Bir canavar перевод на испанский
5,276 параллельный перевод
Kahrolası bir canavar.
Es una puta bestia.
Seninle tanıştığım anda bir canavar olduğunu anlamalıydım.
Debí haberlo sabido en el momento que te conocí que... eres un monstruo.
Sevdiği herkese onun aslında nasıl bir canavar olduğunu anlatacaktım.
Le contaría a todos los que amó, qué clase de monstruo en verdad era.
- Babası bir canavar olsa bile mi?
¿ Incluso si es un monstruo?
Isı ve hareketin birlikteliğinden bir canavar ortaya çıkar.
este matrimonio de calor y el movimiento engendra un monstruo.
"Hava karanlık, bir canavarın seni yeme olasılığı yüksek."
"Es de tono negro. Es probable que seas comido... por un grue".
Hepimizin içinde bir canavar vardır Clarke ve onu çıkardığımızda olacaklar için hepimiz sorumluyuz.
Todos tenemos a un monstruo dentro nuestro, Clarke. Y todos somos responsables por lo que el monstruo hace cuando lo liberamos.
| O bir canavar.
- Era un monstruo.
Nasıl bir canavar bunları yapabilir öğrenmem gerekiyordu.
Tuve que averiguar qué clase de monstruo podía hacer todo eso.
Benim bir canavar olduğumu, Daycia'yı öldürdüğümü düşünüyorsun ama yanılıyorsun.
Sé que piensa que soy una especie de monstruo, que maté a Daycia, pero se equivoca.
Adalet Bakanlığına aday olarak gösterilen adam aslında karısını döven bir canavar ya da dikkatli olması gereken yerde dikkatli olmayan bir adam.
Un hombre que nominaría un fiscal general que pega a las mujeres... o es un monstruo... o es alguien cuya atención no está donde debe.
Bana bu şehirde herhangi bir canavar olmadığını söyle.
Dime que los monstruos no existen.
Ne tür bir canavar, köpeğini evde aç susuz bırakır?
¿ Qué clase de monstruo deja a su perro sin agua, sin comida?
Çirkin bir canavarım ben ve bir daha da odamdan çıkmayacağım!
¡ Soy un monstruo feo y no volveré a salir de mi habitación!
Eninde sonunda herkes beni bir canavar olarak görür.
Al final, todo el mundo me ve como a un monstruo.
Belki de bunu kabullenmenin zamanı gelmiştir. Bir canavar olmanın...
Quizás sea hora de aceptarlo... y serlo.
Bir canavarı kandırmaya çalışmaman gerektiğini bilecek kadar zekisin sanıyordum.
Pensé que eras suficientemente inteligente para saber que no se puede razonar con un monstruo.
Sen bir canavar, bir katil gittiği her yere ölüm götüren birisin.
Eres un monstruo, un asesino, dejas un rastro de muerte a donde quiera que vas.
Kai bir canavar.
Kai es un monstruo.
Marvel'ın en popüler karakterlerinden biri bir canavar olan "Thing" idi.
Uno de los personajes más populares que tuvo Marvel, que era La Cosa... era un monstruo.
Nihayet dev bir canavar.
Finalmente, un monstruo gigante.
Ben bir canavarım ama güçlerimden dolayı değil. Güçlerimin beni kötü birine dönüştürmesine izin verdiğim için.
Soy un monstruo, no a causa de mis poderes, sino por lo que he dejado que me conviertan.
" Deneyine kadar, nasıl bir canavar olduğumu bilmiyordum.
" Hasta su experimento, nunca supe qué clase de monstruo era.
"Ve bu, ne bir insan ne de bir canavar için uygun bir gecedir."
"Y no es ninguna noche adecuada ni para hombres ni para bestias".
Doğduğum andan itibaren bir ölüm makinesiydim. Kontrolü mümkün olmayan bir canavar. Annemin canı pahasına dünyaya gelmiş köydekiler tarafından yok sayılmış, kardeşleri tarafından görmezden gelinmiş kendi babasının bile öldürmek için adam tuttuğu biri.
convertido en objetivo de asesinato por mi padre...
Benim de içimde gerçek bir canavar var. Onun gibi birine yenilmem!
a mí no me gana.
Bir canavar.
Un monstruo.
Bir canavarı koruyorsun.
Estás protegiendo a un monstruo.
Ama o bir canavar büyüttü.
mientras que ella ha criado a un monstruo.
Hades'e gönderilen bir canavar daha.
Otra bestia enviada al Hades.
Will, nasıl bir his olduğunu bilemezsin önemsediğin birinin seni canavar gibi hissettirmesinin.
Will, no tienes ni idea de lo que se siente que alguien por quien te preocupas te haga sentir como un monstruo.
- Donnie, sen ve bende biliyoruz ki o yol canavarını yakalamak için.. İyi bir fırsat yakaladık.
