Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → испанский / [ D ] / Duro

Duro перевод на испанский

33,862 параллельный перевод
Annem para biriktirmek için çok çalıştı.
Mamá trabajó duro y ahorró.
Kolay olmadı, yalan değil.
Sí, ha sido duro, no voy a mentir.
Şu an ne kadar sertleştiğimi bilemezsin.
Necesitas sentir lo duro que me pusiste.
Evlenmek çok kolay, evli kalabilmek ise çok zor.
Casarse es fácil. Mantenerse casados es duro.
Mısır'dan çıkan Yahudiler gibi vaadedilen topraklara giden yol uzun ve zorludur.
Como el éxodo, el camino a la tierra prometida es duro.
Aslında iyi bir şey yapmaya çalışıyordum.
Cuando estaba tratando tan duro para hacer algo bueno.
Zor bir gün geçirmişsin.
Usted tenía un día duro.
Biliyorum.
Nadie más va a trabajar más duro para...
Dün gece- - 20 yıldır evli olduğumuzu ve bir geceyi bile ayrı geçirmediğimizi söylesem inanır mısınız?
Bueno, sabes, es un tipo duro, Marley.
Scorpion / Sezon 2, Bölüm 22 "Zorlu Knox"
♪ ♪ Fecha Escorpión 2x22 Knox duro original del aire el 11 de abril el año 2016
- Yaptım. Ama Peter'ın özel araştırmacılarından adam gibi bir cevap alamıyorum. Çok yüzeysel bakıyorlar.
- Lo hice, y los investigadores de Peter no me dan una respuesta directa... están siendo demasiado deferentes... así que necesito que seas duro.
- Hazmetmesi senin için epey zor olmuştur.
Eso debe ser tan duro para ti.
- Sadece zor olsa iyi, bu ayrımcılık.
No solo es duro, es discriminatorio.
Hiçbir şeyi umursamaz biriymiş gibi... yoksa umarsız mı deniyordu ona?
¿ Jugarás a ser el amargado... o el duro?
Geçmişteki hatalarından ders çıkardığını telafi etmeye çalıştığını söyledin. Ama savcılardan biriyle ilişki yaşadığına dair kanıt var elimizde.
- Ha dicho que ha trabajado duro cada día para enmendar las indiscreciones del pasado... pero tenemos pruebas de que tenía una larga aventura
Bunun için sıkı çalıştın.
Trabajaste duro por esto.
Seyahat etmek içindeki serseriyi ortaya çıkarmış.
Viajar te ha hecho más duro.
Yaşadıklarımız, biri bize bön bön bakmasa da zor zaten.
Bueno, ya es lo suficientemente duro pasar por esto sin que te miren embobada.
Veda etmek hala zor mu geliyor?
¿ Sigue siendo duro decir adiós?
Benim için ne kadar zor olduğunun farkında mısın?
¿ Tiene alguna idea de cómo duro que ha sido para mí?
Birini bu durumda olması görmek zor değil mi?
Es duro ver a alguien pasar por eso, ¿ verdad?
Onu kadar ben de iyiyim girişkenliğim sayesinde çok daha fazla çalışabilirim.
Soy tan bueno como el y alguien que trabaja duro y con iniciativa.
Eve ekmek getirmek için tüm gün didiniyorum beni böyle mi karşılıyorsunuz?
Trabajo duro cada día para proveerle a esta familia, ¿ y esto es con lo que me reciben? ¿ Una mesa vacía?
- Sevgini döverek mi belli ediyorsun?
¿ Amor duro, John?
Bu çok zor.
es duro.
I know that was hard.
Sé que ha sido duro.
Çok çalıştığınızın farkındayım ve ne var biliyor musunuz?
Sé que todos habéis estado trabajando muy duro, ¿ y sabéis una cosa?
Çok zor.
Es demasiado duro.
Bryce bana senin zorlu biri olduğunu söyledi, Ama senin bu kadar seksi biri olduğunu belirtmemişti.
Bryce me dijo que eras un tipo duro, pero él no dijo que eras una fantasía pornográfica.
Arkadaş edinmesi zor oluyor.
Es duro para preparar los amigos.
Ben haşin yaşlı piçin tekiyim.
Soy un viejo bastardo duro.
Benim çalıştığım kişi sert biriydi.
El tío para el que trabajaba... era un tío duro.
- Herif ağır konuştu.
Uuh, ahora va de tipo duro!
Eğer biraz olsun çabalarsan. kimseyi umursamadığına bizi inandırmaya çalışman kadar neler yapabileceğini bir görsen.
Imagina lo que podrías hacer si de verdad lo intentaras... si trabajaras en lo que fuera tan duro como lo haces para hacernos creer lo poco que te importa.
İşim yeteri kadar zor, lütfen daha da zorlaştırmayın.
Mi trabajo ya es suficientemente duro sin sus cuentos.
Düşündüğünüzden daha da zor... görünüşüzle alakalı olarak sürekli sizinle dalga geçilmesi.
Es más duro de lo que la gente cree... vivir así, siendo acosado por mi aspecto.
Gerçekten dışarı çıkmak isteyenlerle bile işim yeterince zor.
Mi trabajo es lo suficientemente duro lidiando con gente que de verdad quiere salir.
Bizden yardım istedi ve ben de ilk kez olmaz dedim. Çünkü bu aralar çok yoğun çalışıyorum. Okul ve iş dışındaki hayali hayatta kalmaya çalışıyorum.
Nos pidió ayuda, y por una vez dije que no, porque estoy trabajando muy duro para... ya sabes, intentar estar en la burbuja del trabajo y las clases y en esto.
- Hayatım burada söz konusu, sırf boşboğazlar çenelerini tutamadılar diye mahvolmasına izin veremem!
- ¡ Es mi vida la que está en juego y ¡ he trabajado muy duro para tener que arruinarla porque alguien haya abierto su bocaza!
Sıkı çalışıyor, herkes tarafından seviliyor ve bir sevgilisi var.
Ya sabes, él está trabajando duro, le gusta a todos y está saliendo con una chica.
"Every Which Way But Loose"
"Duro de pelar".
# Peder Tim korkunç görünüyor #
* Parece duro para el reverendo Tim *
Bütün zor işi biz yapıyoruz ama kasayı o kontrol ediyor.
Hacemos todo el trabajo duro, ¿ y es ella quien controla la pasta?
Eminim o hayvanlara adaleti getirmek için çok çalışıyorsundur.
Estoy seguro de que trabajarán duro para llevar a esos animales a la justicia.
Benim için çok zor bir dönemdi.
Fue muy duro para mí.
İşimiz çok zor değil mi ya?
Es duro, ¿ verdad, tía?
- Hızlı koş ve ölme.
Corre rápido, corre duro, no mueras.
- Zor, Ben!
- duro, Ben!
Hayatına geri dönebilmek için çok çaba sarf ediyor.
Está trabajando duro para continuar con su vida.
Hayır, iş gücünü kaybetmek istemiyorlar.
Pero no los mataron. No, no querían perder a los que hacen el trabajo duro.
- Çok zor geliyor.
Es demasiado duro.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]