Drones перевод на испанский
1,145 параллельный перевод
Saldırı robotları Basilisk'in füze savunma fırkateynlerini oyalıyor.
Drones de combate están participando con las Fragatas de defensa de misiles del Basilisco.
Dylan, insansız araçlarımız yok edildi.
Dylan, nuestros drones han sido destruidos.
Yirmi tane de arama kurtarma insansız aracı fırlatılsın.
Veinte disparos de drones cazador-asesino.
Dylan, sensör taramaları Moebius üzerine PSP yaylım ateşi başlattığını gösteriyor.
Dylan, sensores de los drones reportan una descarga de PSP en camino a Moebius.
Rommie, kaç tane hedef araç yerleştirmiştin?
Rommie, ¿ Cuántos drones se implementaron en ese destino?
Hangarda bir düzine savaşçı var. Saldırı araçları, torpiller, füzeler.
Drones ligeros de ataque Janus, oráculos, centauros.
Gelen araçlarımız için hazırlık yapın.
Prepárese para recibir nuestros drones.
O zaman uzun menzilli sensör araçlarıyla dene.
Bueno, comprueba los sensores de los drones de largo alcance.
Leonardo, şehri kubbeli bir zevk merkezine dönüştürmeyi planlıyor, böylece insanlarımız, yeraltında, beyinsiz köle robotlar olarak çalışacaklar ve zenginlerin artıklarıyla beslenecekler.
Leonardo Leonardo intenta convertir la ciudad en- - Una ciudad resort del placer con forma de cúpula donde la gente de Leonardo trabajará bajo la superficie como esclavos drones autómatas y vivirán de las migajas de los ricos.
Arızaya karşı bir güvenlik mekanizması gibi görünüyor... duygularını tekrar kazanmaya başlayan, dronları devredışı bıraknak için.
Parece ser un mecanismo de seguridad para desactivar a los drones que comienzan a recuperar sus emociones.
Sensör araçlarımız Maru'nun Goran sisteminde olduğunu söylüyor.
Nuestros drones sensores han seguido la Maru al sistema de Goran.
Aktif, pasif sensörler, insansız araçlar, ne varsa.
Activos, los sensores pasivos, Drones, todos los que tienes.
Sensör araçlarını standart arama düzeninde konuşlandır.
Bueno, despliega los drones sensores En el modelo de cubo de búsqueda estándar.
Aktif temas için sensörlü insansız araçları gönder.
Y entonces vamos a identificarlo. Lanzo drones sensores.
Sensör araçları füzelerimize tepki verildiğini algıladılar mı?
¿ Los sensores de los drones detectan cualquier respuesta a nuestros misiles? Aún no.
Araçlar henüz bir şey göremedi mi?
¿ Los drones ven algo?
Sensör araçları hedef bölgeyi tanımlayana kadar saldırı alanından uzak duracaklardır. Muhtemelen dört ışık dakikası kadar.
Hasta que sus sensores drones identifiquen las zonas vulnerables, se quedarán fuera el radio de combate, probablemente a cuatro segundos-luz.
Ne şaşırtıcı ne de aldatıcı cihazım var.
No hay aparatos, ni drones, ni marcas, nada.
Özgür irade yok, sadece işçi arılar.
No tienen voluntad propia, son drones.
- Eğer bir gemi devre dışı kalırsa dronlar ateşi keserler.
¿ Estará bien? Los drones dejan de disparar cuando una nave tiene que retirarse.
"Oran" şu dronları çabucak halletti.
Y la Oran trabajó rápido tras el ataque de los drones, déjame decirte.
Yaşam desteğimdeki sızıntıya dronlar neden olmadı.
Los drones no causaron ninguna fuga en mi soporte vital.
Oraya tatbikat için epey füze gönderdiklerinden pek sorun çıkmaz.
Bueno, estaras a salvo porque han enviado muchos drones para practicar.
SGC'ye 2 Anubis dronu girdi.
