Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → испанский / [ D ] / District

District перевод на испанский

101 параллельный перевод
District Gölü'nü bilirsin.
Tú conoces el distrito de Ios lagos.
Uluslararası durumun ciddiyetini göz önüne alan hükümet... bu komitelerin ilk görevinin... belli sayıdaki sivili güvenli bölgelere tahliye etmek olmasına... karar vermiştir.
En vista de la gravedad de la situación internacional, El Gobierno de Su Majestad ha decidido... que la primera tarea de estos comités... será implementar la evacuación de una cierta proporción de civiles... a áreas más seguras de Gales, Lake District, partes de Northumberland, las Midlands,
- Kemsk bölgesi.
- Kemska district.
Garment District'te ciddi bir temizlik yapacağız.
Vamos a ocuparnos seriamente del distrito de la ropa.
- Mission District'e.
- Distrito Misión.
Sanırım Ronny ile Lake District'de tanıştınız, Bayan Quested?
Entiendo que Ud. y Ronny se conocieron en el distrito del Lago, Srta. Quested.
Graham'la dairelerden konuşuyorduk da... Garden tarafında çok sevimli küçük dairelerin olduğunu söyledim.
Graham y yo hablábamos de apartamentos, y le he dicho que hay unos pisitos preciosos en el Garden District.
Carolyn, Gil'den boşandı Mission Hills'teki evine geri döndü. Ve kısa süre sonra tekrar evlendi.
Carolyn se divorció de Gil y regresó a Mission Hills District, donde pronto se volvió a casar.
- District Five! - Kendimi buza atıyorum -
- Tirarme sobre el hielo
Bir kaç oyun kaybettik, olur O District Five dı
Perdimos algunos partidos. - Ese fue el Distrito Cinco.
Crenshaw District'te beyaz insanlar istenmez.
No dejan entrar a gente blanca al Distrito Crenshaw.
12.53 Paddington'ı yakalayabilirim, 1.36'da orda olurum, ring seferini yakalarım, ve şehir hattından King Kavşağına.
Cojo el de las 12.53 a Paddington, llego a Paddington antes de las 1.36, cojo el Circle y District y la Metropolitan Line para ir a Kings Cross.
Nehir kıyısında. Oyun yazıyor.
Está en el Lake District, escribiendo una obra.
346 Pine Court, Garden semti. "
346 Pine Court, Garden District ".
Sonra gece boyunca her kulüpte dans ettik. Sonra da kendimizi Kit'in arkadaşı Massimo'nun partisinde bulduk.
Entonces bailamos toda la noche en cada club del U District antes de encontrarnos en la fiesta previa, de un amigo de Kit, en la casa de Massimo.
1882 yılında Edison, Financial District, Manhattan yakınlarında kendisinin ilk DC elektrik santralini kurdu.
Edison instaló su primera planta de energía de CC en Pearl Street... en 1882, cerca del distrito financiero.
* SUNBURST OTELİ * * MISSION DISTRICT MAHALLESİ * Tam bir rezalet.
"Hotel Sunburst, Distrito Mission" Esto es una locura.
Beach Caddesi'nde Warehouse District mahallesinde, "Mutlu Saatler" isimli bir bar.
Un bar llamado Hora Feliz en la calle Beach.
Mission Bölgesi'nde yüzlerce evsiz insan var.
Hay cientos de indigentes en Mission District.
Mission Bölgesindeki tüm evsizler için hindi yemeği almanı istiyorum.
Quiero que le compre una cena de pavo a cada persona indigente en Mission District.
Mission bölgesindeki tüm evsizler için hindi yemeği verilmesini istiyorlar.
Quieren que les demos pavo a todos los indigentes del Mission District.
Peak District, Brighton değil. Askerlerin sayısı azaldı ve bu kararını etkileyebilir.
El distrito Peak no es Brighton... y quedan pocos soldados... lo que puede influir en tu decisión.
Bizimle Peak District'e gel Lizzie ve biraz temiz hava al.
Acompáñanos al distrito Peak y toma aire fresco.
Red-light district'e.
Al distrito rojo.
Tüm birlikler kod 2.. Destek bekleniyor. Potrero Kavşağında 920..
un 920 en Portero District cambio
kocası 17. bölgede polisti ve gerçek bir kahrmandı.
