Destiny перевод на испанский
659 параллельный перевод
Destiny, senin söylediklerini takip ettiğimi bilmeni isterim.
Destiny, me encendió lo que dijiste.
Destiny.
Destiny.
Destiny, Claire, iyi görünüyorsunuz.
Destiny, Claire, Están bien.
Destiny Gölü.
Lago Destino.
Destiny Gölü, Idaho!
¡ Lago Destino, Idaho!
Destiny Gölü'nde balığa çıkan iki sıkı dost her şeyden uzakta.
Los dos mejores amigos pescando en el Lago Destino... alejados de todo.
Destiny Gölü'ne sadece birkaç gün uzaklıktayız.
Sólo faltan unos días para que lleguemos a Lago Destino.
İstersen, Destiny Yolu'na dek her mola yerinde durabilirsin.
De hecho, puedes escoger todas las paradas de aquí al Lago Destino.
- Destiny.
- Destiny.
Destiny, China ve "E" siz Jo'yla bir işivardı.
Tenía una cita con Destiny, Chyna y Jo, sin "e".
- Flörtini. - Destiny yaptı.
"Coqueteles".
Hayatım, benim flört edecek değil hemen yatacak birine ihtiyacım var.
- Los hizo Destiny. - Pues yo necesito un "Cogetel".
- Ne, Destiny's Child mısın?
- Vos qué Destiny's Child?
Sağ elini kaldır ve "Destiny's Child grubu dağılsın ki bu yaban mersinlerini saymayacağım" de.
Levanta la mano derecha y di : "Que mi grupo favorito se separe... " si cuento estos arándanos. "
Jenniffer Lopez, Destiny's Child'dan bir hatunla lezbiyenlik yapıyor.
Jennifer Lopez haciéndoselo con una de Destiny's Child.
"bridge across destiny"
Un Puente al Destino.
"bridge across destiny"
El Puente al Destino.
- "Destiny's child" mı?
- ¿ Destiny's Child?
Eğer bi Destiny's Child klibinde kanunlardan bahsedilseydi, suçları durdurabilirdik.
Si ahora mismo hubiera leyes para el video de "Destiny childs", podría parar el crimen.
Destiny.
- En el destino.
Hayır, çünkü şöyle olmuştu, Karl'lara gidiyodum ama Shelley Todd, kendisi orospudur, tam tamına dediki Destiny para çalmış ama ben hiç asla Rochelle'le konuşmamıştım bile.
No, lo que pasó fué que iba a dar una vuelta con Karl pero Shelley Todd, que es una puta, ha estado diciendo que Destiny robó dinero pero yo nunca he hablado con Rochelle.
Torquemada diyor ki, lanet gardiyanlara da hap vermeye başlayacakmış adamım!
Torquemada dice que comenzará a darle Destiny a los malditos guardias también.
Yada Destiny's Children'ı?
- ¿ Qué tal Destiny's Children?
Gitmeyi kabul ettim, çünkü yarın Destiny'nin doğum günü. Peki.
Sólo acepté hacer este viaje... porque mañana es el cumpleaños de Destiny.
- Destiny, tatlım.
Destiny, mi cielo.
- Bu da küçük Destiny.
- Y ella es Destiny.
Chrishelle, Dorothy, Nikki, Destiny, Nate ve oğlu.
Chrishelle, Dorothy... Nikki, Destiny, Nate y su hijo.
Destiny nasıl yazılır biliyor musun?
¿ Sabe cómo se escribe "Destiny"?
Destiny nasıl horlar, bilirsin.
Destiny ronca tanto que quita la pintura de los muros.
Destiny? Babanın sana sürprizi var.
Destiny, te tengo una sorpresa.
- D.J., Destiny'yi taşı.
- D.J., carga a tu hermana.
Son geldiklerinde Destiny 2 yaşındaydı.
La última vez que vinieron, Destiny tenía dos años.
- Destiny'le koreografiyi yapacağız. - Kostümleri nasıl yapalım?
Destiny y yo haremos la coreografía, pero ¿ y el vestuario?
Destiny. Bay Çokhavlar nerede?
Oye, Destiny, ¿ dónde está Sir Ladrador?
Evet, bunlar tamamen sizindir, Destiny's Child grubu.
Si, son todos vuestros, niños del destino.
* Destiny is calling... *
- ¡ Es genial! ¿ Sabes qué?
Bunu yapmıyorum, fakat bu ülkenin Manifest Destiny * tarihi galakside de devam edemez. ( EN : * ekşisözlük'te 2., 5. ve 8. maddeler ) Özellikle bunun tüm gezegenden saklanarak yapıldığı düşünülürse.
No lo hago pero el destino manifiesto de la historia de este país no puede imponerse al resto de la galaxia especialmente cuando todo esto, está haciéndose a espaldas del resto del planeta.
Seabiscuit, Rocky, Destiny's Child gibi.
Como Seabiscuit, Rocky, Destiny's Child.
Destiny konuştu.
El destino ha hablado.
- Kaderin Penası ( The Pick of Destiny )
- La pua Del Destino.
Kaderin Ot Zımbırtısı ( The Bong of Destiny ).
La Pipa del Destino.
Desi, sakin ol.
Destiny, tranquila.
Juergen Ballenbacher Destiny Haskew ve Arkadaşı Tanıklar 7,8 ve 9.
Juergen Ballenbacher
Destiny'nin arkadaşıyla tanışmanı istiyorum.
- Les presento a mi hermoso...
Ama Destiny geç kalktı. Bu yüzden evi senin düzenlemen gerekecek.
Destiny se despertó tarde, tendrás que arreglar la casa.
Mesela "Elma" ya da "Kaderin Çocuğu" gibi.
Como "Apple" o "Destiny" s Child ".
Destiny Meleği bahsediyordu olduğunu Biliyorsun, bu mücadele olabilir.
Quizás esta sea la batalla de la que hablaba el ángel del destino.
Destiny, buraya.
Destiny, aqu �.
Destiny, sen... - Susadım.
- Destiny, tú tienes- -
- Kesinlikle öyle.
Como Destiny's Child.
Bu çok güzel.
- Destiny Haskew y una amiga