- Donnie, tú y yo sabemos que el hot rod es la mejor oportunidad que tenemos.
- Ow! Hız canavarının arabası yarışı ve arabayı kazanmak için gidiyor, Ve yepyeni bir sürücü!
¡ Speed Demon ganara la carrera, el auto y un nuevo conductor!
Canavarı içine kapatmak için bir labirent inşa etti.
Construyó un laberinto para recluir a un monstruo.
Bu ülkeyi seviyorum ama böyle şeyler duyduğunda bir kemikten canavar bile neredeyse imkansız geliyor.
Amo este país, pero de vez en cuando, oyes algo como esto, algo tan malvado hasta la médula que es casi inconcebible.
Eğer tekrar devasa bir Asgard canavarı ortaya çıkarsa çok fena kızacağım.
Si un gigante monstruo Asgardiano vuelve a salir del suelo, en serio voy a enojarme.
Zhu Li Kuvira'yı gözlerken o demir canavar hakkında bir şeyler öğrenebilmiş miydin?
Zhu Li, cuando estabas espiando a Kuvira, ¿ Oíste algo sobre ese monstruo metálico?
Her suçlu bir dev canavar değildir.
No todo villano es un monstruo gigante.
Kaç kez o canavar bir çan takmasını söyledim, biliyor musunuz?
¿ Sabe las veces que le rogué que le pusiera un cascabel a esa criatura?
Neville Brothers böyle bir karar alınca, bu durum doğal olarak Minik Trombon'a yaramıştı. Bilirsiniz, canavar gibidir.
Cuando los Neville Brothers decidieron que ellos no lo iban a hacer, la progresión natural fue Trombone Shorty.
Hulk ve onun canavarımsı, iri kıyım E.Z.M.E. ajanları ortadan kaybolduğundan beri dünya rahat bir nefes aldı.
El mundo está más tranquilo desde que Hulk y sus monstruos, los musculosos agentes de S.M.A.S.H. desaparecieron.
Eminim Kurtarıcı ve Şeytani Kraliçe basit bir cehennem canavarını yenebilir.
Seguramente la salvadora y la reina del mal pueden derrotar a una simple bestia.
- Canavarı durdurmak için bir çözüm bulmuşlar.
Han encontrado una forma de detener a la bestia.
Bu tıpkı Dr. Frankenstein'ın kendi yarattığı canavarına arkasını dönmesi gibi bir şey.
Es como el Dr. Frankenstein dándole la espalda al monstruo que creo.
Ben bu canavarın sonunu getirmeye çalışıyorum hafif bir suçtan içeri girip 6 ay sonra da dışarı çıkmasını değil. Eğer şimdi onu korkutursanız bütün planlarından vazgeçer.
Estoy tratando de cortar la cabeza a esta bestia, no pillar a Hewitt en un delito menor para que pueda volver a salir en seis meses, y si le espantáis ahora, podría retroceder en sus planes.
Ne canavar bir adam!
¿ Realmente vas a comer todo eso?
# Bilinmeyen'in içlerinde pusuda o # # evden uzaktakilerin peşinde # # dönememenizi umuyor o # # dikkat etseniz iyi olur # # canavar orada bir yerde # # akıllı olsanız iyi olur kanmayın onun yalanlarına # # bir kere sizi zehirlemeye başladı mı #
* Acecha fuera, en lo Desconocido * * buscando a aquellos que están lejos de su hogar * * para nunca dejaros regresar * * ooh-ooh, ten cuidado * * ooh-ooh, la bestia está ahí fuera * * ooh-ooh, sé listo y no creas sus mentiras *
Bir daha o oduncu ya da o canavar yüzünden endişenmem gerekmeyecek, sen de bizimle uğraşmak zorunda kalmayacaksın.
No tendré que preocuparme del leñador o la bestia y tú ya no tendrás que soportarnos.
Bir kaç canavarın dostluğu, binlerce körü körüne itaat eden ile kıyaslanamaz bile.
Que es la amistad de unos monstruos comparada con la obediencia ciega de miles.
Canavarın ne için olduğuyla ilgili bir fikrim var.
Una opinión de para que es la bestia.
Bu canavar evrenin büyük yok edicisi gerçekten muazzam bir yaratıcı olabilir mi?
¿ podría este monster, el gran destructor del universo, realmente ser un gran creador?
canavar 180
canavarlar 72
canavar mı 20
bir çocuk gibi 16
bir çocuk 115
bir cevap istiyorum 17
bir çift 25
bir cinayet 23
bir ceset 19
bir çeşit 91
canavarlar 72
canavar mı 20
bir çocuk gibi 16
bir çocuk 115
bir cevap istiyorum 17
bir çift 25
bir cinayet 23
bir ceset 19
bir çeşit 91