Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → испанский / [ B ] / Bekliyorum

Bekliyorum перевод на испанский

13,211 параллельный перевод
Bekliyorum.
Estoy esperando.
Gün sonuna kadar yanıtını bekliyorum.
Necesito su respuesta antes del final del día.
Hala bekliyorum.
Sigo esperando.
Hala, fırlatacağın diğer ayakkabıyı bekliyorum.
Aun así, sigo esperando que pase algo malo.
- Başbakan'ı bekliyorum.
Sí, con encontrar al Primer Ministro.
- Yorum yok. Yaptırım değil alkış bekliyorum.
- Sin comentarios, Thomas.
Burada oturup yedek kamyonun gelmesini bekliyorum.
Yo simplemente estoy aquí sentada esperando a que venga la grúa.
" Seni şahsen görmek için sabırsızlanıyorum, ama bundan önce, bunun sosyal medyanın her yerine yayıp, kendi çıkarım için kullanmanızı bekliyorum.
" No puedo esperar para verte en persona, pero antes de eso, me gustaría ver que publicaras esto en todas las redes sociales, para explotarlo para mi propio beneficio.
Aslında, bekliyorum.
En realidad, sí.
Ve yeniden başkan olmam. Hepinizin arkadaşım olup, bunu kabul etmesini bekliyorum.
Y si eso significa convocar elecciones para volver a ser presidenta, espero que todas seáis amigas mías y lo aceptéis.
Haftalardır bunu bekliyorum.
Llevo semanas esperándolo.
Ve askeri mahkemende, ifade vermeyi sabırsızlıkla bekliyorum.
Y espero testificar en su tribunal militar.
- Hayır, sadece bekliyorum.
- No, solo estoy esperando...
- İyi haberler bekliyorum.
Espero que sean buenas noticias.
- Hala cevap bekliyorum.
Pero no me has dado una respuesta.
Sadece kışın gelmesini bekliyorum evlat.
Espera hasta que llegue el invierno, hijo.
Senden tam destek bekliyorum.
Espero tu completo apoyo.
Hyperion'un pisliğini temizledikten sonra bazı sonuçlar bekliyorum.
Cuando termine de limpiar el desastre de Hyperion, espero resultados.
Sizin de orada olmanızı bekliyorum.
Esperando que ustedes estén allí.
Yarın bekliyorum sizi.
Lo espero mañana.
Özür dilemesini bekliyorum. Anlaşıldı.
Y sigo esperando a que se disculpe.
Ben bekliyorum.
Estoy esperando.
Hem restoranın yanında ilk seks sonrası dürümümüzü sabırsızlıkla bekliyorum.
No puedo esperar por nuestro primer burrito post-sexo.
Ve bu tozun içerisinde, bu sıcaklıkta bu sarsıntıda çalışmasını bekliyorum. Sonra da çiftçilik yapacağız.
Y yo pretendo que funcione aquí con este polvo y este calor con estas vibraciones... y luego llevarlo a trabajar en una granja.
Kester'ı bekliyorum.
Estoy esperando a Kester.
Bu çocuğa sarılmak için ne kadar süredir bekliyorum.
Cómo anhelaba tener a esta niña en mis brazos.
- Mike Boudreau'yu bekliyorum.
- Esperando a Mike Boudreau.
Tabi, bekliyorum.
Seguro. Espero.
Otelde bekliyorum ve orada büyük kuyumcu toplantıları, sergiler ve standlar, binlerce ve binlerce dolar değerinde altın, gümüş ve elmas vardı.
En el hotel en que me hospedaba, había una convención de joyería, Puestos y pasillos, con como miles y miles de dólares en oro, plata y diamantes.
Patentini bekliyorum.
Patente en trámite.
Bir de her günün bitmesini bekliyorum.
Y sobrevivir las filmaciones diarias.
Hazırlıklı ve profesyonel olmasını bekliyorum.
Espero que esté preparada y espero que sea profesional.
Bir açıklama bekliyorum.
Explícate.
Kontrol et, burada bekliyorum.
Mira hacia arriba. Esperare aquí.
Sabırsızlıkla bekliyorum.
Esperaré con ansias.
- Sadece patronumu bekliyorum, orada.
Estoy esperando a mi jefe que fue hacia allí.
Sizlerden onların bir araya gelmesine yardım etmenizi ve onları evinde gibi hissettirmenizi bekliyorum.
Espero que ayude en su integración y los hagan sentir como en casa.
Seni takip etmiyorum. Seni bekliyorum.
Te estoy esperando.
Aslında anlamanızı bekliyorum çünkü bu basit matematik.
Bueno, la verdad es que espero que entendáis esto. Son matemáticas básicas.
Kontrol etmek için sabırsızlıkla akşamı bekliyorum.
No puedo esperar para chequearlo esta noche.
Hala barda bekliyorum.
Estaba aún en el bar.
Michael'in ailesinden geri dönüş bekliyorum. Önce oturma planı ayarlamalarını yapacağım.
Esperando la respuesta de los padres de Michael antes de organizar la distribución de asientos.
- İki saattir bekliyorum!
- ¡ Dos horas! ¡ He esperado dos horas!
Bir ya da iki saat sürmesini bekliyorum.
Dame 3, no, 4 horas.
Eğer katılmak isterseniz, çok değişik kokularla karşılaşmayı bekliyorum.
Espero muchos olores interesantes, en caso de que quieras venir conmigo. Estoy bien.
Bir ay sonra kontrole bekliyorum.
Te veré en un mes para tu revisión postoperatoria.
Dört gözle bekliyorum.
Yo te sostengo a ella.
Biliyorum, ben de seni bekliyorum.
Lo sé, estoy listo para ti.
Tony'nin babasının sanat dolandırıcısı arkadaşından haber bekliyorum.
Bueno... Estoy esperando noticias del falsificador de arte de Senior.
Birini bekliyorum.
Solo esperando un visistante.
- Bekliyorum.
- Un momento.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]