue duro.
Yaptıklarımın bir şekilde ben buradayken gelecekte aileme yardım edeceğine inanmak.
Que lo que estoy haciendo ayudará de alguna manera a mi familia en el futuro mientras yo estoy aquí en el presente.
Tek isteğim Sheldon'ı aileme göstermekti.
Sólo quería mostrarles a Sheldon a mi familia.
Benim aileme girmekle beraber gelen bir saçmalıklar dalgası var.
Hay un tsunami de mierda que viene con ser parte de mi familia
Aileme katilin o olduğunu söyledim.
Le dije a mi familia que fue él.
Ondan sonra aileme sadece iyi haberleri vermeye karar verdim.
Luego de eso, decidí solo decirle a mis padres las buenas noticias.
Aileme evleneceğimizi söylemek için yola çıkmıştık.
Íbamos en camino a decirle a mis padres acerca de la boda.
Aileme göre, denizde kaybolduktan beş yıl sonra henüz geri dönen bir kardeş ve bir oğulum.
Para mi familia, soy el hermano y el hijo que regresó a casa luego de haber estado perdido cinco años en el mar.
Aileme göre, denizde kaybolduktan beş yıl sonra henüz geri dönen bir kardeş ve bir oğulum.
Para mi familia, soy el hermano e hijo que acaba de regresar a casa luego de haber estado perdido en el mar durante cinco años.
Aileme göz kulak ol.
Cuida de mi familia.
Bana ve aileme saldırmana izin mi verdi yani?
¿ Él aprobó que fueras por mí y mi familia?
Bu yüzden de fonuma bir madde ekledi. Eğer 28'ime kadar evlenmezsem, parayı kaybederim, hepsi aileme gider.
Así que puso una cláusula que decía que si no me casaba antes de los veintiocho años, perdía el dinero, volvía a mi familia.
aileme bakabileceğim bir iş bulmayı arzu ediyordum. dersler de çoktu.
Mis ambiciones fueron, terminar la escuela. Y conseguir un trabajo con el cual podría apoyar mi familia. Estaba tratando de obtener mi título, por lo que fue una gran cantidad de trabajo en casa, mucho que estudiar.
Aileme zarar verdim.
Lastimé a mi familia.
... bana ve aileme...
-... lo que sería de mí...
- Bana ve aileme ne olur, düşündün mü?
¿... que me pasaría? y a mi familia ¿ si me atrapan?
Bir dışişleri bakanını, aileme öncelik tanımasının kendi yararına olacağına ikna etmek gerekti.
Solo digamos que cierto ministro extranjero tenía que ser convencido que poner a mi familia primero... -... era lo mejor para él.
Ve aileme bunu nasıl yaptığımı soracaklar.
Y ellos preguntarán cómo pude hacerle esto a mi familia.
Dedektif aileme karşı bir kan davası güdüyor sadece. Neden?
Ese detective tiene una venganza pendiente con mi familia.
Anlayasın diye söylüyorum aileme kendim hakkındaki gerçeği söyleyememek kimseye benden daha fazla acı vermiyor.
Y para que quede claro, no poder decirle la verdad a mi familia... no le duele a nadie más que a mí.
Sanki ölmüşüm gibi yapacağız. Ve sen de fotoğraf çekip aileme göndereceksin.
- Solo digo... que podría fingir mi muerte, y tú podrías hacerme unas fotos y mandárselas a mis padres.
Bütün gün onlara bakabilirim, fakat aileme götürmeliyim bunları.
Podría mirarlas todo el día, pero debería dárselas a la familia.
Aileme gelecek olursak onları sizin bulduğunuzdan haberim var.
De todas formas, sobre mis padres, sé que usted fue quien los encontró.
Hayır, aileme bakıyordum.
No, he estado formando una familia.
Sürekli Londra havalimanındaydım küçük aileme sürekli veda ediyordum.
Constantemente en el aeropuerto de Londres despidiéndome de mi familia.
Ve düşündüm ki, aileme bir ders vermeliydim.
Pensé en darles a mis padres una lección.
Ve aileme gönderdiğiniz çiçekler, yiyecekler ve kartlar için hepinize çok teşekkürler.
Y muchísimas gracias al resto, por todas las flores, las comidas y... las tarjetas que le enviaron a mi familia.
Bu akşamki yemekte aileme çok önemli bir haber vereceğim.
- No lo sé. Esta noche en la cena, voy a contar a mis padres la noticia más gorda de todas.
Aileme ihtiyacım var.
Necesito a mi familia.
Bu para bana ve aileme ait.
Ese dinero nos pertenece a mí y a mi familia.
Ona aileme karşı olan sevgimi çok hafife almışım dedim.
Le dije que había subestimado el amor que tengo por mi familia.
Önce... aileme söylemeliyim.
Solo que... primero tengo que decírselo a mi familia. Ahora tengo que dejarte.
Ne yaptığın ya da kim olduğunun önemi yok er ya da geç başına kötü bir şey gelir Jamil'in başına geldiği gibi Scott amcaya, kocana ve oğluna aileme olduğu gibi.
No importa lo que haces o quién eres, tarde o temprano, algo terrible va a ocurrirte... como le ha pasado a Jamil, a Tío Scott, a tu esposo e hijo, a mi familia.
Para, benim aileme çok bir şey ifade etmiyor ; ama onun için her şey demek.
El dinero significa poco para mis padres... pero significa mucho para ella.
Aileme olanların tekrar olmasına izin vermeyeceğim.
No voy a dejar que lo que le pasó a mi familia pase otra vez.
Matthew ile ne kadar şanslı olduğumuzu hep biliyordun,... şimdi ben de evime ve aileme şükrederken ona da şükrediyorum.
Tú siempre supiste lo afortunados que éramos por tener a Matthew, y ahora doy gracias por él, igual que doy gracias por mi casa y mi familia.
Zavallım, ta buralara kadar biraz para kazanıp aileme göndereyim diye gelmiş ama iki eline birden mâl oluyor.
Ese pobre tipo. Viene hasta aquí para ganar dinero para enviárselo a su familia, y le cuesta las dos manos.
Doktorların aileme söylediklerini duyuyordum.
Escuché a los doctores decirle esto a mi familia.
Aileme kendim hakkındaki gerçeği söyleyememek kimseye benden daha fazla acı vermiyor.
No ser capaz de decirle a mi familia la verdad, no hiere a nadie tanto como me hiere a mi.
Aileme askeri hizmetten bahsettim. Beni eve çağırdılar.
Le dije a mis padres que me había alistado, y dijeron que querían verme.
Evet, balomda ben de alkol aldım ama aileme çaktırmadım.
Seguro. Ya sabes, Tomé unos shots de menta en mi balide de graduación, pero se lo oculté a mis padres y eché a mi novio antes de que se despertasen.
Ben sadece aileme sahip çıkmaya çalışıyorum.
Solo intento cuidar de mi familia.
Bu sokaktaki her arazinin mülkiyet hakkı aileme ait.
El dominio de todas las propiedades de esta calle pertenece a mi familia.
Aileme zarar verdi.
Hirió a mi familia.
Bırak aileme döneyim.
Déjame irme a casa con mi familia.
Aileme bir şey olma ihtimali vardı.
Podría pasarle algo a mi familia.
Git aileme merhaba de.
Ve a saludar a mi familia.