El SGC se ha visto penetrado por dos drones de Anubis.
Anubis dronları SG-3'ün geçidi çevirmesini beklemiş olmalı, sonra da onları etkisiz hale getirdiler.
Los drones de Anubis deben haber esperado que el SG3 llamara con la puerta y luego los aplastaron.
Dronun zırhını aşabilmek için düzenleyici çipe ihtiyacımız olacak.
Busca el chip modulador para poder compensar la armadura modificada de los drones.
Anubis'in robotları Düzen Efendilerinin tozunu attırıyor. Bir sonraki bizleriz.
Los drones de Anubis están revolviendo la mierda entre los Señores del Sistema... y nosotros somos los siguientes.
Bu Anubis'in robotlarının kalkanlarından.
Esta es la armadura de uno de los drones de Anubis.
- Anubis'in robotları.
Los drones de Anubis...
Robotlardan biri bizi ormana doğru kovalıyordu.
Uno de los drones nos estaba persiguiendo en el bosque.
Bu robotlara karşı yapabileceğimiz bir şey var mı?
¿ Hay algo más que podamos usar contra esos drones?
Patlamada ölen robottan naber?
¿ Qué pasa con los drones que resultaron muertos en la explosión?
Bağlantımız kesilmişti. O zaman robotlar keşif gemileriyle indirildi.
Quedamos cortados, entonces fue cuando los drones aterrizaron en naves de carga.
Robotlar karşılarına çıkan Jaffaları katlediyorlar.
Sus drones están masacrando a los Jaffas que envían en su contra.
Telchak'ın yeniden canlandırma cihazını bize getirmeniz gibi. Anubis'in robotlarına karşı bir silah geliştirmek için bize ihtiyacınız vardı.
Nos acaban de traer el dispositivo de reanimación de Tel'chak porque... necesitan nuestra ayuda para desarrollar un arma contra los drones de Anubis.
Colleen. "S" ile, sosyal güvenlik alanında Marslı erkek arılara verilen ödeme?
Colleen, seguridad social. ¿ Qué C es el nombre del pago dado a los Drones marcianos?
Drone'ları kaldırın.
Lanza los drones.
Her iki Drone'da duruyor.
Ambos drones se han detenido.
Bu Drone gemileri asla bizimle ilişkilendirilemez.
Esas naves drones nunca podrán ser rastreadas hasta nosotros.
Ne yazık ki dronları bitmiş.
No. Desafortunadamente estaba vacía de drones.
Onları çalıştırmak için yeterince güç verebilir misin?
¿ Qué pasa con los drones? ¿ Puedes conseguir bastante energía para armarlos?
Birkaç düzine dronumuz var.
Sólo nos queda una docena de drones.
Bak, koltuktaki dronlar bitti.
Rodney. Mira, la silla se ha quedado sin drones.
Muhtemelen Jumperların üzerindeki dronları itici güç olarak kullanarak atalet sönümleme etkisini maksimuma çıkarırken.
Posiblemente usando los drones de los Saltadores, como forma de propulsión. Mientras se incremente el amortiguador de inercia al máximo.
Carson, dronları bitti. İstesen de bir zarar veremezsin.
Carson, esto ya no tiene drones, así que no puedes causar ningún daño, aunque quisieras.
Biz onlara dron deriz.
Los llamamos drones.
Eğer bu insanların çalışan dronları varsa, aynı zamanda SNM'leri olması gerekir.
Y no sólo eso si esta gente tiene drones funcionando también deben tener un ZPM.
İnsansız araçların bu şeyin canlı olup olmadığını ne zaman söyleyecek?
¿ Cuándo tus drones nos digan si está vivo?
Sensör araçlarımı yedi.
¡ Se comió mis drones!
Vızıltıları onları ürkütüyordu.
Tus drones los estaban asustando.
Dronlar sızıntıya neden olmuş olmalı.
Los drones deben haber causado una fuga.