Dure перевод на испанский
1,144 параллельный перевод
Umarım en az bir yıl alır.
Espero que dure al menos un año.
Umut edelimde daha uzun sürmesin.
Esperemos que dure Más tiempo.
Kavgayı üç dakikadan uzun tutmaya... çalışmanı istiyorum.
- ¿ Qué? - Quiero que trates... de hacer que la pelea dure más de 3 minutos.
Devam ederken keyfini çıkar çünkü asla sonsuza kadar sürmez.
Disfrútalo mientras te dure, porque no dura.
Bu aşkın bitecek olması yazık.
Es una pena que no dure.
Bud, büyükannende kalan ablanı arayıp, eve çabuk gelmesini ve bu mutluluğu, onun da paylaşması gerektiğini söyledin mi?
Bud, ¿ has llamado a tu hermana a casa de la abuela para decirle que se dé prisa y disfrute de esto mientras dure?
Zaman bozulması ne şekilde olursa olsun, karşıtmaddeyi en uygun zamanda eklemek zorundayım.
Dure lo que dure la distorsión debo añadir la antimateria en el momento adecuado.
İnsan olmanın tadını çıkar.
Disfruta de tu humanidad mientras dure.
Umarım gecikir.
Espero que dure.
- Sadece bu dava için.
- Lo que dure el juicio.
Bu yıl, hayatım, üç dakikadan uzun süren bir şey istiyorum.
No, cariño Este año, quiero Algo Que me dure mas de Tres minutos
Bu şartlar altında, daha ihtiyatlı olmak açısından... sanırım kendimi... yolculuk süresince biraz daha az müsait kılmam uygun olacaktır.
Bueno, en estas circunstancias..... creo que tal vez sería prudente..... que yo estuviese algo menos..... disponible mientras dure este viaje.
- Gaines bölgesindeki tüm vatandaşların bu olağanüstü durum zarfında yeni bir duyuru yapılıncaya kadar evlerinde kalmaları rica edildi.
Se aconseja a los vecinos de Pleasantville-Gaines... que permanezcan en sus casas hasta nuevo aviso... mientras dure esta alerta de emergencia.
Dinle. Sanırım sürem doldu ve...
Tengo algo más que decirte, pero quizás la cinta no dure tanto
Eğer bir daha karşılaşırsak Nerede durduğumuzu anlarız.
Disfrutemos de la felicidad... mientras dure.
Dibine kadar sokmanı istiyorum.
¡ Quiero que esto dure!
- Ann öldüğünden beri, Hiçbirşey umrunda değil.
Desde que murió Anne no le interesa nada. No creo que dure mucho
- Ama ömür boyu sürecek kadar... eğlenceli değildi, öyle mi?
- Pero no lo bastante... para que dure para siempre, ¿ no?
Şimdi, gece boyu yanacak büyük bir ateş yakalım.
Ahora haremos grandes llamas para que dure toda la noche.
Keşke sonuncu olsaydı.
Desearía que dure.
Plaisir d'amour ne dure qu'un moment.
Plaisir d'amour ne última qu'un moment.
Chagrin d'amour dure tout la vie.
Chagrin d'amour dure tout la vie.
Sanki buradaymış gibi.
Estará aquí mientras dure este lugar.
Sanık konumundayken, çarpışmaya girmene izin verilmeyecek.
Mientras dure el juicio, no podrás combatir.
Bay Data, beklerken, Yaşam bilimleri ve Mühendisliğin... uzaylı hakkında bilgi toplamaya devam etmesini istiyorum.
Sr. Data, mientras dure la avería, quiero que sigan recopilando todos los datos sobre ese ente.
Yıllar boyu burada kalsın!
¡ Que dure para siempre!
Bu gözyaşı Allison için ve onun ebedi olmasını istiyorum.
Ésta es para Allison y quiero que dure para siempre.
Müzik çaldığı sürece benimle dans edecek.
mientras dure la musica bailara conmigo.
Bu son olsun, tamam mı?
Que dure, ¿ vale?
Bunu seçim boyunca uygulamalı ve sonra hamlemizi yapmalıyız.
Hay que intentar que dure hasta las elecciones.
"Hayatım boyunca iyilik ve merhamet beni takip edecek."
" Irán conmigo la dicha y tu favor mientras dure mi vida.
Cesaretin olmadığı için aylarca sürecek bir üzüntüyü istemem!
¡ No quiero una tortura que dure meses sólo porque te faltan huevos!
Frankie ve Johnny için tekrar çalabilir misin, bu gece kalıcı olabilecek bir şey kendini imha etmesin diye?
Así que, ¿ podrías volver a poner el disco para Frankie y Johnny con la esperanza de que lo nuestro dure y no se autodestruya?
Yanıt vermeniz gerekmez. Sadece orada olun.
Disfrútalo mientras te dure, porque no dura.
biz onu sonuna kadar saklamak istiyoruz ki bu şekilde içimizden hayatta kalan son kişi o kitapla beraber gömülebilsin.
Queremos que dure para siempre para que el último que quede vivo pueda ser enterrado con el.
O duyguyu, o mükemmel duyguyu bir kez hissedince, sonsuza dek sürmesini istersiniz.
Y cuando sientes esa emoción perfecta, quieres que dure para siempre.
Teklifinizi kabul ederse evlenin, sansiniza güvenin ve devam etmesi için dua edin.
Si ella te acepta, te casas y cruzas los dedos y deseas que dure.
Bu arada Chicago kulübünün sahibi, çikolata kralı Walter Harvey, Harvey Malikanesinde öteki takım sahipleriyle buluşurken, ligin savaş süresince kapatılabileceği söylentileri devam ediyor.
Mientras, el dueño del club Chicago, Walter Harvey, rey de las barras de chocolate... se reunió con otros dueños en la mansión Harvey. Según los rumores... el béisbol será cancelado mientras dure la guerra.
Ama bir şey iyiyken sonsuza dek sürmesini istemez misin?
¿ No te gusta que lo bueno dure siempre?
Duyarsak, bir mesajdır
Es hacer que dure todo el año.
- Tüm yıl devam ettir.
Hagan que dure todo el año.
Yarına kadar idare edecek bir şey versen yeter.
Consigueme más para que dure hasta mañana.
En yakındaki enstitüye bir süreliğine katılmamızı önerdi.
Sugirió que nos uniésemos al Instituto más cercano mientras dure la guerra.
Bu anın ebediyen sürmesini istiyorum.
Quiero que este momento dure por siempre.
Sonuncu olsun.
Haz que dure.
Uzun süre idare ettirecek bir şeyler almalıyım.
Necesito algo que dure.
Tadını çıkar.
Disfrútalo mientras dure.
Savaş bitince boş ver, ama şimdi harika.
Mientras dure la guerra, será fantástico.
Pekala, Üç kez, ilk seferi de sayarsan, ama sadece 20 dakika sürdü.
Tres si cuenta la primera, pero solo duré 20 minutos.
Partide sadece iki ay kaldım.
- Pero sólo duré dos meses en el partido. - Nunca había conocido a una comunista.
Grev aylarca sürebilir.
Aunque la huelga dure meses.