Egon перевод на испанский
264 параллельный перевод
Ben Prag'dan Dr Egon Hartz.
Dr. Egon Hartz.
Eğer egon bunu, bu şekilde istiyorsa, evet.
Si eso es lo que quiere tu ego, sí.
Ben Doktor Egon Kreisler.
Soy el doctor Egon Kreisler.
Egon Kreisler, evet, profesör.
Egon Kreisler. Sí, profesor.
Saçları kazınmış olan adamlar.
Egon. Esos hombres de la cabeza afeitada, ¿ son criminales?
Tanrı aşkına Egon, bunu ben de biliyorum.
Por amor de Dios, Egon, no hace falta que me lo digas.
Amerikan müziği Egon.
Música americana, Egon.
Egon, biliyor musun?
Egon, ¿ sabes una cosa?
İşler çok iyi gittiği zamanda senin o büyük egon her şeyi bırakıp gitmişti.
Fue la vanidad del gran Bandido que lo echo a perder todo
Egon Schiele...
- Egon Schiele.
- Egon, inanılmaz!
- Tu ego, ¡ pero bueno!
- Ben Dr. Venkman, Dr. Stanz, Egon.
- Dr. Venkman, Dr. Stanz, Egon.
Egon, balgamını al.
Egon, tus mocos.
- Sen ne düşünüyorsun, Egon?
- Que opinas, ¿ Egon?
- Egon, sen ne düşünüyorsun?
- Egon, ¿ qué opinas?
Egon, sen sağı tut.
Egon ve a la derecha.
- Egon.
- Egon.
- Egon, ben Peter.
- Egon, soy Peter.
- Egon, mahkeme emrim var diyor.
- trate de detenerlos, dice que tiene una orden.
Sen ne düşünüyorsun?
Egon, ¿ qué nos tienes?
- Bunun kötü olduğunu söylemiştin.
- Disculpa Egon, dijiste que cruzar los rayos era malo.
Egon gerçekten inanılmaz.
Tu ego es realmente increíble.
İkimizden büyük olan tek şey senin egon.
Lo único más fuerte que ambos, es tu ego.
Egon, bunu ben uydurmuyorum.
- Egon, no fue mi imaginación.
Selam, Egon.
Hola, Egon.
- Selam, Dana. - Selam, Egon.
- Hola.
- Hey, Egon.
- Egon.
Egon, anlat onlara.
Cuéntales, Egon.
Egon hamam böceği nüfusunda da bir artış olabileceğini düşünüyor.
Egon cree que podría haber un gran aumento de cucarachas. Hola, muchachos. ¿ Qué tal?
Egon hamam böceği nüfusunda da bir artış olabileceğini düşünüyor.
Egon piensa que podría haber un aumento en el número de cucarachas.
Egon Swharz, Psikiyatrist Hipnoz Tedavisi
PSIQUIATRA EGON SWHARZ. TRATAMIENTO DE HIPNOSIS.
Ne istiyorsun Egon?
¿ Qué quieres, Egon?
- Egon olduğunu.
- Ego.
- Ne kadar büyük bir egon var.
- Tienes un gran ego.
Egon için!
Para tu ego.
Mücadeleci, büyük bir egon var.
Eres un luchador con un gran ego.
Sadece istedigini elde edemedigin zaman... egon biraz inciniyor, öyle degil mi?
Cuando no se puede lo que quiere su ego no está herido, ¿ verdad?
Yani, seni izlemek... Sadece düşünmeye devam ediyorum. Ne kadar inanılmaz, büyük bir egon olduğunu böyle bir oyundan sonra anladım.
Al verte pensé que tu ego alcanzaría un tamaño increíblemente grande.
Çok büyük bir egon vardı.
Tenías demasiado ego.
Yıllar geçtikçe büyüyen efsanevi egon biraz yumuşamış.
Perdiste esa aura legendaria que surgió con los años.
Tamamen egon için.
- Somos unos egomaníacos.
Egon sınırsız.
Tu ego no conoce límites.
Egon?
Egon.
Egon Kreisler.
Egon Kreisler.
Egon?
¡ Egon!
İncinen sadece egon.
Tu ego está herido, nada más.
Peter Venkman, Raymond Stanz, Egon Spengler, ayağa kalkın!
¡ De pie!
Egon!
Egon.
İşte yine egon.
- ¿ Te digo yo a ti qué tocar?
Egon kontrolden çıkmış.
Esrás sacando las cosas de quicio.
Kendi egon yüzünden.
Por tu ego.