Devin перевод на испанский
455 параллельный перевод
Senin sinsi ve uğursuz beynini bir devin vücuduna yerleştireceğimi mi düşünüyorsun?
¿ Cree que pondría su malicioso y siniestro cerebro en el cuerpo de un gigante?
Sadece bir sente inanılmaz devin şovunu izleyin!
¡ Un auténtico gigante por sólo un centavo!
- Jack devin kendi parasını çaldığını düşünüyor. Sizce tavuğu çalmaya hakkı var mı?
- Jack pensaba que le había robado. ¿ Le daba eso derecho a robar la gallina?
- Ben devin sözüne inanıyorum.
- Confío en la palabra del gigante.
Devin sorunlarımızı çözeceğini söylemiştin.
Prometisteis que el gigante resolvería nuestros problemas.
Karıncalar devin neden bahsettiğini bile anlayamazlar.
Las hormigas ni siquiera pueden entender lo que el gigante está hablando.
Yere dokunmadığında bütün kuvvetini kaybeden devin öyküsünü bilirsiniz...
Recuerde el gigante que perdió la fuerza... pero no tocó el suelo.
Onda bir devin kalbi var.
Y tiene el corazón de un gigante.
Devin gözleri değirmen taşları gibi.
El Gigante tiene los ojos como ruedas de molino.
Demek istediğim, o devin ayak izi tam sizin arabanızın yanında bulundu da.
Encontraron la huella de ese monstruo cerca de su auto.
Galaksinin tarihini incelediğimizde yüz milyonlarca kırmızı devin, süpernova patlamasının gerçekleştirdiğini görürüz.
En la historia de la galaxia cientos de millones de gigantes rojas se convirtieron en supernovas.
Bir devin mi?
¿ Yo? ¿ Un ogro?
Kruvazörlerimiz bu devin saldırısına karşı koyamaz.
Nuestros cruceros no pueden repeler una potencia de fuego de esa magnitud.
Burada gerçekten olağanüstü bir şeyler oluyor ve ben bütün bunları o kara devin yönlendirdiğine inanıyorum.
Algo increíble está pasando ahí afuera... y creo que este gigante negro lo está controlando todo.
Üstçavuş Highway, Binbaşı Devin acilen seni istiyor.
Sargento Highway, el comandante Devin desea verle.
Lisa'ya sevgilerimi ilet. Ayrıca küçük Kenny'ye, Devin'e...
Recuerdos a Lisa, al pequeño Kenny, a Devin y...
İki küçük cüce ile kızıl saçlı bir devin ceplerimi boşalttığını gördüm.
Yo creia que dos pequeños duendes y un gigante pelirojo... estaban vaciándome los bolsillos.
Bu harfler ve devin ipuçları bir şekilde bu uzun saçlı adamla bağlantılı.
Harry, creo que estas letras y las pistas del gigante tienen relación con el hombre del pelo largo. ¿ HAN VISTO A ESTE HOMBRE?
Bu devin sesi nasıldı bu arada?
¿ Que voz tiene este gigante?
Devin verdiği üçüncü ipucu.
La tercera pista del gigante.
"Neşeli Yeşil Devin Vadisi"
♪ Valle del Gigante Verde ♪
Devin ben asker hayatı yaşadım ama... hiç bunun kadar vahşice bir şey görmedim.
Devin, he llevado una vida de soldado... Y nunca vi algo tan brutalmente claro cómo esto.
Devin ön tarafla ilgili rapor verdi mi?
¿ Devin reporta alguna actividad a la derecha de su frente?
Devin'ı köşesinden alıp adamlarını dağıtacağım ve... senin hizana verip, sırayı uzatacağım.
Yo cubriré a Devin para que él retire a sus muchachos... y haré que se mueva junto con Ud. alargando su línea.
Albay Devin'ın selamları var.
Señor, el Coronel Devin cumplió.
Devin'a ilerlemesini söyle.
Dígale a Devin que avancen las reservas, ahora.