Su esposo fue un policia en el distrito 14th district y era considerado un heroé
On yaşındayken annem, diğer isimli aileler gibi yazımızı Lake District'te geçirmemiz için babamın başının etini yedi.
Cuando tenía diez, mi madre acosó a mi padre sobre pasar el verano en el Distrito de los Lagos, como hacían otras familias elegantes.
Ailem yazları Lake District'te geçirirler. Orada biri vardı. Oradaki bir çiftçinin oğluydu.
Mi familia veraneaba en el Distrito de los Lagos, y había alguien ahí el hijo del cuidador, que siempre estaba interesado en mis historias.
Bu yaz, sen, annen ve ben her zaman olduğu gibi Lake District'a gideceğiz.
Ahora, este verano, tú, Mamá y yo iremos...
Bayanlar ve baylar. All-Region, All-District, All-State- -
Damas y caballeros... el mejor de la región, el mejor del distrito, el mejor del estado...
Şehrin göbeğinde, Tony, sonrasında da Meatpacking District'te teras partisi. O mahalle artık çok şık oldu.
Es en la ciudad, Tony con una fiesta en un bar en una terraza en el destrito de empacadores de carne.
"Red Light District".
- El distrito de las putas.
Yani, eğer genç atletik sevgilinle District Gölü'nde bir otelde falan sevişmeyeceksen.
Si es que no te vas a una hostería cerca de los Lagos con tu joven y atlético amante para una revolcada.
Bu parayla, Garden District'de bir ev alabilirsin, - ya da bir tatil evi alabilirsin.
Con ese dinero Ud. puede comprar una casa en el Distrito Garden,... o una casa de vacaciones.
Garden District'de de bir ev istemiyorum.
Y no quiero una casa en el Distrito Garden.
Şey, ailem Ouesso District'den, Sangha, Kongo'da.
Bueno, mi familia es de Ouesso District, Sangha, en Congo.
Garden Bölgesi'ndeki hanım aradı.
Una mujer de Garden District.
New Orleans Garden Bölgesi zenginlerin, zengin bir hayat yaşadığı mekân.
El Garden District de Nueva Orleans, donde los ricos viven a lo grande.
Tamam, Garden District Fuarı, 2 yıl önce.
Está bien, la feria en Distrito Jardín, hace dos años.
Nasıl olduysa, inanılmaz bir tesadüf eseri bugünün gazetesinde Lake District'de zeplin olacağıyla ilgili bir haber var.
¡ Mira qué cosas pasan! Da la increíble coincidencia de que en el periódico de hoy viene un artículo... sobre un dirigible en Lake District.
District 9'nı kiraladım. Belki bana spoiler vermek isteyebilirsin.
Renté Distric 9 por si quieres arruinarme el final, esta noche.
Bay Avukat District, sizin tanığınız, lütfen.
Señor fiscal del distrito, su testigo, por favor.
Lake District'de bir konferansta burada olamadığı için, çok üzgün.
Oh, él está en una conferencia en el distrito de los lagos el lamenta mucho que no pueda estar aquí.
Bunun Lake District'te kullanışlı olacağını düşünürdü. Yorkshire vadisi.
Creyó que sería útil en el Distrito de Lagos de Yorkshire Dales.
Shelly Onto en son Garment'ta görülmüş.
A Shelly Onto la vieron por última vez en Garment District.
En yakın District hattı.
La línea District está cerca.
Ayrıca Garden District'te de kocaman eski bir köşkü var, tamam mı?
Tiene una mansión en Garden.
Garden District Kostümleri Mardi Gras Maskeleri
DISFRACES DE CARNAVAL
District'ten birisi, Holland'a bunun için uğraştığınızı söylemiş.
Distrito le dijo a Holland que estabas estudiándolo, pero...
Söylesene, Amerikan Merkez Bankası'nı hackleyen bir adam nasıl olur da Birinci Bölge Sorumlusu olur.
Me estaba preguntando como un tipo que hackea el Banco Nacional Americano acaba trabajando con First District Trust.
Otostop çektiğimizi hatırlıyor musun? Hayır.
¿ Recuerdas cuando llevamos a las chicas de excursión al Lake District?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]