Albay Devin'e bu tarafa mümkün olduğunca çabuk gelmesini söyle.
Dígale al Coronel Devin que levante esa vía lo más rápido posible
Tek gözlü devin gözünün arkasına bile baktım!
Yo me fijé detrás del ojo del cíclope.
Koca mavi bir devin ortamı bozmasını istemezsiniz.
No necesitan a un gran gusano azul pegado como lapa.
Bir devin kafamızı kopartmasını istemez.
Supongo. No nos cruzamos con ningún gigante que no te quiera arrancar la cabeza.
Bu kelimeleri okuyunca buradan bir devin içine git! "
Lee estas palabras y conviértete en un juggernauta humano. "
"Bu kelimeleri okuyunca buradan bir devin içine git."
Lee estas palabras y conviértete en un juggernauta humano.
Eğer bu cüce yerinde sağlamsa, Devin ileriye gitmesinde yardımcı olur.
Si el duende se mantiene en su sitio el podra ver mas lejos que el gigante.
Büyük bıyıkları olan sevimli bir adamdı. Kibar ve mutlu. Uzun boylu değildi ama bir devin derinden gelen sesiyle eski şarkıları söylemeyi severdi.
Era un hombre entrañable, de grandes bigotes, elegante, alegre, no muy alto... pero le gustaba cantar viejas canciones... con un vozarrón de gigante.
Bu gece bir kez daha büyüyü bu Norveçli devin sözlerinde hissetmiş olduk.
Esta noche, hemos sentido nuevamente la magia en las palabras de este gigante noruego.
küçük çocuğun gözleri, yaş dolu olduğu için.. devin geldiğini bile görmedi.
Para que no viera venir al gigante.
Terli bir devin gömlek cebinde mi yoksa banyosunun yer sifonunda yaşamayı mı tercih ederdin?
¿ Preferirías vivir en el bolsillo de un gigante o en el desagüe de su ducha?
Devin kıçı.
El trasero del ogro.
Devin yanında çocuk var.
El gigante tiene al niño.
Burası Nautilus, devin şu anki konumu nedir?
Aquí Nautilus. ¿ Posición del gigante?
Füze, devin olduğu yere hedeflendi.
¡ Apunta directamente al gigante!
Aynı gece, alışılagelen akşam korosuna ölmekte olan devin iniltileri de katılıyor.
Esa noche, el coro vespertino de siempre es acompañado por el quejido de un gigante moribundo.
Bu onun yolculuğun hikayesidir bu devin yaptığı son yolculuk.
Esta es la historia del último viaje Esta es la historia del último viaje que haya hecho este gigante.
Ama Plüton, girdap sularının dünyası deniz yeşili Neptün ve gizemli bir şekilde güneşin etrafında tersinden dönen Uranüs gibi 2 devin uzak krallığında güneş sisteminin dış sınırında gezer.
Pero Plutón patrulla por los límites del Sistema Solar en un distante "reino de gigantes". Mundos acuáticos como Neptuno. Y Urano, que orbita alrededor del Sol rotando de lado.
Gürültü, bir devin dikkatini çekiyor - Bir kuzey balinası.
El ruido atrae a un gigante... una ballena de sei o rorcual del norte.
Buradayız, mavi devin çekim alanı içerisinde, ve senin düşündüğün tek şey seks.
Henos aquí... atrapados en la gravedad de un gigante azul... y en lo único que uno piensa... es en el sexo.
Uyarı. Dokuz boyutlu madde şu an mavi devin çekiminde.
La materia nanodimensional responde a la gravedad del sol gigante azul.
- Devin karşısında cüce ne yapabilir?
David versus Goliat sólo es lo más ob vio.
" Neşeli Yeşil Devin Vadisi...
♪ Valle del Gigante Verde ♪
- Devin karşısında iyiydin. - Devi unut.
- Olvídate del gigante.
- Peki, gerçekten bir devin olduğunu nerden biliyorsunuz?
Bueno, ¿ cómo saben que el gigante existe realmente?